Giriş
(6)

GSS borçluya ACİl ücretli mi?

trablon
baktım acil de para veren insanlarla karşılaşıyorum.gss borcunu ödeyemeyen evsiz biri acilde hizmet de mi alamıyor?
baktım acil de para veren insanlarla karşılaşıyorum.gss borcunu ödeyemeyen evsiz biri acilde hizmet de mi alamıyor?
0
trablon
(8 saat)
Bi kaza falan olmadıysa acil zaten paralı pratik olarak.
0
hububrad
(8 saat)
değil

yani gidersin tedavin yapılır, çıkan masraf gss borcuna işlenir. bu masraf dediğim de çok ufak rakamlar çıkar. mesela 42tl muayne ücreti gibi.
-1
orpheus
(8 saat)
la ne paralısı ben bedavaya muayene oluyorum
-2
🌸trablon
(8 saat)
orpheus iyi de giriş acilin yanına konmuş yerde niye para ödüyorlardı? gss ye eklenmiyor o borç bak emin misin o paralar gss ye eklendiğine? sanki baştan girişte ödememiz gerekiyor gibi geliyor muayene ücretini acilde?
0
🌸trablon
(8 saat)
Yıl sonuna kadar gss borcu olsun olmasın tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları devlet hastanelerinden sigortalı gibi hizmet alabilir. Cumhurbaşkanlığı kararnamesi var. Her sene o senenin yılsonuna kadar bu kararnameyi yayınlıyorlar. Ancak bu inisiyatif tamamen Cumhurbaşkanının elinde. İsterse seneye böyle bir kararname çıkarmaz ve gss borcu olanlar sadece ücreti karşılığında muayene olabilir.

Sorunuza net cevap 31 Aralık 2025 tarihi 23:59’a kadar her türlü ayaktan ve yatarak tıbbi tedavileriniz devlet hastaneleri ücretsiz.
0
ulukayin
(8 saat)
katılım payı adı altında bir ücret var. o da hastanesine göre 40 lira civarı bir ücret. gss borcu olanlar onu ödeyip muayene olabilir. yapılan tahlil, tetkik ve görüntülere ekstra ücret ödemez. ancak yazılan ilaçları ücret karşılı satın alabilir.
0
my fault
(6 saat)
(8)

İçim Dışım Gıda Takviyesi Oldu

auroraaurora
Her gün aldıklarım-Osteo miks-D3K2-Magnezyum (uyku için olan)-Omega 3Aklıma geldikçe aldıklarım (her gün en az biri)-C vitamini + çinko-Magnezyum malat + sitrat-Biotinİkinci gruba bromelain ve sülforafan içeren bir ürün eklemek istiyorum, ama öeh yani. Bu kadar çok takviye almak zararlı mı? Beslenme
Her gün aldıklarım
-Osteo miks
-D3K2
-Magnezyum (uyku için olan)
-Omega 3

Aklıma geldikçe aldıklarım (her gün en az biri)
-C vitamini + çinko
-Magnezyum malat + sitrat
-Biotin

İkinci gruba bromelain ve sülforafan içeren bir ürün eklemek istiyorum, ama öeh yani. Bu kadar çok takviye almak zararlı mı? Beslenmeyle eksikleri tamamlamak zor. Yine de 'bundan da olsun' diye aldıklarımı azaltayım mı veya keseyim mi?

Sizde durumlar ne?
0
auroraaurora
(19.11.25)
Başlık harika olmuş.

İlk aklıma geleni söyleyeyim. Covit ya da aşısının kanda pıhtılaşmaya sebep olduğu, bunun da pandemi sonrası genç kalp krizi ile ölüm vakalarında patlama yaptığı konusu bissürü yazıldı. Çizildi. Pıhtı korkusu ile Coraspine başlayan dünya kadar insan vardı.

Ben söylemeyeyim de internete bak. k2 fazlasının pıhtılaşmaya etkisi nasılmış.
O arada çinko fazlasının zararlarına da bakılabilir.
Bunların kullanımındaki yaygınlık kapitalizmin dayatması ile oluyor. Her birinin faydası kadar zararı da var.

Bunlardan geçtim de, tamamen bitkisel diyen insanlar oluyor arada. Onlar da karanfilin zararlarına zerdeçalın zararlarına baksınlar.
+4
Mirket
(19.11.25)
bende benzer durumdayım
devamlı aldıklarım; magnezyum, omega3, d3k2(en son ölçtürdüğümde 100 çıkınca 2ay ara verdim) ve c vitamini
rotasyona soktuklarım b12, bromelain, glukozamin-kondroitler, 4 hepa ve milk thistle
0
my fault
(19.11.25)
Bunların vücudunuzda "eksik" olduğunu biliyor musunuz, kan tahliliyle her birine tek tek bakıldı mı yoksa kafanıza göre mi takılıyorsunuz? Bu kadar çok takviye almak zararlı olabilir, evet.

Karaciğer hasarlarının arttığı ve bunun kafamıza göre takviye kullanmamızla bağlantığı olduğu yönünde makaleler var yıllardır.
pmc.ncbi.nlm.nih.gov
weillcornell.org
www.nbcnews.com
+2
kobuzchu kiz
(19.11.25)
Ben D ve B12 vitaminleri, demir ve folat alıyorum ama hepsi kan tahlili sonrası doktorun yazdığı takviyeler. Mümkünse bir kan tahlili yaptırın +1
0
peki madem
(19.11.25)
D vitamini ve osteo için olan doktor tavsiyesi. Hayat boyu kullanacağım.
Magnezyum dışındakileri keyfi alıyorum. :(
0
🌸auroraaurora
(19.11.25)
D, B 2-3-6-9-12, Magnezyum, Resveratrol, 5HTP

Bol su.
0
gabe h coud
(19.11.25)
zararlı mı derken dozları ve formlarını bilmeden bunu yanıtlayamayız. mesela d3k2 günde 1-2 damla ile hayır zararlı değil. ancak günlük ihtiyacı karşılar.

omega3 kaliteli epa-dha değerleri yüksek ifos onaylı ise gayet sağlıklı ve gerekli. mesela bunda istesen de overdose yapamazsın.
0
orpheus
(19.11.25)
Çünkü big pharma karşıtı konuşan her "bilirkişi" 2-3 cümle sonra bu takviyeleri pazarlıyor; covid aşısı kanser yapıyorcular şifayı "ilaş diil ki bunlar yeaa" diyerek bunlarda arıyor.

Beslenme ile ihtiyaç karşılanmadığını düşünmek için tahlil yapıp emin olmak lazım. Gelgelelim, mesela bromelanin zaten vücutta eksiği hissedilen bişey değil ki yerine koyasın. Sindirime iyi geliyomuş alayım madem kadar afaki bişi yok.

Önemli cevaplar yukarıda verilmiş zaten, tabii ki bunların zararı var. Ama doktoruna sorup öyle al da diyemiyorum çünkü doktor sana bizzat bunu aldırmak için uğraşacak; ki bu sayede titanic deluxe'de kaçak et kesebilsin.
0
Bruce
(19.11.25)
(6)

Homeland, the diplomat, watch american manhunt tadında tavsiyeler

ground
Cia operasyon yapsın. Yerel politikacılar çatışsın. Hükümetler düşebilsin, canlı ultra operasyonlar yapılsın, f35 ler bir yerlerden kalkıp çölde bir çadırı bombalamaya çalışsın, o esnada ruslar falan devreye girip ortalık iyice karışsın. Ama gerçekçi olsun. Hatta gerçek bir olaydan falan esinlensin.
Cia operasyon yapsın. Yerel politikacılar çatışsın. Hükümetler düşebilsin, canlı ultra operasyonlar yapılsın, f35 ler bir yerlerden kalkıp çölde bir çadırı bombalamaya çalışsın, o esnada ruslar falan devreye girip ortalık iyice karışsın. Ama gerçekçi olsun. Hatta gerçek bir olaydan falan esinlensin. Mümkünse netflix olsun.
0
ground
(18.11.25)
ingiliz olur mu?
Slow horses
+1
eileengray
(18.11.25)
The Americans.
House of Cards.
Homeland.
The Good Wife.
Borgen.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.11.25)
Okkupert. İzlediğim en iyi politik dizilerden. Aksiyonu da bol.

House of cards+1 (siyaset, entrika ağırlıklı)
+1
?
(18.11.25)
Bodyguard
www.imdb.com
The Night Manager
www.imdb.com
+1
auroraaurora
(18.11.25)
bodyguard
the night manager
The Day of the Jackal
the americans
0
croswell
(18.11.25)
line of duty ; cia falan değil ama ingiliz yozlaşmış polisler üzerine sürükleyici tavsiye ederim.
Special Ops: Lioness ; bu da tam istediğin gibi cia operasyonları.
Tyrant; klasik amerikanın ortadoğu ülkelerinde darbe yapıp yönetimi değiştirmesini anlatıyor.
0
my fault
(18.11.25)
(9)

Emlak alım satım piyasası çöktü mü

yeahbutso
İstanbul Çekmeköy satılık bir evimiz var çatı dubleks sitede, fiyat üç aydır artırmadım ilk ay gelen oldu, pazarlık yapan olduAma şimdi gelen giden yok. Aşırı nakit acil değil ama olsa daha rahat olacağım harcamalarda. Kriz mi var, fiyatım mı yüksektir
İstanbul Çekmeköy satılık bir evimiz var çatı dubleks sitede, fiyat üç aydır artırmadım ilk ay gelen oldu, pazarlık yapan oldu
Ama şimdi gelen giden yok. Aşırı nakit acil değil ama olsa daha rahat olacağım harcamalarda. Kriz mi var, fiyatım mı yüksektir
0
yeahbutso
(17.11.25)
Arayan yoksa fiyat piyasa ile uyusmuyodur. 50 bin dusur. Piyasada su an tum fiyatlar sisirme. İlan fiyatlari gercegi yansitmiyor. Kademeli sekilde ufak ufak asagi indir, piyasa ile inatlasma mutlaka saticaksaniz tabi
+1
die fetten jahre sind vorbei
(17.11.25)
Ucuza gitmesini istemiyorsaniz beklemekten başka çareniz yok. Kimsede de para yok zaten
0
artıküyeolmakistiyorum
(17.11.25)
Abi kredi çıkmıyor, genelde para da yok.
Benim emlakçı arkadaştan anladığım;
Ya pahalı, zenginlere yönelik evler gidiyor çünkü krediye ihtiyaçları yok.
Ya da ucuz 1+1 falan gidiyor çünkü kredi çıkıyor.
Ortası şu an sıkıntılı.
0
logisticsmanager
(17.11.25)
7m yeni ev satildi karsi sitemde 2 ay anca kaldi ilanda orta ust bi fiyat koymustu bu bolge icin
2 sene önce de piyasa öyle diyorlardı ama emlakçılarda randevu bulamıyorduk
0
eja
(17.11.25)
Kiracı var mı içinde. O da önemli bir faktör. Caydırıcı olabiliyor.
0
benim bir gizli bildiğim var
(18.11.25)
emlak piyasası aşırı durgun, yıl sonu ve yılbaşı belirsizlik var.
0
mikahakkinen
(18.11.25)
emlak piyasası durgun ama ne hikmetse fiyatlar devamlı artıyor.
takip ettiğim evler 150-200k devamlı artışta. bir ev var 6 aydır satılmadığı halde sürekli farklı ilanlarla fiyat arttırıyor.
+1
my fault
(18.11.25)
evi satsa parasını nereye koyacak bilinmezliği ve riski devam ettiği sürece evin değerini yükseltip satmaz insanlar. bu çok normal. koca koca gyo'lar bile aynısını yapıyor. satış diplerde ama portföy değerleri sürekli artıyor. sattığım fiyata yenisini yapamam diyor bir de.
+1
gabe h coud
(18.11.25)
Bizim de aynı 4. levent emniyetevlerinde 4+1 çatı katı teraslı 10 yıllık binada dubleks dairemiz var, 1 yıldır 7-8 milyona satılmıyor. Kaça satalım 6 ya mı satalım anlamadım ki.
0
ananiyimioguz
(18.11.25)
(12)

NewYork'ta bir Uganda'lı

WithWorth
Uganda'da doğup 7 yaşında göç edip, genç yaşında `NewYork` belediye başkanı olmak.Obama'nın siyahi başkanlığından sonra bu.Bu abd'de demokrasinin hem halk (oy verenler) hem yönetim nezdinde gerçekten bazı eşikleri aştığını göstermiyor mu ? Hiç değilse buna işaret etmiyor mu ? Adam müslümanmış bir de
Uganda'da doğup 7 yaşında göç edip, genç yaşında NewYork belediye başkanı olmak.
Obama'nın siyahi başkanlığından sonra bu.
Bu abd'de demokrasinin hem halk (oy verenler) hem yönetim nezdinde gerçekten bazı eşikleri aştığını göstermiyor mu ? Hiç değilse buna işaret etmiyor mu ? Adam müslümanmış bir de.
11 Eylül'den sonra; fanatizme gidip tüm müslümanlara etiket yapıştırmamış demek halk ?
Yada muhalif taraf "11 Eylül teröristini başa mı getireceksiniz ?" diye karşı siyaset yapmamış.
Çünkü halkta bu karşı siyaset tutmayacak...
Yada "O afrikalı; bizden değil" dememiş.
Ne diyorsunuz ?
-1
WithWorth
(15.11.25)
Abd'de bizdeki gibi seçilmeni engelleyecek siyasi bir baskı yok, adam zamanında taksiciler için açlık grevi yapmış mesela bu tip eylemler kitleleri arkana alabilmene neden olabiliyor, buna benzer başka aktivist eylemleri de olmuştur muhakak, adamlar bunları unutmuyor zamanı gelince bu müslüman bu zenci bu Afrikalı demeden karşılığını veriyor.
0
kizil karga
(15.11.25)
@kizik karga "adamlar bunları unutmuyor" cümleniz çok vurucu.
+1
🌸WithWorth
(15.11.25)
Beyaz Müslüman olsaydı seçilmezdi bence. Siyasiler tersine ABD'nin parçası.
-2
arbre
(15.11.25)
Amerikada seçilen adamlar, derin devletin adamıdır, figürdür.
Derin devlet ne derse onu yaparlar. O an vitrine onu koymak gerekmiştir. Onu koymuşlardır.
Adamın rengi, dini, nerede doğduğu ehemmiyet kesbetmez.
-1
Mirket
(15.11.25)
Abd'de dindarlık devlete bağlılıkla özdeşleştirilen bir özellik. Dinsizim, ateistim deseydi seçilemezdi. Siyah olmak, müslüman olmak amerikan değerlerine göre zararlı özellikler değil. Siyahlık-beyazlık konusu çoktan aşıldı.

Mamdani müslüman kimliğiyle lgbt barlardan oy topladı. Ne kadar practising müslüman durup düşünmek lazım. Örneğin lgbt haramdır dese kaç kişi oy verirdi?
0
michael harddd
(15.11.25)
diversity bias,

newyork'ta belediye başkanı olmak çok matah bir şey değil, herşeyden sorumlusun bir sürü dava açılıyor ve herkesi mutlu etmek zorundasın. istediğini de yapamazsın.

o sebeple sadece x insanlar artık seçimlerde
-3
duyurukullanıcısı
(15.11.25)
Mamdani aslında kendi içinde oldukça inançlı Şii bir Müslüman ama arkadaşların da dediği gibi gay barlara gitti, translarla kampanya yaptı yani din bakış açısıyla ayrıştırma yapmadı.

Ayrıca kimliğini inkar etmese de siyaseti daha çok sınıf üzerinden yaptı. Tabii ki Türkiye'deki sosyalistler beğenmiyor ama yine de ABD şartlarında "Ben sosyalistim" diyerek kampanya yaptı ve kazandı. Taksiciler dışında kirasını ödeyemediği için evinden çıkmak zorunda kalan kişilere gönüllü destek verdi, partisi (dsa, democratic socialists of america) içinde yıllardır örgütlü ve babası Marksist bir akademisyen annesi de yine sol görüşlü bir yönetmen.

Kesin derin devlet var demek kolay, gerçekten olabilir de tabii ve kendisini yüceltmeye ya da Mamdani kazandı diye kışın ABD'ye devrim geliyor demeye gerek yok ama yine de bir sene önce adaylığını açıkladığında %1 tanınan biri olarak başarılı bir kampanya süreci ve halkçı vaatlerle dünyanın en önemli şehrinin belediye başkanı oldu, saygı duyulması lazım.

Ha bu arada rakipleri 11 eylülden girdi, şeriat getirmek istediğinden çıktı, sakalını photoshopla gürleştirip algı oyunları yaptı, her türlü pisliği yaptılar. ABD bu siyasi pislik konusunda bizden daha kötü olabilir hiç eksik kalmıyorlar en azından
+2
nundu
(15.11.25)
türkiyeyle kıyaslamak çok yanlış. amerika zaten başlı başına göçmen ülkesi. önce ki başkanlarında çoğu göçmen kökenli.
bir de seçine katılım oranlarına bakmak lazım. bizdeki gibi %90 üstü bir katılım yok. hatta orada her seçin de gidip kendin seçmen kaydı yaptırman lazım ancak öyle oy kullana biliyorsun.
kaldı ki bu adamda radikal islamcı değil şii. tam istedikleri kıvamda.
popülist söylemler ve trump karşıtlığı ile kazandı. bizimkiyle tek ortak noktası bu olsa gerek.
+1
my fault
(15.11.25)
mamdani new york’ta kazandı; başka bir şehirde (demokratların kemikleşmiş yapısından bu kadar kopmuş) bir aday kazanamazdı. New York’ta zengin olan her mahalle (west village mesela, sadece Wall Street tayfanın yaşadığı yerler değil) cuomo’ya verdi. bu seçim sonucu sisteme toplu bir cevap değil yani.

demokratlar içinde aşırı dinozor bir establishment var (gürsel tekin vari). çok da göründükleri gibi progressive değiller. Zamanında Bernie yerine Hillary’nin aday gösterilmesi onların da kafa yapısını gösteriyor. trump bile demokrat cuomo’yu destekledi. aynı paranın iki yüzüler.

Okuduğum bir yazı zohran’ın da aslında sistemin bir parçası olduğunu (polise olan vurgusu vs.) anlatıyordu. yola çıktığı vaatlerini bayağı bir ehlileştirmesinden bahsediyordu. linki tekrar bulursam buraya koyarım.

yani aslında pek bir şey değişmedi, bu yüzden çok umut verici değil. tek umut veren şey, grassrootsun gücünü elbet bir zaman gösterebileceği inancı.
+1
eileengray
(15.11.25)
ABD deki kutuplaşmanın argümanları, anlayış ve kültürü ile bizdekiler çok farklı .
Bizde kömür ve makarna bile artık siyasi manada anlamlandırılıyor.
Spaghetti dağıtılsaydı durum belki biraz farklı olabilirdi.

Suriye iç savaşı 2011 bahar zamanı başladı . O tarihten bu zamana gelen milyonlarca göçmene rağmen bu zamana kadar içlerinde bir tane tanınmış youtuber görmedim. Oysa göçmenlere kıyasla yoğunluk olarak sınırlı sayıdaki Koreli, Japon vs. youtuber gördük.

Çevremde Suriyeli de oldukça fazla.
Ucuza işçi olarak istihdam haricinde hiç bir yerden toplumun içinden biraz sıyrılarak görünen bir noktada olmaları için gerçek anlamda destek görmediler. Hatta hastanelerde görev alan göçmen asıllı sağlık personellerini bile görmek istemedik. (Zencilerin de giremeyeceği kamu binaları bir zamanlar ABD de bulunurdu)
Haliyle siyasette yer almaları da asla düşünülemezdi.
Konu geniş o nedenle ne kadar tezatlar içerisinde olduğumuzu biraz anlatmak istedim burada

Mamdani'nin ise arkasında temelde küreselcilerin olduğu ve onların kontrolünde olarak konuşmalarında "her şeyi " vaad eden biri.
Trump, onun seçilmesi halinde eyaleti bazı maddi yaptırımlarla tehdit etmişti.
Mamdani'nin seçilmesinin (geçmişine de bakarak) dünyanın geri kalan kısmına da bir mesaj olduğunu düşünüyorum .
Devşirme yoluyla dış arenada kazanım sağlama bir nevi .
Benzeri belediye başkanlığı hikayesi ingilterede de var.
0
diyecevaplandı
(15.11.25)
aslinda cok basit ve anlasilabilir sebepleri var:

eleman kimlik siyaseti yapmadi. musluman ve demokratik sosyalist oldugunu belirtti ama bu kampanyasinin temelinde yer almadi. temelde hep ekonomik sorunlar, gecim sikintisi, konut/kira sikintisi vardi. cunku bunlar nyc'de gercekten buyuk sorunlar.

kimseyi dislamadi, gitti cumhuriyetcilerle gorustu. onlari ikna etmeye calisti. kiliselere, camilere, havralara, gay barlara, eylemlere, grevlere kisacasi her yere gitti. sahada cok aktifti ve cok iyi bir ekibi vardi. bu da aktivist ve orgutlu biri olmasindan kaynaklaniyor.

eleman gercekten zeki ve sempatik. bu cok onemli. anne babasi entelektuel insanlar ve cocugu iyi yetistirmisler. ayrica mucadeleci ve yapici biri. trump bu son secimi kazandiginda demokratlar buyuk hayal kirikligi yasiyordu; herkes ortadan kaybolmustu. bu cocuk o zaman da sahadaydi.

son olarak, nyc'de ciddi bir musluman nufus var. onceki secimlerde katilim orani sadece %7 idi muslumanlar arasinda, cunku iki taraf da ayni bokun lacivertiydi; gidip birine oy vermek pek anlamli gelmiyordu. cuomo da demokratik partiden yani baktiginda ama pustun teki. bu cocuk cikip israil kopekligini yapmadi en azindan. bu da buyuk karsilik buldu.

yine de sadece nyc'de kazanabilirdi muhtemelen, o da demografik yapidan oturu. nyc amerika'nin geri kalan yerlerinden cok farkli, bambaska bir yer. bu kadar musluman, bu kadar solcu, bu kadar gay, bu kadar avrupali, bu kadar oteki, bu kadar kozmopolit bir yer yok amerika'da. kucaklayici ve ekonomik sorunlari hedef alan bir kampanya ile nyc demografisi birlesince boyle bir sonuc cikti; cok da guzel oldu.
0
banach
(15.11.25)
New York da bildiriyorum. new yorkun Amerikanı geri kalanı ile uzaktan yakından alakası yok. demokrat adayı olarak ny da kazanir ama baska demokrat bir sehirde kazanamaz. ny amerika degil kısacası
0
oscar
(16.11.25)
(3)

istanbulkart appi her giriste tel no soruyor

ala09
giris yapana kadar 4 asamadan falan geciyoruz kullanan herkes bilir de bunun cozumlusu var mi
giris yapana kadar 4 asamadan falan geciyoruz kullanan herkes bilir de bunun cozumlusu var mi
0
ala09
(14.11.25)
bende istemiyor qr kod için şifrede gerekmiyor. sadece hesaba girmek için şifre girmek gerekiyor. hatta şimdi şifre girmeden 10 defa qr oluşturabiliniyor.
0
my fault
(14.11.25)
@my fault bende istiyor
0
🌸ala09
(14.11.25)
Bende de her girişte telefon numaramı istiyordu sonra ne olduysa sadece şifre istemeye başladı. Güncelleme ile alakalı olabilir. En az ayda 1 kez güncelleme geliyor uygulamaya
0
mermaidd
(14.11.25)
(22)

Oturduğunuz bina kaç yaşında?

messina123
Bizimki 35
Bizimki 35
0
messina123
(13.11.25)
75 yıllık.
0
elektr10
(13.11.25)
10 yıllık.
0
unalub
(13.11.25)
9 ya da 10 yıllık bizimki de
0
matilda
(13.11.25)
10 15 arası.
0
mikahakkinen
(13.11.25)
4
0
gabe h coud
(13.11.25)
8-10 yıllık.
0
inheritance
(13.11.25)
16
0
co2s2
(13.11.25)
8
0
lemmiwinks
(13.11.25)
10 ay
0
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
12 yıllık
0
my fault
(13.11.25)
26 Yıllık
0
onyx
(13.11.25)
70
0
gurur
(13.11.25)
6
0
nothing in my way
(13.11.25)
1953'te insa edilmis. 72 yasinda.
2 katli. kismen ahsap. deprem kusagi degil. daglik bölgede.
o sebeple bir korkum yok.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
5
0
kullanicadi
(13.11.25)
99 yapımı 26 yaşında. güvenilirliği test edildi, zemini de sağlam.
0
orpheus
(13.11.25)
10 olmak üzere.
0
m e b
(13.11.25)
59 yapımı.
0
denizgonen
(13.11.25)
Bizim burada 1800lü yıllarda yapılmış binalar var dimdik ayakta
0
suicides underground
(13.11.25)
8
ailemin 14
eşimin ailesinin 35+
0
biravekahve
(14.11.25)
villa 15 yıllık
0
hold the door
(14.11.25)
5 yasinda, onceki 1970 modeldi kentsel donusumden yikip bastan yaptilar.
istanbulda yuksek riskli bolgedeyiz.
yeni yapilana da guvenmiyorum.
0
cooperr
(14.11.25)
(13)

Kombiyi kaç derecede yakıyorsunuz

condom kurşunu
??
??
0
condom kurşunu
(12.11.25)
valla çok az yakıyoruz ama bomba bir fatura geldi bu ay.
-3
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(12.11.25)
Alt kat 25°C, ust kat 21°C ayarli. Kombi gerisini kendisi hallediyor.
0
sertac akin
(12.11.25)
termostat yok. şu an 32'de. 37'ye kadar çekiyorum sıcaklık durumuna göre. 35 optimumu benim şartlarımda.
0
black holes in the sky
(12.11.25)
Kombi yanmıyor ve evde şort tişört oturuyorum şu an.

Konum: istanbul.
+1
makbur
(12.11.25)
Bizim kombinin en düşük derecesi 40 iyi mi yani? Yoksa istanbulda bu havada bu derceede açsan nour açmasan nolur mu?
0
🌸condom kurşunu
(12.11.25)
Net hatırlamıyorum ama sanki kombimimizin en düşük 40 ta yanması gerekiyor diye bı bilgi kalmış aklımda o yüzden ben de 40 a getirdim. Sıcaklığa göre kendi indirip cikariyo dereceyi ama sabit ayar olarak 40'ta.
0
egerbiryolcu
(12.11.25)
istanbul için daha kombi yakacak hava yok, aralıktan öncede yanacağını sanmıyorum.
şuan ev 24 derece
0
my fault
(12.11.25)
az yakan kombi yoğuşmalı olandır. yoğuşmalı kombi anlayabilmek için kombinin altından bir boru çıkar bu gidere gider. yani yavaş yavaş damlatır.

bazı kombiler 20 dereceden başlar. 40 derece çok yüksektir. havalar sıcak ise aşırı fatura gelmesi neden olur gereksiz sıcak yapar. örnek iç anadolu da biz halen 26-27 derecede yakıyoruz geceleri, yakmasan da sıcak

fakat bu ev ile alakalı tabii ki yeniliği falan etken.

yakmam lazım diyorsan 40 dan açarsın örnek 2 tane petek çalışması yeterlidir. peteklerin sağında solunda vana var hangisi olduğu önemli değil yarım kadar sıkarsanız bu da tasarruf sağlar.

şuan havalar iyi gitti varsa fanlı ısıtıcı, UFO benzeri ürünler kullanılabilir.
0
sivri sinek
(12.11.25)
merkezi sistem,
kombi baska apartmanda,
bizim peteklerde termostatik vana var,
hep 3 te duruyor,
serin olmasini istedigimiz yer 2 de duruyor,
oda sicakligini bu vana ayarlamakta.



www.trendyol.com

eca.com.tr
0
designer
(12.11.25)
Bu aralar hala yakmiyorum ama su anki evde yaksam bile disarisi eksi olmadigi surece en dusukte yakiyorum ve sort tisort geziyorum. Ama annemlerin evi hayatta en dusukte isinmiyor, evin konumu, yalitimi, kombinin kendisi vs. hepsi ayri ayri etkiliyor.
0
bosver nicki
(13.11.25)
biz evi 22.5 derecede tutuyoruz. bana kalsa 25 derecede tutarim ama esime ufunet basar.

kombi ayari daha farkli. oda termostati 22.5 dereceye ayarli.
kombi termostati 50 derecede (kalorifere basilacak suyun derecesiymis bu).
kaloriferin vanasi da salon haric her yerde 4'te (yaklasik 23 derece demek), salonda 6'da duruyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
kombiyi 45 derecede çalıştırıyoruz. antalyadayım.
0
joooper
(13.11.25)
oda termostatı kullandığımız için kombi 50 derecede yanıyor. çok soğuk kış günlerinde oda daha çabuk ısıya gelsin diye 60 yapıyoruz.
0
gercekdunya
(13.11.25)
(20)

en yakın arkadaşımın evli biriyle aylardır birlikte olması

megalomaniac
Selam duyurucular, epeydir buralara uğramamıştım ama bu konu çok canımı sıkınca, kimseye de anlatamayacağım için sizlerin fikrini merak ettim.En yakın arkadaşım geçirdiğimiz yazdan beri evli ve çocuklu biriyle ilişki yaşıyor. Başlarda sadece fiziksel çekimdir, birkaç buluşmaya vazgeçer demiştim faka
Selam duyurucular, epeydir buralara uğramamıştım ama bu konu çok canımı sıkınca, kimseye de anlatamayacağım için sizlerin fikrini merak ettim.
En yakın arkadaşım geçirdiğimiz yazdan beri evli ve çocuklu biriyle ilişki yaşıyor. Başlarda sadece fiziksel çekimdir, birkaç buluşmaya vazgeçer demiştim fakat maalesef öyle olmadı. 4-5 aydır sürüyor. Hiç böyle bir kız değildir, 34 yaşında ve toplasak 2-3 sevgilisi olmuştur ve hepsi de uzun süreli ilişkiydi. Bazı bedensel şeyleri geç keşfettiği için bu yola kapıldı belki de diye düşündüm ama uzadıkça ve dışarıda her yerde rahatça buluşup gezdiklerini gördükçe daha da üzüldüm. Başlarda bana ne yaptıklarını nereye gittiklerini anlatırdı ama şimdi arabada, cafede onun yanındayken ararsa/ben ararsam birlikte olduklarını öğrenince hemen kapatıyorum, bişey anlatacaksam vazgeçiyorum, selam da söylemiyorum, konuşursam da yanındakini yok sayarak konuşuyorum.
Birkaç sefer anlattım, istese 1 haftada boşanabilir tanışmanızdan beri neden yapmıyor sence diye uyandırmaya çalıştım, çocuklarına ayıracağı vakti dışarda orda burda gezerek geçiren biri sence doğru bir partner midir boşansa bile dedim, ne desem biraz savunup biraz haklısın deyip sürdürüyor aynı şekilde ve ben arkadaşımı kaybetmek istemiyorum. Onu tanıyan kimseye de bunu anlatıp yardım isteyemem.
Başka şehirde yaşıyor, yanına gidip yüz yüze son 1 kez konuşup bu konuyu ebediyen kapatsam mı, yoksa yavaş yavaş mesafe koyup uzaklaşsam mı... Çok seviyorum kendisini, çok kıymetli.
-1
megalomaniac
(12.11.25)
İyi de ağa bu durumun senin arkadaşlık iliskinle ne alakası var?
Kadın nasıl isterse öyle yaşıyor, evli olması seni ilgilendirmiyor. Sevgilisi varmis gibi devam edebilirsin. Sanki sevgilisi var diye hayatın zarar goruyor gibi yazmışsın.
-12
artıküyeolmakistiyorum
(12.11.25)
Öncelikle "onu tanıyan kimseye de bunu anlatıp yardım isteyemem." demişsiniz ama zaten arkadaşınızın yardım ister gibi bir hali yok. Siz size göre doğru olanı yapıp onun görmediği ya da görmek istemediği şeyleri anlatmışsınız. O da biraz size hak vermiş biraz da kendi ilişkisini savunmuş ve kaldığı yerden devam etmiş.
Hiç öyle bir kız değildir demişsiniz haklılık payınız vardır elbette ama ben her zaman insanın içinde saklı başka bir benliğin olduğuna inanırım yani kimse belirli bir yaştan sonra değişmez sadece yapacakları şeyler için fırsatlar belirli zamanlarda gelir insana.

Kendisi sizin için çok kıymetliyse şu anda yaşadığı ilişki süresince aranıza mesafe koymanız en doğrusu olacaktır çünkü bu şekilde iletişime devam etmeniz sizi daha da rahatsız edecek. Ara sıra haber almanız yeterli. Karşı taraf evli olduğu için illa ki ilişkiyi noktalamak zorunda kalacak. O zaman görüşmek isterseniz kaldığınız yerden görüşmeye devam edebilirsiniz diye düşünüyorum.

DİPNOT: Kimsenin yaşadığı ilişkiyi yargılamıyorum sadece karşı tarafın yaşadığı "rahatsızlığa" çözüm üretmeye çalışıyorum.
+1
mermaidd
(12.11.25)
'Benim öyle bir arkadaşım olsa' diyemem çünkü o yapıda bir arkadaşım olmaz. Anında ilişkimi keserim.

Ahlaksızlıkta en dip nokta bence bu. Arkadaşımın ahlaksız biri olması beni nasıl ilgilendirmez ki?
0
Mirket
(12.11.25)
yaşadığım yerde de var. evli adamla birlikte, onun için eşiyle mahkemelik adam. kadın boşanmıyor. artık bunların dedikodusunu duymaktan o kadar yoruldum ki. buraya da yazmıştım sana ne oluyor diyenler oldu. o gündür aynı soruyu soruyorum kendime. bana ne oluyor. niye triplere giriyorum. gönül işleri çok hassas büyük konuşmaya gelmez. kulaklarımı sağır ediyorum bu konular geçince. gözlerimi sımsıkı kapatıyorum.

kız da slm verirse alıyorum tabi. herkes bir insan. ben de aciz bir kulum. neden almayayım. samimiysem uyarımı yapar geçerim.
-1
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(12.11.25)
ortada sizi ilgilendiren, arkadaşlığınızı bitirecek bir durum yok.
-3
my fault
(12.11.25)
Benim sıkıntım yanlış anlaşılmasın, ben de böyle bir şey yapabilirim bir gün, insan hataya müsaittir her zaman. Ama "bir kişi bile gözümü açmam için beni sarsmadı, herkes normal karşıladı ben de normal bir şey yapıyorum sandım, böyle birine zamanımı ve sevgimi verdiğim için pişmanım, şimdi hem sevgisiz hem de herkese karşı güvensiz hissediyorum" demesini istemiyorum bir gün. Çünkü çok duygusal ve hassas kalplidir.

Şimdi ben başlarda (ilk söylediği zamanlarda) hafife alıp üzerine düşmediğim için suçlu hissediyorum.
0
🌸megalomaniac
(12.11.25)
Yavaş yavaş mesafe koymayın, arkadaşlığınızı nedenini açıklayarak bitirin. İnsan hata yapar, evet. İkna etmeyi denediniz, hatasında ısrar ediyor. Normalleştirmeyin. Birinin boşanmasını beklemeden ilişkiye girmekte ve ilişkiyi devam ettirmekte sorun görmeyen birini neden çevrenizde isteyeceksiniz? Başkasına böyle zarar veren size de verebilir, çıkarı için yalan söyleyebilir. Bile isteye içine girdiği sorunları dinleyerek vaktinizi harcamak zorunda değilsiniz. Size ne diyenlere bakmayın, toplumun normali bu olmamalı.
+4
?
(12.11.25)
adam evli olmasaydı ama başka bir sevgilisi olsa, tamam mıydık? buna onay verebilir miydik?

kanunlara göre evli biriyle birlikte olmak suç değil. evet çok hoş bir hareket değil. hatta ahlaki olmadığı da söylenebilir. ama evli olan adam bu ahlaksızlığı yaparken, sizin arkadaşınız neden yapmasın ki? arkadaşınızın kimseye bir yükümlüğü yok. istediği gibi davranır.

bence arkadaşınız evli olsaydı ve kocası haricinde biriyle ilişkisi olsaydı müdahale etmeniz gerekirdi. bu durumda çok da umursamayın bence.
+1
co2s2
(12.11.25)
@co2s2
Arkadaş olduğum kişi evli adam olsaydı tabi ki öncelikle tepki göstereceğim kişi o olurdu. Ama adamı tanımıyorum, tanışmayarak tepki koyabiliyorum sadece. Çünkü daha önce bizi tanıştırma girişimleri oldu, ben bahanelerle geçiştirdim (mesela neden doğrudan sebebi söylemek yerine bahane ürettim diye kızıyorum kendime).

Beni ziyarete geldiğinde aileme "ben aşık oldum hayatımda biri var" dediği için, ilişkisi nasıl gidiyor, evlilik durumu var mı vs. diye soruyorlar mesela, geçiştiriyorum evlenmez o falan diyebiliyorum. Kendi ailesiyle de aynı durumda.

Yani sana ne diyorsunuz kısaca, ama bence bu işler tam öyle olmuyor yakın arkadaşlarımız ailemizden biri gibi olunca.
0
🌸megalomaniac
(12.11.25)
arkadaşınızın özel hayatı arkadaşlığınızı etkilememeli. özel hayat sonuçta. sen görüşünü belli edip kenara çekilirsin. arkadaşlıkta arkadaşını her hatasıyla kabul etmek değil mi? senin görevin uyarmak engel olmak değil. adam karısını çocuğunu düşünmüyorsa o onun sıkıntısı. kıymetli diyorsun neden sınır koyuyorsun ki.
-2
mikahakkinen
(12.11.25)
bırakın arkadaşınız ne istiyorsa yapsın. kendi vicdan muhasebesini yapamıyorsa siz karışmayın. günün sonunda her koyun kendi bacagından asılır.
-1
koela
(12.11.25)
Ailem gibi gördüğüm yakın arkadaşlarım var, yanlış bir şey yaptıklarını düşündüğümde tabii ki uyarırım, yapmaya devam ediyorlarsa bu kadar ısrarla uyarmaya devam edemem ama şunu yapıyorum size de bunu önerebilirim;
Ben seni uyardım, kendi hayatın sen bilirsin ama ben bu konuyla ilgili detay bilmek istemiyorum, bu konuda konuşmak istemiyorum, bana gelip o kişiyle ilgili bir şey anlatma, dert yanma vs.
Bu durumu arkadaşlığınızdan soyutladığınızda herhangi bir sorun kalmayacaktır.

“Aileniz gibi gördüğünüz arkadaşlarınızın” hayatlarına bu kadar müdahale etmek de doğru değil bence. Yanlış yaptığını üzüleceğini mi düşünüyorsunuz bırakın üzülsün nedir yani kendi yanlışını kendi fark etsin, böyle zorla olacak şeyler değil bunlar.
+2
mutekebbir
(12.11.25)
Böyle bir insanı nasıl sevebiliyorsun? Sevgini yok et. O kızın senin eşinle birlikte olduğunu hayal et.
-1
arbre
(12.11.25)
En yakın arkadaşı bir uyarırsın iki uyarırsın. Sonra arkadaşlık biter. Bu iş sizin de başınızı ağrıtmasin sonra
-1
pembediken
(12.11.25)
Bir söz var, başkasına yapan bana da yapar. Benim de çok kıymetli bir arkadaşım aynılarını yaşattı.
+1
Kahvedesu
(12.11.25)
Ben olsam şu iki konu beni ilgilendirir.
1. En yakın arkadaşımın sevgilisini hıyar buluyorum.
2. Arkadaşıma karşı sorumluluğum olduğunu hissediyorum.
İlki için yapacağım şey diğer başka arkadaşlarımın hıyar sevgilileri ile aynı tarifeyi uygulamak olur. Yani özel olarak ayrı bi hıyar tarifesi uygulamam. Benim hıyar enişte taeifem işte görünce hı hı ivit falan diyip kısa temaslar. Birlikte plan yapmamak. Min. muhatabiyet.
İkinci konuda eskiden daha kaçınırdım sorumluluk almaktan. Onun hayatı onun tercihleri filan derdim. Artık daha çok fikrimi söylüyorum. Açıkça derdim ki baştan böyle düşündüm, ama artık sana zarar verdiğini düşünüyorum bu ilişkinin. Senin için endişeleniyorum.
İki durumda da arkadaşlığımı kesmem. Ama bu durumda o benden uzaklaşabilir en azından bi süre. yapcak bişey yok.
0
benim bir gizli bildiğim var
(12.11.25)
Bu, bizi ilgilendirmeyecek te, ne ilgilendirecek?

Arkadaşınızı sert bir şekilde uyarın, yaptığı yanlıştan vazgeçirmeye çalışın. Vazgeçmezse, ilişkinizi sonlandırın.

.
0
kartallar yuksek ucar
(12.11.25)
siz neden arkadaşınıza evli erkeği ayartan, yuva yıkan kadın muamelesi yapıyorsunuz onu anlamadım. partneri arkadaşınızın ilişki beklentisini karşılıyorsa sorun olmamalı. yani belki bu durumdan arkadaşınız memnun, partneri memnun, partnerinin eşi memnun, partnerinin çocukları memnun...

size düşense ahlaki değerlerinize ters düşen kişilerle ne tip bir ilişki kurmak isteyeceğinize karar vermek. onun dışında üçüncü bir kişi olarak bence sizin karışmanızı gerektirecek durum yok.
-1
tnz
(12.11.25)
Karısını, kocasını aldatanlara ve evli olduğunu bile bile ilişki yaşayanlara güven olmaz. İlerde sizi sırtınızdan hançerleycek ve yarı yolda bırakacaktır. Ben olsam yavaş yavaş arkadaşlığımı bitiridim.
+2
komando kani var bende
(12.11.25)
ben olsam bi kere çok ciddi konuşurum, "sen napıyosun, yakışıyor mu, bu nasıl bi saçmalık, nasıl normalleştirdin, ben çok üzülüyorum" gibi. ama yararının olacağını sanmıyorum. bi daha da konuyu açmam. hala seviyorsam arkadaşlığıma devam ederim çünkü ilişkisi beni ilgilendirmez ama soğuduysam eski en yakın arkadaşlığımın hatrına bu konuşmayı yine yapıp direkt bitiririm arkadaşlığımı
+2
mezzosprite
(13.11.25)
(7)

ağzında hiç dişi olmayan birisi

huzurlarinizda huzursuzluk
Selamlar,Bu kadın benim annem. Kendisi 61 yaşında. 30'lu yaşlarında diş eti iltihabı sebebiyle dişlerinin hepsi çekilmiş. Kurtarılabilir miydi, belki de hepsi sallanana kadar gitmedi, bilmiyorum. Protez dişi vardı ama doğru düzgün kullandığını bilmem, zaten yıllardır da kullanmıyor. Kendine hiç bakm
Selamlar,

Bu kadın benim annem. Kendisi 61 yaşında. 30'lu yaşlarında diş eti iltihabı sebebiyle dişlerinin hepsi çekilmiş. Kurtarılabilir miydi, belki de hepsi sallanana kadar gitmedi, bilmiyorum. Protez dişi vardı ama doğru düzgün kullandığını bilmem, zaten yıllardır da kullanmıyor. Kendine hiç bakmamış ve eşinden de değer görmemiş birisi.

Yıllar sonra maddi olarak da kendimi toparladığım için gel dişçiye gidelim dedim. Başlangıç için film çektirdik, üst çenede hiç kemik kalmamış gibi göründüğü yorumu yapıldı. Protez bile tutmaz dendi. Alt çenede kemik varmış implant için. 2-4 arası implant üzerine diş geçirme gibi.

Yarın tomografi çektireceğiz detay için ve cerrah yorumlayacak. Şu an sonuç belli değil. Yarın tabi ki cerraha da detaylı soracağım ama size de önden şunu sormak istiyorum eğer tomografi sonucuna göre de üst çenede kemik kalmamışsa kemik graft gibi kemik oluşturma süreçleri varmış. Ben bu yaştan sonra bu kadını bunlarla uğraştırmalı mıyım? Çok acı çeker mi, neden beni bu işlere soktun der mi, üzülür müyüm biraz kafam karışık. Etrafımda da hiç böyle bir case yok.

Şunu da düşünüyorum, ilerde bu işlemler sonrasında da sorun yaşar mıyız acaba iltihaptı şuydu buydu? Bunu sorunca kimse %100 garanti veremez diyorlar ama benim biraz kafam karışık, kötülük değil iyilik etmek istiyorum. Siz olsanız napardınız?
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(10.11.25)
Olaya kötümser ve gerçekçi yaklaşayım. Ananem böyleydi, damak ve diş yapıldı fakat ağzının alışması için düzenli olarak takması gerekiyordu, ağzımı acıtıyor deyip takmadı. Sonradan yapılan şeyler %100 sorunsuz olmuyor, bunlar da beraberinde başka sıkıntılar getiriyor.
+1
grimavi
(10.11.25)
Hareketli protezleri varken annem çok zahmet çekiyordu. 60'lı yaşlarında implant, köprü, protez karışık bir şeyler yapıldı. Acısı, ağrısı oldu ama şimdi rahatı yerinde.
Annenizin uzun bir ömür var önünde. Ben değeceğini düşünüyorum. Ama kendisi karar verse daha iyi olur. Siz pek fazla yönlendirmemeye çalışın.
+2
auroraaurora
(10.11.25)
en iyi ihtimalle önünde 20-25 yıllık bir hayat var dişlerini yaptırmazsa bu sürede çok zorluk çekecek hele ki dahada yaşlandıktan sonra.
kemik yapısının durumuna göre cerrah farklı önerilerde bulunacaktır. zigoma implantlar var üst çenede yeteri kadar kemik yoksa elmacık kemiklerine sabitlenen uzun vidalar takıyorlar.
mutlaka iyi bir ağız, diş ve çene cerrahisi uzmanıyla süreci yürütün.
+1
my fault
(10.11.25)
geçmiş olsun, bizim bir yakınımızda alışamadı. üstelik dişçiler alışma sürecinde hiç yanında olmuyorlar. iyi birini bulun, sonradan neler yaşanacağını olmazsa ne olacağını falan iyice konuşun.

biz yakınımız için havan aldık. kuruyemişleri falan ezip yiyordu dişi yapılmadan önce.
+1
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(10.11.25)
kemik tozu uyguluyorlar bazen ama hekimin iyi olmasi cok önemli ya. devlet hastanesi yerine iyi bir özel hekim bence daha iyi olur. annenize zaman ayirmasi lazim kesinlikle.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.11.25)
Teknoloji çok farklıdır şimdi mutlaka. Babaannem (94'te rahmetli oldu) protez dişleri kullanamadı. Tek bir dişi yoktu ama her şeyi kendine göre yiyordu. Sadece elma ve havucu rendeliyorduk.

Eğer anneniz çok sıkıntı çekmiyorsa, çok zorlamayın derim. Annemin sadece alt çene tek taraf implant yaptık. Bir yıla yakın süründü. Sonra memnundu. İki yıl sonra yerinden çıktı. 8 aya yakın sürdü düzeltmesi. Şimdi sıkıntı yok çok şükür.

Üst dişler olmadan altta diş olmasının hiçbir anlamı yok. Eğer mevcut haline alışkınsa çok uğraşmayın derim. Ama hali hazırda çok problem oluyorsa durumu, siz bilirsiniz. Şahsi görüşüm, uzman değilim.
+1
yadigar
(11.11.25)
70 li yaşlarda tanıdığım bir kadın var 40-50 yaş aralığında bütün dişlerini çektirmiş alt üst vakumlu protez kullanıyor ve çok memnun hayatından .
bence diş teknisyeni de önemli . acıtıyor dediği protezi değiştirmek daha kolay bir yöntem olabilir .
+1
devilone
(11.11.25)
(10)

erkekler vucut kıllarını nasıl almalı?

duyurukullanıcısı
a- almasın, kıllı kalsınlar. kıl iyidir.b- sadece gögüs. kollar bacaklar kalsınc- gögüs + kollar bacağı zaten kim görecekd- madem aldın komple temizlen. tüm vucutbirde alacaksan bile nasıl almak gerekiyor ki 5 günlük sakal gibi çıkmasın kollarda kıllar. o iyice kötü oluyor.
a- almasın, kıllı kalsınlar. kıl iyidir.
b- sadece gögüs. kollar bacaklar kalsın
c- gögüs + kollar bacağı zaten kim görecek
d- madem aldın komple temizlen. tüm vucut

birde alacaksan bile nasıl almak gerekiyor ki 5 günlük sakal gibi çıkmasın kollarda kıllar. o iyice kötü oluyor.
0
duyurukullanıcısı
(10.11.25)
vücut fitse kemer üstü komple alınsın, bacaklar da bir miktar seyreltilsin.
ama vücut çok fit değil göbek meme falan yağlıysa hiç dokunulmasın en azından kamufle eder.
almak için en iyisi lazer epilasyon. diğer yönetmler daha fazla çıkartır, sakal gibi her hafta almak zorunda kalırsınız.
0
joooper
(10.11.25)
ben sırt, ense, omuz, kol üstünü alıyorum. göbekli olduğum için ön tarafı bırakıyorum.
kol ve bacaklar aşırı yoğun olmadığı için onlara da dokunmuyorum.
en iyi tercih folyo traş makineleri özellikle philips bodygroom 3000 ve benzerleri. ben yıllardır bunu kullanıyorum. kasık ve testis bölgesini de çekme yapmadan sorunsuz traş ediyor.
kestikçe gür/kalın çıkar tamamen şehir efsanesi.
0
my fault
(10.11.25)
Joper'ın dediği gibi fit vücutlu birinin alması bence sıkıntısız ama götlü göbekli biri aldığında Kybele gibi oluyor.
+1
kizil karga
(10.11.25)
a- almasın, kıllı kalsınlar. kıl iyidir. (Dalga cevresi ve koltuk alti haric)
+2
mbond
(10.11.25)
buna bayanlar cevap versin. ama ben bir erkek olarak şunu diyim: bir yer alınmış bir yer alınmamış o zaman bülbül yuvası gibi duruyor hoş değil. git lazere yat kıçından alnına kadar aldır, jiletle falan uğraşma.
0
mikahakkinen
(10.11.25)
kıl almakla kim ugrasacak kanka. sirtinda yoksa koltuk alti ve pipi çevresi kâfi.
kıl almakla ugrasacagin vakitte git 2 spor yap daha iyi görünmek istiyorsan.
+1
arkadakiadam
(10.11.25)
eskiden a grubundaydım.

covid'den sonra bir süre nabzım falan dengesizleşmişti, o sıralar kardiyolojiye gidiyordum sık sık. çam ve sakura'da doktor arkadaşım vardı o ilgileniyordu her şeyimle, bir gün sana eforlu ekg de yaptıralım dedi. randevu verirlerken "gelirken mutlaka göğüs kıllarınızı kesin kıl varsa işlemi yapmıyoruz" dediler :) o gün üst gövdeyi bir kestim, oh be dünya varmış dedim. hijyen olarak da daha iyi oluyor. ayrıca sporla ilgileniyorsan kasların falan çok belirginleşiyor :)

o gün bugündür çok sık olmasa da üst gövde -sırt göğüs omuz hatta üst arka kollar- kıllarımı kesiyorum.

normal traş makinesiyle kesiyorum. jiletle kesince gür çıkıyor algısı da efsaneymiş bu arada, ilk 2 sefer jiletle kestim normal çıktı sonrasında. makine ile daha kolay oluyor ama.

yalnız bacak kıllarımı kesmem. kesene bir şey demem tabii de
0
makbur
(10.11.25)
Ya bu jiletle alırsan gürleşir olayı tabii efsane öyle bir şey yok ama jilet tahrişe açık bir yöntem, bir de nedense jiletle alındığında çok daha fazla batığa neden oluyor bunlar ekstra dertler, o nedenle makine kesimi bayağı sağlıklı.
0
kizil karga
(10.11.25)
B.
"killi erkek merhametli olur" - A. Einstein
+1
cooperr
(11.11.25)
Etek bölgesi, kol altları, ense, kulaklar, burun delikleri alınmalı.

Saç/sakal/bıyık opsiyonel.

Göğüs, kol, bacak, el ve ayağa dokunmamak lazım.

Sırta bir şey demiyorum. Alınmasa daha iyi bence.

Kaş arası hadi tamam da, onun dışı kaşa dokunmamalı.

Benim görüş bu şekilde.
0
yadigar
(11.11.25)
(7)

Düğünlere gitmemek

egerbiryolcu
Eskiden ailecek giderdik. Ben büyüdükçe sevmemeye başladım. Gerçekten gürültülü ortamlardan inanılmaz rahatsız oluyorum yani sanki biri bana işkence ediyor gibi geliyor. O yüzden epey zamandır sadece yakın akraba ve yakın arkadaş haricinde komşu düğünlerine gitmiyorum.Annem de bir zamandan sonra din
Eskiden ailecek giderdik.
Ben büyüdükçe sevmemeye başladım. Gerçekten gürültülü ortamlardan inanılmaz rahatsız oluyorum yani sanki biri bana işkence ediyor gibi geliyor. O yüzden epey zamandır sadece yakın akraba ve yakın arkadaş haricinde komşu düğünlerine gitmiyorum.

Annem de bir zamandan sonra dini sebeplerden gitmemeye başladı. Babam hayattayken o gidiyordu yine akşamları bir görünüp gelirdi.

Şimdi annem gitmiyor ben gitmiyorum. Komşuların çocuklarının torunlarının düğünü nişanı kınası da bitmiyor. Annem daha sonra ev hediyesi veya düğün hediyesini ev ziyareti yaparak veriyor.

İnsanlar annemin sebebini biliyorlar ama yine de ayiplaniyor muyuzdur?
Bir de düğüne gitmek tercih meselesi değil de bir görev gibi algılanıyor bence toplumumuzda? Siz de görev olduğunu mu düşünüyorsunuz? Böyle durumda yadirgar misiniz insanları?
0
egerbiryolcu
(08.11.25)
ayıplanma değil de herkes davetine icabet etmeyene gönül koyar ister istemez.

gelgelelim sen de haklısın. belli ki muhatap olmak, yüz yüze gelmek istemediğin insanlar orada olacağı için gitmek istemiyorsun. zorla halaya kaldırılmak istemiyorsun. aranızdaki sosyo-kültürel fark açılmış.

son yıllarda iyice bireyselleştik. insanlar kendi zümresi dışındakinin düğününe gitmeyi bırak mutahap bile olmak istemiyor. haklılar mı, haklılar.
+1
yurtsuz john
(08.11.25)
Düğünlerde masaların üstünde uyuyakalan çocuklar olarak düğün sevmememiz çok normal bence:p
+1
sekizdokuzon
(08.11.25)
hayatta cogu seyi istemeyerek yapiyoruz zaten. insanin olgunlasmasini saglayan da istemedigi seyleri sorumluluk geregi yapmasi oluyor. yani bir tercih meselesi degil.
0
Sour
(08.11.25)
komşunun çocuğunun düğününe niye gidersin ki .
yakın arkadaş ve 1ci derece akraba dışındaki düğünlere gitmek saçma zaten
0
my fault
(08.11.25)
Annenizin tercihleri yahut hassasiyetleri ayıplanacak şeyler değil. Buna rağmen insanlar ayıplayabilir. İnsanoğlu hadsiz bir canlı. Takmamak lazım.

Ben de saatlerce süren düğünlerde çok sıkılıyorum. Bazen görünüp, hediyemi takıp, tebrik edip kaçıyorum. Bazen biraz oturup tanıdıklarla muhabbet ediyorum. Hem gürültü sevmeyen hem de oynamayan birisi olarak saatlerce oturup bekleyemez insan.

Ayıplamak isteyen her şeyi ayıplar. "Gelmedi", gelse "Görünüp kaçtı", kalsa "Oynamadı", oynasa da bir kulp bulurlar. Elalemi takmamak lazım.

Kendi adıma, davet ettiğim insanın düğünümüze gelmemesine üzülürüm. İnsan böyle zamanlarda mutluluğu paylaşmak istiyor. Ama 10 saniye görünmesi yeter bana. Eğer gelmemesi için bir mazereti varsa, düğün sonrası tebrik etmeye uğrarsa memnun olurum. Ama hiç gelmezse, günlük hayatta rastlayınca falan ayak üstü tebrik ederse, ya da aynı şehirde olmasına rağmen telefonla tebrik ederse üzülürüm.
+3
yadigar
(08.11.25)
Cenazeye ve düğüne gidilir.
Ben de düğüne gitmeyi sevmem bundan dolayı beni temsil edecek birini buldum ki yapıştırım bahaneyi. Ama temsil edecek biri yoksa giderim. Sevdiğimden değil. Hiç de sevmem. Cenazeler de aynı şekilde. Anksiyete ve depresyonla kafayı tırlatmama az kalmışken iki gün üç gün kendime gelemediğim bile oluyor ama gidiyorum.
Bu tür şeylere katılmamak gayet de ayıplanan bir şey. Değil diyenler kime göre yazıyor kime göre değerlendiriyor.
Herkesin hassasiyeti de kendine. Bu mantıklı baça baziyi de yargılamayalım çünkü bu da başkasının hassasiyeti.
Yetişkinler için önemli bunlar. Kültür hızla değişiyor farkındayım, bundan da inanılmaz keyif alıyorum ama cenaze ve düğün temel zımpırtılar. Bunlar değişmez.
Sorunuzun cevabı evet.
-2
asue
(08.11.25)
Yasamda aklimizdan cikarmamamiz gereken en onemli seylerden biri herkesi memnun etmenin mumkun olmadigi bence. Dugune/cenazeye gitme zorunlulugu diye bir kural yok. Herkesin kendi yasantisi ve tercihi.
Anneniz gitmediginde, sebebini bilmelerine ragmen ayiplayacak insanlar vardir, ama saygi duyacak insanlar da vardir. Annenizin gitmesi halinde saygi duyacak insanlar oldugu gibi, bak bak imanli olmasina ragmen dugune gelmis diye ayiplayacak insanlar da vardir emin olun. Bunun istisnasi yok, cunku herkes farkli farkli. Bu nedenle yapmaniz gereken tek sey kendinizi dinleyip, gitmeniz gerektigine inaniyorsunuz gitmek inanmiyorsaniz da gitmemene nedeninizi ilgili kisiye iletip, gerekirse ozur dileyip, anlayacagini umarak konuyu kendi icinizde kapatmaktir. Nasil ki siz 8 milyar insanin tamamini anlayamazsiniz, anlasilmamakla da ok olacaksiniz.
0
kassiopeia
(08.11.25)
(13)

Hangi yaşta ölürsek genç sayılırız?

darkwizard
60a kadar erken ölüm gibi düşünüyorum 30 ve 40 orta yaş ama erken bir ölüm yasi cagimiz için bence.
60a kadar erken ölüm gibi düşünüyorum 30 ve 40 orta yaş ama erken bir ölüm yasi cagimiz için bence.
0
darkwizard
(07.11.25)
'Her ölüm erkendir.' diye atasözü var.
Şu an kafanda bir yaş var ise, 10 senede bir on yaş ilaveyle güncellersin sen onu.
0
Mirket
(07.11.25)
sanki birazda ölüm nedenine göre de değişebilir.
hiç bir sıkıntısı yokken 80ninde ölene de erken gitti denilebilir.
30unda bir çok hastalığı olan kanser-engellilik vb durumlardan çok çekmiş birine genç gitti ama kurtuldu da denebilir.
0
my fault
(07.11.25)
50'li yaşlar çok genç bence
+1
koela
(07.11.25)
Ölüm şekliyle de ilgili olabilir biraz. Engin çağlar mesela. Adam 85 yaşında asprin bile kullanmıyorum demiş, motor çarptı öldü. Çarpmasa 90'ı rahat geçerdi.
+1
nothing in my way
(07.11.25)
60 oncesi vefat durumunda genc, 60-70 arasi erken derim.
+2
cooperr
(07.11.25)
60 alti
0
ala09
(07.11.25)
35 yaş 44 yaşa çekilmiş artık. 60'a kadar ölen artık bu dünyada erken ölmüştür.
0
mikahakkinen
(07.11.25)
70'ten sonrasi normal. ama 60'larda olen birini duyarsam sasiririm, sorarim neden olmus diye. 70'lerde normal karsiliyorum. mesela gecen birine baktim 75'te olmus, sasirmadim.
0
antikadimag
(07.11.25)
Şöyle düşünün;

40 altı birisi öldüğünde en öne çıkan ayrıntı gençlik oluyor.

40-50 arası için de genç öldüğü vurgulanır ama en öne çıkan konu genelde geride kalan çoluk çocuk, eş dost oluyor. Gençlik vurgusu azalıyor.

50-60 arasında gençlik vurgusu nadir, ama erken gitti vurgusu var.

60 - 70 arasında kişinin sağlık durumuna ve ölümün doğallığına veya kazaya bağlı olmasına göre erken gitti de denebiliyor, konu gündeme gelmeye de biliyor.

70+ için genelde her ölüm erkendir deniyor.
+1
akhenaten
(07.11.25)
Genç ölmek ile erken ölmek kavramlarını karıştırıyorsunuz. 65 yaşına kadar ölümler erken ölümdür. Ama genç ölmek olarak değerlendiriilmez.
+1
ground
(07.11.25)
genc bence hayatta daha yapacagi buyuk olcekli seyleri olanlara soyleniyor, iste coluk cocuk buyutmek, islerini buyutmek, torun sevmek vs, o yuzden 40-50leri kapsiyor. 60-70ler artik o kadar da genc degil, yapacagini buyuk olcude zaten yapmis oluyorsun o yasa kadar. ondan sonraki yapilacar daha kucuk capli, kisa vadeli seyler, iste su dolabi duzenleyecekti, o yemegi yapacakti, bu sehre geziye gidecekti vs gibi.

ama ozellikle ciddi bir saglik problemi sonucu gelismeyen olmayan her olum, her yasta erken oluyor.
0
taurina
(07.11.25)
25 sonrası genç değil.
-3
hold the door
(07.11.25)
Türkiye için ölüm ortalaması erkeklerde 75,5 ve kadınlarfa 80,7 imiş. Bunun altı teknik olarak "erken ölüm" oluyor.

Genç ölmek de 27'ye kadar. Sonrası pek gençlik değil. 40'lardan selamlar.
-4
yadigar
(08.11.25)
(13)

Yaş aldıkça ayak numarası büyür mü?

mikahakkinen
burnumuz yaş aldıkça büyüyor mu? eskiden nike ayakkabıyı 43 alırken şimdi 44,5 anca oluyor. adidasın da kalıpları farklı. adidas nike aynı numara mı alayım? kullanıcı görüşleri önemli.
burnumuz yaş aldıkça büyüyor mu? eskiden nike ayakkabıyı 43 alırken şimdi 44,5 anca oluyor. adidasın da kalıpları farklı.
adidas nike aynı numara mı alayım? kullanıcı görüşleri önemli.
0
mikahakkinen
(07.11.25)
Bende bir değişiklik yok.
0
Mirket
(07.11.25)
kilo alınca büyüyor da yaşlanınca büyüdüğünü duymadım.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(07.11.25)
ayağınızda taban çökmesi olursa evet, ayağını büyümez ama yayıldığı için büyük numara ayakkabı almak zorunda kalırsınız
0
malheiros
(07.11.25)
kilo alıp verince değişiyor +1
0
Sadece soruyorum
(07.11.25)
20 senedir hiç değişmedi. kilo farkım 75 ila 105 arasında değişti bu 20 senede.
0
Fodera
(07.11.25)
aynı.
0
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(07.11.25)
bence nike daha dar. bana adidas daha rahat oluyor. hamilelikte kemiklerde bağdokularda değişiklik olduğu için sonrasında ayak büyümüş ouyor.
0
mavicorap
(07.11.25)
adidasın kalıplarında sorun var. tüm markalarda 44-44,5 giyerim adidasta 45,5 hatta 46 oluyor.
numaradan önce ayağın santimetre olarak ölçüsünü bilmek lazım. cm olarak almak lazım
kilo verince-alınca değişti demekte doğru değil. santim olarak değişmez sadece ödemden şişlik olur o yüzden dar gelir ayakkabılar.
0
my fault
(07.11.25)
burun büyüyebiliyor da ayagı bilmiyorum :)
+1
koela
(07.11.25)
10 kg verdim ayağım 43 tü. @malheiros ayak yayılmış olabilir. 15 senede 3 diz ameliyatı oldum. şu an 44.5 45 arası giyiyorum.
0
🌸mikahakkinen
(07.11.25)
kadınlarda sanki hamilelik sürecinde ayak büyümesi diye bir olay oluyordu vücut dengesi için.

bunun harici bilmiyorum açıkcası.
0
makbur
(07.11.25)
Aşırı yürüyorsan ve yanlış ayakkabı seçimi yapıp burnu dar olanlardan kullandıysan taraklanma yapıyor. O da numarada fark ettiriyor.
+1
truf
(07.11.25)
Kikirdak doku büyüyor. Kulaklar, burun büyür ve sarkar.
Ayaklar genelde kilo ile büyür. Mesela kadinlarda gebelikte büyür.
Sizde olmamis olmasi baska insanlarda olmadigi anlamina gelmiyor bu arada pesinen diyeyim. ben gebeydim ama ayaklarim büyümedi, diyorsaniz tebrik ederim ama sizin durumunuz genele yayilmiyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.11.25)
(3)

mhrs randevu sistemi mi değişti?

biravekahve
Önceden belli bölüm için sık sık bakınca randevu buluyordum rahatça yakın tarihe muhtemelen iptal edenlerden vs. Fakat artık mhrs ye girince aile hekimlerine öncelikli randevu hakkı tanınmıştır aile hekimine gidip oradan alabilirsiniz vs yazıyor. Normal randevu almak isteyenlere bir kota vs mi geldi
Önceden belli bölüm için sık sık bakınca randevu buluyordum rahatça yakın tarihe muhtemelen iptal edenlerden vs. Fakat artık mhrs ye girince aile hekimlerine öncelikli randevu hakkı tanınmıştır aile hekimine gidip oradan alabilirsiniz vs yazıyor. Normal randevu almak isteyenlere bir kota vs mi geldi? çünkü artık neredeyse hiç randevu göremiyorum 14-15 gün sonrası hariç.
0
biravekahve
(05.11.25)
On on beş gün sonra bulunca ben seviniyorum artık. Ertesi güne bulmak içinse o da şans işi oluyor iptal edenlerden bulunabiliyor dediğiniz gibi.
Saat on'da bakınca on beş günlük randevular açiliyor.
Aile hekimi bildirimini gördüm ama onun yerine direkt iki hafta sonra randevu aldım. Öncelikli randevularda belki daha kısa zaman için randevu vardır ama insan useniyor sağlık ocağına gitmeye.
+1
egerbiryolcu
(05.11.25)
aile hekimi yönlendirmesi alternatif olarak geldi, aile hekimlerine kota ayırdılar onlar o kota içinde size randevu oluşturabiliyorlar. ama zorunlu değil.
devamlı uygulamayı takip edeceksin illaki randevusunu bırakan birileri olacaktır. her gün saat 20.00 son randevu onaylama zamanı. tam 20.00 öncesi ve sonrası takip etmek lazım.
ayrıca özellikle eah, şehir hastaneleri gibi hastanelerde bir anda ekstra poliklinik açıla biliyor. gün içinde özellikle sabah erken saatlerde takip etmek lazım. hocanın adına açılıp çoğunlukla asistanları bakıyor.
gün içinde 2 saat sonrasına randevu alınabiliyor gibi bir durum var o yüzden sabah 8-10 arası sık takip olursa öğlen sonrasına bile randevu bulunuyor.
tabi bu bahsettiklerim istanbuldaki büyük eah ve şehir hastaneleri için yoğun düz devlet hastaneleri ve küçük kentlerdeki hastaneler için çok geçerli olmuyor.
+2
my fault
(05.11.25)
enabız'dan girin. sadece arayüz değişmiş; bir ara haberler çıkmıştı artık sadece aile hekimi hastane randevusu alabilecek diye de, öyle bir şey yok yani.

eskiden neyse şimdi de o. bizim burada küçük bir hastane var oraya yarına bile randevu bulabilirken, beyoğlu göz gibi aşırı yoğun talep olan yerlere yine bulamıyorum. (bir ara gece girip buluyordum yeni kayıt açılıyordu)
+1
makbur
(05.11.25)
(6)

kardiyoloji kalp krizi riski için önden tetkik yapar mı?

biravekahve
çok yakın vakitte bir aile dostumuz kalp krizi geçirdi. Benim de anne-babamda kolestrol-tansiyon var. Kardiyoloji bölümüne götürsem bu kalp krizi riskinin önceden tespiti için bir şeyler yapabilir mi, kalple ilgili hangi tetkikleri yapar? Teşekkürler.
çok yakın vakitte bir aile dostumuz kalp krizi geçirdi. Benim de anne-babamda kolestrol-tansiyon var. Kardiyoloji bölümüne götürsem bu kalp krizi riskinin önceden tespiti için bir şeyler yapabilir mi, kalple ilgili hangi tetkikleri yapar? Teşekkürler.
0
biravekahve
(27.10.25)
40 yaşından sonra bir kardiyolog muayenesine gitmek iyi olur derler, bir de bu hastalık için ailede önceden babada dedede kalp krizi varsa genetik olarak da yatkın olunuyor
0
grimavi
(27.10.25)
ilaçlı tomografi var, sanal anjiyo yani. yaparlar.
0
kisa
(27.10.25)
Kan tahlilleri, ekg, ekokardiyografi, eforlu ekg çekecektir.
Risk varsa bu tetkiklerle çıkar.

Sintigrafi, sanal anjiyo ve anjiyo ileri tetkikler oluyor. İlk elde yapılmıyor.

Önden ben bir kontrol edeyim diyorsan yokuş ya da merdiven çıkar. Yaşıtlarına nazaran performans ne kadar kötüyse o kadar risk var demektir.
Tedbir için de Akdeniz usulü beslenme ile, bol yürüyüşlü, sigarasız, hareketli bir yaşam.
0
Mirket
(27.10.25)
bildiğim kadarıyla öyle doğrudan tespit için bir test yok.
genelde kriz anında acilde troponin bakılıp kalp krizi olup olmadığı anlaşılır.
kardiyoloji daha çok kalp krizi riskine yönelik testler yapar. kolestrol falan yüksekse ona göre, damar tıkanıklığına, plak oluşumuna yönelik tetkikler yapar.
damarların durumlarını görmek için sanal anjiyo(bt-anjiyografi) yapılıyor ama hiç bir şikayeti olmayan birine durup dururken yapmazlar.
durumunuzu anlatın aile öyküsünde kalp sorunları olduğunu söyleyin doktor ihtiyaç duyduğu testleri yapar.
birde kolestrol varsa şah damarı(karotis arter) ultrasonuda isteyin.
ayrıca ekokardiyografi istenirse iyi olur. kapak hastalıkları, odacıkları, kasılma durumlarını ve aort hastalıklarını gösterir. hemde kısman ucuz maliyetli olduğu için çoğunlukla bunu isterler.
0
my fault
(27.10.25)
benim aileden genetik kalp ve damar hastalıkları var. hasta değilim ama adayım. 30larımda kan tahlili, efor testi, renkli tomografi bakıldı. En sonunda bir de holter takıldı. böyle kontroller yapılmıştı.
0
false pretension
(27.10.25)
Kolestrol tansiyon varsa -yaşları da var sanırım- her sene kardiyoloji muayenesi olmaları lazım.

Bu muayeneler sonucu alınacak önlemler kalp krizi gibi oluşacak ani kalp damar vs bilumum sorunları minumuma indirir.
0
makbur
(27.10.25)
(10)

Görseldeki sandalyelere ne deniyor, internette bulamıyorum...

stanhiver
Paintte çizmeye çalıştım. Arkalığının olmaması ve bacakların pozisyonundan anlaşılır diye umuyorum :) Ne deniyor bunlara almak istiyorum ama bir türlü google'a anlatamıyorum.Kullanan var mı uzun vadede nasıl değerlendirirsiniz bir de? https://imgur.com/a/aS5fITp
Paintte çizmeye çalıştım. Arkalığının olmaması ve bacakların pozisyonundan anlaşılır diye umuyorum :) Ne deniyor bunlara almak istiyorum ama bir türlü google'a anlatamıyorum.
Kullanan var mı uzun vadede nasıl değerlendirirsiniz bir de?

imgur.com
+1
stanhiver
(26.10.25)
bar taburesi?
0
my fault
(26.10.25)
Değil ya. Dizlerini kırarak oturuyorsun ve araya bir parça giriyor. Öne doğru bacaklarından destek alınarak oturulan garip bişey.
0
🌸stanhiver
(26.10.25)
cross legged chair ya da criss cross chair
0
lemmiwinks
(26.10.25)
Bu da değil maalesef. Bağdaş kurmuyorsun otururken. Görseldeki gibi duruyor bacaklar. Dizler kırık aşağı doğru ama dizin arkasında destek var.
0
🌸stanhiver
(26.10.25)
www.youtube.com

Amazonda tükenmiş.

www.amazon.com.tr
0
Mirket
(26.10.25)
Bu da değildi ya, giyilen bişey yoktu benim dediğimde.
0
🌸stanhiver
(26.10.25)
bu da olabilir

www.trendyol.com
0
yurtsuz john
(26.10.25)
Değil ama ne oturaklar varmış dedim :)
0
🌸stanhiver
(26.10.25)
kneeling stool/chair?
+4
tnz
(26.10.25)
Teşekkürkler aynen buymuş.
0
🌸stanhiver
(26.10.25)
(15)

Kiracılı ev beğendim, kiracı çıkmamak için direniyormuş, mahkemelik olmuş?

Cesario
Emlakçıyı aradım, her şeyi anlattı. Kiracı şu an evi göstermiyor dedi. Ev sahibi ile davalık olmuş şu an. Kira bedeli tespit davası da açmış ev sahibi. 10 bin tl kira ödüyormuş, ama ortalama 20-22 bin tl kiralar. Kasımda sözleşmesi bitiyor ama 14 bin olur en fazla dedi emlakçı. Ev sahibi yıllardır e
Emlakçıyı aradım, her şeyi anlattı. Kiracı şu an evi göstermiyor dedi. Ev sahibi ile davalık olmuş şu an. Kira bedeli tespit davası da açmış ev sahibi. 10 bin tl kira ödüyormuş, ama ortalama 20-22 bin tl kiralar. Kasımda sözleşmesi bitiyor ama 14 bin olur en fazla dedi emlakçı.

Ev sahibi yıllardır ev sahibiymiş. Evin %80ine kadar kredi çıkar o konuda sıkıntı yok dedi.

Yatırım için değil, kendim otururum diye alıyorum. 1+1 ama bekarım, evli olsam bile çocuk olana kadar otururum.

Benim üzerime ev yok, hatta babamın bile üzerine ev yok.

Alacağım evde kiraya vermeden ben oturacağım senaryosu üzerinden ilerlersek kiracı kaç ay direnir, ben de mi dava açacağım, hangi aşamada evden çıkmak zorunda, çıkmazsa ne oluyor?

Ayrıca eve uyuz olup zarar vermiş olabilir mi?

Son SORU: Ben evi alırsam zaten kiracı depozito falan vermez herhalde. Ben ilandaki fiyat üzerinden ne kadar pazarlık yapabilirim makul ölçüde?
+1
Cesario
(24.10.25)
Çok bulaşılacak bir iş değil. Evi sen alırsan direkt kira sözleşmesinin tarafı olursun. Kiracının pazarlık yapmak gibi bir mecburiyeti yok. "Ben yaşayacağım bu evde." desen bile kiracının çıkması epey uzun sürer.

Ek olarak "evli olsam bile çocuk olana kadar otururum." düşüncesi biraz naif :)
1+1 ev konusunda gelecekteki eşini ikna etme konusunda sana şimdiden bol şans dilerim.

edit: pazarlık konusunu yanlış anlamışım. önceki soruya cevap vereyim. sen evi alır almaz 1 ay içinde ihtar göndermelisin bu evde ben yaşayacağım diye. 6 ay süresi oluyor kiracının. ama çıkmak istemezse tahliye davası falan epey uzun sürer.
+1
himmet dayi
(24.10.25)
kiracılı ev alınmaz net.
aldığında çıkartmak için en iyi ihtimal 1,5-2 yıl uğraşırsın.
himmet dayının yazdığı gibi ihtar süreleri var ardından mahkeme süreci uzarda uzar.
veya konuşup para teklif edip çıkarmaya çalışırsın. onda da çok uçuk fiyatlara bile çıkanlar oluyor. 300 bin 500 bin fiyatlar konuşulur. hatta bir yakınıma kiracısı 1milyon istemiş çıkmak için.
ona göre ev sahibiyle pazarlık yapılabilir. tabi bunun karşılığında kiracıdan çıkacağına dair noter onaylı imza almak lazım.
tabi bu kendin oturacağın durumlar için.

kiracı oturmaya devam etsin dersen mevcut kira sözleşmesi aynı şekilde devam eder. yasal oranda kirayı arttırır geçer. tekrar sen kira artış davası açar tekrar 1-2 sene uğraşır durusun.
+1
my fault
(24.10.25)
Bulaşmayın hiç.
+1
Mcfly
(24.10.25)
Eğer ev uygun fiyatlıysa, kredi çekip alacaksanız ve evi alıp hemen oturma düşünceniz yoksa değerlendirilebilirsiniz.

Satıştan sonra 1 ay içinde ihtarname çekiyorsunuz 6 ay içinde evi boşaltması gerekli.
Çıkmazsa mahkemeye yoluna gidiyorsunuz. eğer gerçekten ihtiyaç için evde oturacağınızı mahkemeye sunarsanız (başka eviniz yoksa, kirada oturuyorsunuz vs.) en fazla 2 duruşma olur. bu da ortalama 10-14 ay sürer. Kiracı süreyi uzatmak için karara itiraz eder 4-6 ay kadar da o sürer. Sonrasında 1 ay içerisinde evi boşaltmak zorunda daha fazla uzatamaz.

Bu zaman zarfında enflasyondan dolayı evin aylık kredi tutarları azalmış olacak ve evin değeri de artacak. Kiracı çıktığında elinizde tam değerinde bir ev ve aylık ödemeleri size dokunmayacak kadar taksitleriniz olur. Bu değerinde evi satıp daha iyi bir eve geçebilirsiniz ya da yeni bir kiracıya güncel kira bedelleriyle kiralayabilirsiniz. Buradan gelen kira bedeliyle de yeni bir ev düşünülebilir.

Önceki ev sahibi kira tespit davası açmışsa demek ki kiracının 5. senesi dolmuş. bu dava neticesinde daha erkenden kira güncellemesi de olabilir ama ev satılınca o dava konusu size geçer mi, yoksa siz yeni bir dava mı açmanız gerekir avukata sorun.

Pazarlık konusunda da mümkün olduğunda düşürmeye çalışın sonuçta satıcı oradan kurutulmak istiyor.
ytd.
0
duyuruuser
(24.10.25)
Tapu devrinden sonra derhal ihtar çekseniz bile kiracıya 6 ay oturma hakkı verilir. 6 ayın ardından halen çıkmyorsa tahliye davası açarsınız ama İstanbul gibi büyük bir şehirdeyseniz ve kiracı da inatçıysa davanın sonuçlanması 2 seneyi bulabilir.

Aman diyim, uzak durun.
+1
karaage
(24.10.25)
hocam çok okumadım mesajları ama sana bu işin türk halkı arasındaki zihniyetini açıklıyayım.

kiracının sorunlu olmasından bağımsız, eğer bu evin boş olan emsali 3 milyonsa, kiracılı olan 2.5 milyona satılır bilemedin 2.6 milyona satılır. aradaki fiyat farkının sebebi kiracıyı çıkarmanın zor olması ve uzun sürmesi.

ben kiracının olduğu evi satarken niye avukat tuttum. icra takipleri davalar mavalar. işte bu yüzden. satılmayacaktı çünkü, satılsa da ölü fiyatına gidecekti.


baktım avukat bana yanlış bilgi vermiş süreç çok uzadı. evden çıkarsanız icra takibini geri çekerim. mevcut kira borcunuzu silerim dedim. öyle çıktılar.
0
Fodera
(24.10.25)
Yazılanlara ek olarak kiracı çıkarken eve milyonluk zarar verebilir, bunu da hesaba katmanızı öneririm.
+1
kimlanbu
(24.10.25)
burada yapılabilecek şey (teyzem yaptı), evin fiyatını mümkün olduğunca bu sebepten düşürtüp, o parayı kiracıya teklif etmek. Mesela 1-2 yıllık kirasını teklif edeceksin, karşılığında kabul ederse atıyorum 1 ay sonraya geçerli ve gerçekten geçerli tahliye taahhütnamesi alacaksın. Bu şekilde çevremde 2 kişi halletti. Ama 10 bine oturan kişi çıksa 30 bin verecek, atıyorum 360 bin veya daha yüksek para isteyebilir :D çılgınlık. Ama çıkartamadığın senaryoda almanın anlamı yok, girmeyin o işe. (veya 2-3 yıl sonra girer otururum en kötü diyorsan gir)
0
nhk ni youkosu
(24.10.25)
Arkadaşlar peki 2 sene rahat oturur mahkeme dava diyorsunuz ya, finalde kira farkıyla beraber mi ödüyor kiracı?

Çünkü kaybedecek. İş yerinden biri kaybetti davayı. Sarıyerde boğaz manzaralı yerde fiyatlar 50 bin olmuşken arkadaş diretti yasal düzenleme %25 diye. 10 bine oturuyordu. :)
0
🌸Cesario
(24.10.25)
İhtiyaç nedeniyle tahliye davası için ilk derece mahkemesinde 10-14 ay, istinafta 4-6 ay olmak üzere toplam 2 yıldan az süre biçen arkadaş neyi nereden biçmiş bilemiyorum ve anlayamıyorum.

Avukatım. 2024 Mart'ta açtığım ihtiyaç nedeniyle tahliye davasının 2025 Kasımda duruşması var, yani şimdiden 20 ay geçti bile. İstinaftan ise dosyayı 2 - 3 seneden önce asla beklemeyin. Yani toplamda 4- 5 sene gibi bir süreyi gözden çıkarın, ha bu arada olağanüstü bir şey olur bu süreler kısalır ama onun haricinde İstanbul'da şartlar böyle. (Sarıyer'de iş arkadaşım dediğinizden sizin de İstanbul'da yaşadığınızı varsayıyorum.)

Oturmak için ev alacaksanız kiracılı eve bulaşmayın. Kiracı zaten tespit davası yoluna giderek süreci uzatma ve anlaşmama iradesini göstermiş. Çıkmak için para isteyecektir. Bu noktada @nhk ni youkosu'nun önerisi mantıklı. Ev çok uygunsa bu yolu denemenizi öneririm. Çok uygun değilse kiracısız başka bir ev bakmanızda yarar var.
0
10551037
(24.10.25)
bela satin alinabilir, ama bunun icin fiyatin cok duses olmasi lazim.

evin fiyatini oldugunca asaga cekebiliyorsan ve 2-3 sene ugrasmaya, isin sonunda da evin icini bitik bir sekilde almayi goze aliyorsan, sen bilirsin.
riske girmeden zaten kara gecmek zor.

adami kac senede cikartirsin bilinmez, kiraciyi bir turlu cikartamadigi, 2-3 sene mahkemelerde bogusmasina ragmen 1 lira kira alamadan dukkanini satmis tanidigim var.
0
cooperr
(24.10.25)
birebir aynı şeyi yaşadık. 10ay önce kiracı olduğumuz sitede emsallerden 1milyon daha ucuza ev aldık kiracılı. tabi ki 2 sene mahkeme vs uğraşmayı göze alarak. ağustostaydı galiba dava açtık ilk duruşma aralıkta. haklı sebeble tahliye davası kiracı da kaybedeceğini biliyor süreye oynuyor.
0
melodi
(25.10.25)
2 sene çok iyimser bir tahmin, süre 5-6 seneye kadar uzayabilir. Kira tespit davaları da hikaye, makul bir artış beklemeyin. Ucuz kira ödemeye devam edecek.

Kiracıyı şu an çıkarmanın 2 yolu var:
1. kendinin isteyerek çıkması.
2. sizin zorla, kaba kuvvetle çıkartmanız.

Almayın, uzak durun...
0
kartallar yuksek ucar
(25.10.25)
@kartallar

Mahkeme sonuçlanıp tahliye kararı çıkarsa ne oluyor, nasıl çıkıyor?

Çıkmak istemedikten sonra hiçbir türlü çıkamıyor mu?

Ev sahipleri o yüzden silahla kapıya dayanıyor galiba. Ben kiracı olsam belaya bulaşmamak için çıkardım.

Bu arada toki çekilişi var yılbaşından sonra. Son bir umut onu denerim. Olmazsa kiracısız bir ev bulmak en mantıklı yol.
0
🌸Cesario
(25.10.25)
Tahliye çıkarsa, istinafa götürüyorlar. en az 3-4 sene...
0
kartallar yuksek ucar
(27.10.25)
(9)

Hastane randevusuna erken gidince

egerbiryolcu
MHRS randevusuyla hastaneye yarım saat falan erken gidince randevu saati öncesinde sıra gelebiliyor mu. Diyelim randevu 11 de ama 10 buçukta gittik hastaneye.Güncelleme yapayım, annem gider gitmez sıra geldi dedi. İstanbul'da göz polikliniğinde. Şansı yaver gitti sanırım. Saat dolmadan da sıra geleb
MHRS randevusuyla hastaneye yarım saat falan erken gidince randevu saati öncesinde sıra gelebiliyor mu. Diyelim randevu 11 de ama 10 buçukta gittik hastaneye.

Güncelleme yapayım, annem gider gitmez sıra geldi dedi. İstanbul'da göz polikliniğinde. Şansı yaver gitti sanırım. Saat dolmadan da sıra gelebiliyormus dediğiniz gibi yoğunlukla ilgili olmalı.
0
egerbiryolcu
(20.10.25)
hasta yoğunluğuna bağlı. sonrasında da sıra gelebilir.
0
elorelia
(20.10.25)
gelmez. saatinde gelir sıra.
0
jelly bear
(20.10.25)
Genelde saatinde sıra gelmiyor hep sarkıyor.
0
peki madem
(20.10.25)
Gelebilir, birkaç kez öyle muayene olmuştum.
0
sekizdokuzon
(20.10.25)
hastaneden hastaneye, bölümden bölüme değişir.
ama normali yarım saat önceden hastanede bulunmak yeterlidir.
bazı bölümlerde yığılma olmuyor erken gelsende girebiliyorsun ama göz, cildiye gibi yoğun bölümlerde saatini bile geçebiliyor.
göztepe süleyman yalçında erken gittiğinde kayıt açtırabiliyorsun ama kartal kütfi kırdarda yarım saat kala kayıt açabiliyorlar. erken gidersen randevuya yarım saat kala tekrar gelin diyorlar.
0
my fault
(20.10.25)
sizden önceki hastalar gelmezse sekretere rica edersiniz, alırlar sizi. tatlı söz, kibar yaklaşım çözer.
0
galahad reloaded
(20.10.25)
gelmez
0
ala09
(20.10.25)
sistem sizi en erken 20 dk (ya da 30 dk olabilir emin değilim) erken alabiliyor. daha öncesine sistem izin vermiyor

ben bir ara çok erken gitmiştim. bekleyen hasta da yoktu. doktora geleyim mi dedim. 20 dk sonra kabul edebilirim öncesinde olmuyor demişti.
0
exlibris
(20.10.25)
Hocam doktorun ya da sekreterinin önünde hasta listesi var. Girişi yaptırmış hastaları alt alta görüyorlar. Kim kaçta gelmiş kim kaç dk. beklemiş. Kısacası boşsa ve doktor çağırırsa girersin. Sistem izin vermiyor gibi bir durum yok.
0
nickini vermek istemeyen uye
(20.10.25)
(2)

Toplu taşıma ile İnal Aydınoğlu Kültür Merkezi'ne nasıl gidilebilir?

santimantal
Tüm alternatifleri yazabilir misiniz?Kadıköy'den, Ümraniye'den, E5'ten?Merkez hangi otobüs duraklarına yakın?
Tüm alternatifleri yazabilir misiniz?

Kadıköy'den, Ümraniye'den, E5'ten?

Merkez hangi otobüs duraklarına yakın?
0
santimantal
(19.10.25)
google maps en rotayı verecektir
+1
my fault
(19.10.25)
doğru yeri anlıyorsam, bostancı - parseller metrosu (m8) işinizi görecektir. bostancı ya da Kozyatağı ya da dudullu'dan bu metroya geçebilirsiniz.
0
co2s2
(20.10.25)
(8)

telefonda yurt disi kayitli ne demek?

gule gule
youtube'da bilgiler birbirini tutmuyor. begendigim bir telefon hb'de 30bin lira, 0 sattigina emin oldugum telefoncuda 15bin lira. yurt disi kayitli, formatta sorun cikmaz diyor.telefoncunun sattiginin bana olasi cikaracagi sorunlar neler?
youtube'da bilgiler birbirini tutmuyor. begendigim bir telefon hb'de 30bin lira, 0 sattigina emin oldugum telefoncuda 15bin lira. yurt disi kayitli, formatta sorun cikmaz diyor.

telefoncunun sattiginin bana olasi cikaracagi sorunlar neler?
0
gule gule
(18.10.25)
Yurtdışı kayıtlı demek Türkiye'de kayıtsız demek :)

Türkiye'de tek hatlı ise 4 ay, çift hatlı ise 8 ay kullanabilirsin o telefonu. Sonra kapanır sim kart değiştirsen dahi Türkiye'den sinyal alamazsın.

Ucuz olmasının sebebi de bu.
-3
chicha_v2
(18.10.25)
Yurtdışı kayıtlı demekten benim anladığım, cihaz yurtdışından getirilip içine imei atılmış demek. Formatta sorun çıkmaz demesinin sebebi bu, bazı modellerde imei atıldıktan sonra fabrika ayarlarına dönüldüğünde imei de silinebiliyor. O modelde sorun olmaz demek istemiş.

İmei atılmış telefonlardaki tek risk, atılan imei'nin başka telefona da atılması sonucu iptal olması olabilir. Bu durumda tekrar imei atmak gerekir.


Bir de hb'de resmi satılanın garantisi olur 2 sene, telefoncudan aldığının olmaz. Bu fa kimileri için önemli olabiliyor tabi ^^
-1
hakmut
(18.10.25)
@hakmut ben de senin gibi dusundum cunku kapanma riski vs. yok deniyor, bunun yaninda bir de server kaydi diye bir olay duydum yine karisik bilgiler sizin bilginiz var mi?

bir de imeisi atilan telefon 3g mesela ama benim niyetim 5g destekli bir telefon kullanmak, hangi telefonun imeisinin atildiginin bir onemi var mi?
0
🌸gule gule
(18.10.25)
yurt dışı kayıtlı demek ürün yasa dışı yollarla kaçak bir şekilde ülkeye sokulmuş demektir. çoğunlukla orjinal kutusu olmaz farklı bir kutuda yollarlar. bu ürünlerin geliri terör örgütlerine gider.
bu cihazların bazılarına yazılımsal olarak(buna server kayıt derler) imei atılabilir. böylece telefon yasal görünmüş olur. bazılarınında içi açılıp ana kartında işlen yapılarak yasal gösterilir. böylece telefon kapanmaz.
bunların hiçbir garantisi güvencesi olmaz. bozulduğunda elinde kalır yaptıracak telefoncu ararsın.
birde ithalatçı garantili vardır. bunlarda yasal bir şekilde ithal edilmiş ürünlerin satışıdır. kısmen ucuzdur ama bunlarında servis sıkıntısı vardır.

en mantıklısı resmi satıcıdan Türkiye garantili ürün almaktır.
+1
my fault
(18.10.25)
Yurtdışı kayıtlı demek telefon yurtdışından alınıp Türkiye’de legal yolla imei kaydı yapılmış demek. 3 takvim yılı kayıt yapan kişinin tc kimlik numarasına bağlı hatlarla çalışır sadece. 3 yıl dolunca Türkiye’den satın alınmış bir telefondan farkı kalmaz, tüm hatlarla (farklı kişiye ait hatlarla da) çalışır.
0
orient blue
(18.10.25)
telefon marka/model nedir? yurtdışı kayıtlı normalde orienblue'nun dediği fakat sen sıfır diyorsun, başka bir hikaye var burda.
0
adivar
(18.10.25)
@adivar redmi note 13,14 pro+
0
🌸gule gule
(18.10.25)
Al geç, ben hep telefonumu yurtdışı olarak alıyorum
0
hoot
(19.10.25)
(17)

Bu dövmeyi nasıl buldunuz?

seni tanıdığım güne lanet olsun
Çocuksu mu? https://ibb.co/B5zWzc8x
Çocuksu mu? ibb.co
+2
seni tanıdığım güne lanet olsun
(18.10.25)
Yoo, aksine gayet etkileyici.
+1
muhayyer divan
(18.10.25)
Rahatsız etti beni o dağınık yıldızlar.
+1
Bruce
(18.10.25)
Şahsen yıldızların dağınık olması yerine eğer hoşuna giderse omuz bölgende toplansa daha hoş gözükür. Özellikle kayan bi yıldız da eklenirse bayağı hoş durur gibi geldi
0
mermaidd
(18.10.25)
Yaptırmayı düşünüyorsanız başkalarının düşüncelerini en azından belli bir yaşın üstündeyseniz çok takılmayın bence.
Sadece genel bir soruysa çocukluk diyemem ama biraz böyle nasıl derler hani 35 kilo üniversite birinci sınıf kafası gibi.
0
mutekebbir
(18.10.25)
niye diri vicıtlarınza dövme denen sakalet şeyi yaptıryürsünüz ha?
erkekte çirkün kadında daha da çirkün
yapmayınız böyle şeyler
-4
deranzo1
(18.10.25)
çok varoş buldum.

kadın olsam bu kadar güzel üst vücudumu serbest bırakırdım.
+2
yurtsuz john
(18.10.25)
Dövme olayını komple varoş buluyorum(kişisel görüşüm). Bu ama kendi içerisinde ekstra varoş geldi gözüme
-1
Sermet Hörmet
(18.10.25)
Olmasa da gayet iyiymiş bence de.
Ama şahsen ben yaptıracak olsam ufak ,3 lü bir grup tercih ederdim omuz başı gibi.ya da gene ufak bir takımımız grubu,büyük ya da küçük ayı gibi.
Çocuksu bir görüntü yok, ancak dağınık görüntü hakkaten bazı insanlara rahatsız edici gelebilir.
Yine de siz böyle beğenip yaptırdıysanız artık ,kimseye laf düşmez.
0
denizciman
(18.10.25)
Belli bir mesafeden hep et beni gibi gözükecek. Cok cirkin bence.
+3
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.10.25)
İğrenç ve itici geldi
0
basond
(18.10.25)
Yara çıkmış gibi oralarda.

Ama sen güzelsin dövmeler olmamış sadece.
0
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(18.10.25)
image.fanatik.com.tr

su çiçeği gibi.
0
WithWorth
(18.10.25)
uzaktan bakınca ben gibi görünüyor. dağınık durması hoş olmamış.
ayrıca çocuksu da durmuyor.
dövmede varoşluk durumu yaptırılan yere ve dövmeye göre değişir. köprücük kemiği altına yazı, göğüs üstüne-çatala, bele, üst bacak ön-arka gibi yerler net varoş ve eskort dövmesi yerleridir.
0
my fault
(18.10.25)
Herkes sen yaptırmışsın gibi cevap vermiş ama sen değilsin di mi? Kötü
0
benaslindayohum
(18.10.25)
kekolarla tiktok videoları çeken kız dövmesi.
-1
Başka
(18.10.25)
bence gayet güzel
0
co2s2
(18.10.25)
Fikir güzel ama uygulama değil. Belirli mesafeden her zaman ben ya da leke gibi gözükecek. Yaklaşınca da dağınık ve pek anlamı yok gibi gelecek.
0
nawar
(18.10.25)
(17)

poğaça almak ve samimiyetsizlik üzerine

m e b
günaydın, iyi haftalar.ben 5 ay kadar önce yeni bir yerde çalışmaya başladım. kahvaltıyı ofiste çay-poğaça ikilisiyle yapıyorum buradaki çoğu kişi gibi. erkenden gelenler arasındayım ve diğer çalışanlar benden sonra geliyor. şimdi, hal böyle olunca ben de "zaten çoğu uzun yoldan geliyor, bir daha fı
günaydın, iyi haftalar.

ben 5 ay kadar önce yeni bir yerde çalışmaya başladım. kahvaltıyı ofiste çay-poğaça ikilisiyle yapıyorum buradaki çoğu kişi gibi. erkenden gelenler arasındayım ve diğer çalışanlar benden sonra geliyor. şimdi, hal böyle olunca ben de "zaten çoğu uzun yoldan geliyor, bir daha fırına çıkıp poğaça almakla uğraşmasınlar" diyerek, kendime poğaça alırken bilerek 2-3 tane daha fazladan poğaça alıyorum ve onlar ofise gelince "fazladan 2-3 poğaçam var, alabilirsiniz" diyorum ve ikram ediyorum ya da şirket grubuna "fırına gidiyorum, bir şey isteyen var mı?" diye soruyorum, istediklerini de alıyorum. bu noktada beni zorlayan hiçbir durum yok, tamamen içimden geldiği için buna devam ediyorum. ama...

dikkatimi çeken bir durum var; bu arkadaşlar erken geldikleri zaman da ellerinde poğaça görüyorum ya da diğer arkadaşlara dağıttıklarını görüyorum. nezaketen "m e b, fırına gidiyorum, bir şey ister misin?" diyen yok. ben poğaça ikram ederken "sağ ol ya, x abi fırına gidiyormuş, ona söyledim, bana da alacak" diyorlar.

şimdi "ne alaka?" diyebilirsiniz ama burada poğaça yüzünden değil de kendi hissiyatım üzerine düşünüyorum geldiğim zamandan bu yana. "eğer içimden geldiği için yaptığımı söylüyorsam neden onlardan da aynı şeyi bekliyorum? bu ticaret değil, karşılık bekleyerek yaptığın şey samimi değil." diyorum kendime. bir yandan da "insanın nezaketen de olsa fikri alınmaz mı, bir şey isteyip istediği sorulmaz mı ya?" diyerek dışlanıyormuş gibi hissetmem de ötürü olsa gerek, beklentimi normalleştiriyorum.

dediğim gibi poğaça bir örnek, poğaçayla zengin de fakir de olmuyorum. ofistekilerin poğaça alma işini türkiye'nin gündemiymiş gibi büyütmelerini de yadırgıyorum açıkçası.

ama sorumu tekrar etmek gerekirse; ben bu durumda samimiyetsiz oluyor muyum hakikaten? "karşılık beklemeden insanlara yardım etme" erdemine sahip değil miyim acaba?
0
m e b
(13.10.25)
Bunun doğrudan karşılık beklemekle ilgisi yok. İnsanlara iyilik yapmak istediğinde, bunu senin görevin olarak görmediğinden emin ol. İyilik yapıyorsan önce sadece kendin için yapmalısın çünkü iyilik iyidir. Eğer iyiliği yapmadan önce aklına bir karşılık beklemek geliyorsa o zaman sorunu kendinde arayabilirsin.
0
anathemamen666
(13.10.25)
zaten senin her gün bol bol poğaçayla geldiğini biliyorlarsa abi sen de poğaça ister misin diye niye sorsunlar
+1
nahtoderfahrung
(13.10.25)
@nahtoderfahrung: yukarıda "bu arkadaşlar erken geldiklerinde" diye belirtmiştim, mesaj diye bir iletişim şekli de var :)
0
🌸m e b
(13.10.25)
tam olarak bu düşünce karşılık beklentisi düşüncesi. ben onlara alıyorum onlarda bana almalı beklentisi içindesin.
düğünde takı takmaylada aynı ben onların düğününe gittim tam taktık oda bana tam takmalı veya ben arkadaşımın doğum gününde hediye aldım oda bana almalı veya arkadaşımın babasının cenazesine gittim oda benimkine gitmeli hep bir yaptığı işin karşılığını bekleme beklentisi.
+2
my fault
(13.10.25)
Abi sen davarlarla çalışıyormuşsun. Senin hislerin normal.
+1
arbre
(13.10.25)
Sahipsin, sadece samimiyetin sınanıyor. Hani altını içindeki bakırdan ayırmak için yakarlarmış ya, iç dünyandaki bu sorgulama senin samimiyet hissini yakıyor, geriye ne kaldığını görmeni bekliyor kalbin. Bu anlamda kendine dikkat ediyorsun demek ki, güzel bir şey. Evet böyle düşünmek olayı samimiyetten uzaklaştırıyor ama sana bir rehber oluşturuyor bu durum, görmen ve birini seçmen kolaylaşıyor, öyle anladım. İç yolculuğun çok güzel 🌷
-1
muhayyer divan
(13.10.25)
herkese olur bence. evet ikram yapıyoruz, arabımıza alıyoruz ve ben bunu Allah için yaptım, zordaki birine yardım ettim diyorum hafiflik hissediyorum. ama o beni yağmurda gördüğü halde arabasına almazsa içimden sövüyorum, yaptığım iyiliği içimden defalarca yüzünü vuruyorum ve başka yaptığı tüm çirkinlikleriniyüzeye çıkarasım geliyor. hele bunu birde bunu toplumun içinde yapsaa. ohooo

benim böyle bir not defterim var iç sesim diye. gerçekten orda işler çok karışık olabiliyor siz de tutun bir tane.

çünkü bozuluyoruz.
0
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(13.10.25)
Düşüncen normal.

sana "m e b, fırına gidiyorum, bir şey ister misin?" diyen yoksa işte burada "mütekabiliyet esasları " devreye girmeli.

Temelde insani esaslarla değil, para kazanma için insanların bir araya geldiği yerlerden biridir iş yerleri. Bazı istisnalar dışında, samimi veya kalpten desteğe dayalı yakınlıklar pek olmuyor.
O nedenle "iş arkadaşı " kavramının yerine "iş yerinden biri " ifadesini kullanmak daha doğrusu benim için .

Bazen iş dışında içimden gelir kimi arkadaşları dışarıda çay vs. içmeye çağırırım. Maksat sohbet vs. İşleri vardır gelemeyeceklerini söylerler. Bunu anlarım ama davet etme sırası onlara geçmiştir. Bakıyorum bunu pek düşünen yok gibi .

Yine denk geldiğim hususlardan biri de klasik olarak biri diğerine "hanımı da al bize de bir gün gelin " ifadesi kadar saçma bir şey yok . Görünüşte misafirperverlik gibi görünse de
gerçekte öyle değil.
Abicim o hanımını yanına almasın sen de hanımı komşuya veya anne babasına gönder bir zahmet. Bizzat kendin o arkadaşına bir çay demle. Elin kolun bi zahmet arkadaşın için çalışsın. Pasta poğaça yapamazsın ama kaseye de biraz çerez koymayı unutma..
değil mi ama ?
Bir buluşma , ziyaret yapılacaksa, yakınlık gösterilecese kadınları bahane etmeyelim.

Önceleri ve hala var olan köylü şehirli (veya burjuva) ayrımının yanısıra, işyerlerinde de kadrolu /sözleşmeli / geçici işçi gibi hindistan'ın dışında ama toplum içinde gelişen, kendimize özgü kast sisteminde bu gruba mensup olanlar arasındaki iletişim dili , yakınlıklar da genelde bu çerçevede gelişiyor.

Çevrendekileri uzaktan izlemeye devam et, gerçekte ne sebepten yakın olduklarını anlamaya çalış. Belki biri diğerinin aracına biniyordur işe gelip giderken ona poğaca belki yemek ikramı düşünmüştür. Bu haklı anlaşılabilir bir durum yerine göre .
Belki bir başkası karşı cinse yakınlık tavırları sergiliyordur ikramlarıyla.
Bir başkası ise diğerinin sayesinde iş yerinde bazı avantajlar elde etmiştir. Bu nedenle yediği içtiği ondan ayrı gitmez.
-1
diyecevaplandı
(13.10.25)
Birlikte çalıştığınız insanlar hödük.
Hislerinizin karşılık beklemekle bir ilgisi yok. İnsan nezaketen ve sadece lafta kalacak bile olsa "Bir gün de poğaçalar benden olsun." veya "Kahve ısmarlayayım bi ara." gibi bir jest yapmalı.
+1
auroraaurora
(13.10.25)
acikcasi tam olarak anlattiginiz gibiyse ben de karsilik bekleyerek bir sey yapmadiginizi dusunuyorum, en azindan ilk etapta boyle baslamamissiniz, insanliginizdan almissiniz ve bence arada bir karsi tarafin da sizi dusunmesini beklemek ve bunu gormediginde kirilmak gayet insanca geldi bana. sadece ilk almaya basladiginizda karsilik beklemeden aldiginizdan emin olun (kendiniz icin) onun disinda karsi taraf(lar) tarafindan hic gozetilmediginizi gordugunuzde kirilmak cok insanca bence.
+3
kassiopeia
(13.10.25)
sen iyiliği görev edinip kendin beklenti oluşturmuşsun. alma başkan boş ver kimse senin istediğin gibi olmayacak.
+2
mikahakkinen
(13.10.25)
Uzun uzun yazamayacağım haklı olduğunu düşünüyorum
-2
basond
(13.10.25)
ben fazla direkt bir insanım galiba, böyle düşünmek yerine muhatabı kişiye sorarım “gidiyorsan bana da sorabilirsin” diye. haklısın ama fazla düşünüyorsun, kendi hayatını zorlaştırırsın en fazla.
0
deartheodosia
(13.10.25)
beklentiye girmen doğru mu değil mi bilmiyorum ama ben olsam ben de girerdim sanırım. üzülürdüm içten içe bana neden teklif etmiyolar diye.
0
Sadece soruyorum
(13.10.25)
seni sevmiyorlar. millete fazladan poğaca alma işini bırak. bir yere giderken sormayı da. kafanda da bu tür düşünceler bir daha olmaz. iyilik yaptığınla kal hayatına kaldığın yerden devam.
0
koela
(13.10.25)
Samimiyetim olmayan bir iş arkadaşım bana ikide bir poğaça ya da başka bir şey ikram etse almaktan kaçınırım. Çünkü bilirim ki o ikram hesabıma borç olarak kaydedilecek. Ki siz de inanmak istemeseniz de aynen böyle yapmışsınız. Durduk yere üzerimde manevi bir borç yükü birikeceğine poğaçamı gider kendim alırım. Bu tip gizli borçlar birikip ileride mutlaka alakasız gibi görünen başka sorunlara yol açar.

Başka açıdan bakalım: Siz herkese ikram dağıtmaktan hoşlanıyor olabilirsiniz. Bense paylaşımları daha küçük ve samimi gördüğüm kişilerle yapmayı tercih ediyor olabilirim. O sizin tarzınız, sizin yaşam şekliniz, bu da benimki. Şimdi soru şu: Neden ben sizin yaşam tarzınıza uymak zorundayım?

"karşılık beklemeden insanlara yardım etme erdemine sahip değil miyim acaba?" sorunuza cevap:
Değilsiniz ama zaten bu erdeme gerçekten sahip olmak herkesin harcı değil. Muhtemelen şu soru altında görüş paylaşan hiçbirimiz bu erdeme sahip değiliz.
+1
mikro patlama
(13.10.25)
hayat bu kadar uzun değil.

sizi rahatsız ediyor belli. yapmayın kurtulun.

zaten poğaça yemek nedir? çok sağlıksız. yakında mide gidecek. gitmese bile göbek gelecek.
0
gurur
(13.10.25)
(11)

Kayınbabanın davranışları hakkında.

dedeminhirkasi
Er kişi niyetine…Eşimle beraber biraz borçlarımız var. Fakat bu borçlar, yeme içme, gezme tozma nedeniyle olan borç değil. Yatirim amacıyla denilebilir. Eşimin annesi 1 sene önce vefat edince eşim ve kardeşleri de annelerinden kalan fakat babalarının üzerine olan tarlayı satmak istiyorlar. Satip bol
Er kişi niyetine…
Eşimle beraber biraz borçlarımız var. Fakat bu borçlar, yeme içme, gezme tozma nedeniyle olan borç değil. Yatirim amacıyla denilebilir.
Eşimin annesi 1 sene önce vefat edince eşim ve kardeşleri de annelerinden kalan fakat babalarının üzerine olan tarlayı satmak istiyorlar. Satip boluselim, herkes kendi ihtiyacını gidersin istiyorlar. Bu toprak haricinde daha çok tarla da var ama ona bisey diyen yok. Bir kardeş hariç diğer üç kardeş satalım diyor.
Baba ve diğer kaz kafalı kardeş toprak satılır mı yaaooov diyor. Hatta tarlaların bir tanesini de eşime evlenmeden önce kredi çektirtip aldırmış.

Olabilir…. Mal benim malim değil. Borcu da adamlara sorarak yapmadım en nihayetinde, bundan eşimle ben sorumluyuz.

Benim sormak istediğim, nedense iyiden iyiye biraz bu kayınpedere tutulmaya başladım. Laz ziya gibi ulaaaan diyorum içimden, baba dedigin bencil olmaz, evlatlarına yardımcı olmaya calisir, yani iyi niyetli adim atar. Benim gördüğüm babalar bir şekilde çocuklarına maddi manevi destek oluyorlar. Olmayan, hatta çocuklarının parasını yiyen de var elbette ama belki daha az…. Sen zor gününde çocuğuna yardımcı olmayacaksın, destek olmayacaksın ne zaman duracaksın yaninda? Toprak bu kadar mı önemli bilmiyorum.
Yoksa haksızsın lan, adama tutulma, git ayağını yorganına göre uzat da derseniz tabiki başım gözüm üstüne.
0
dedeminhirkasi
(12.10.25)
"tarlayı satsak da arabayı yenilesek" seviyesindeyseniz, bencillik kesinlikle değil.

"borçların geri ödemesi yüzünden her ay içeri giriyoruz, cepten yiyoruz" seviyesindeyseniz, bencillik diyemem.

"alacaklılar kapıda, icraya verecekler" seviyesindeyseniz, bencillik diyemem ama biraz daha anlayışlı olmaları gerekir derim.
+1
co2s2
(12.10.25)
Yatırımda bir anlamda kişisel harcama. Hastalık olur, iflas olur bunun gibi nedenlerden borca batarsınız tamamda sen yatırım yapacaksın diye adam kendi yatırımlık arazisini niye satsın.
+2
my fault
(12.10.25)
Adam bu kafada olsaydi o tarla 50 kere satilmisti bugune kadar. Bu gibi tekliflere hayir diyebildigi icin su an tarla/tarlalari var.
+4
brkylmz
(12.10.25)
ya bıktım mala göz diken evlat, gelin, damatlardan. abi vermek zorunda mı? senin şu anki yatırımın neyse onun tarlası da o. sen satsana yatırım dediğin şeyi? bizimkiler yaptı bunu her eline geçeni sattılar normalde geyikten öteye geçmez fakat bizim köy öyle bir değerlendi ki, gidince otelde kalıyorlar artık. ek olarak siz miras olarak bakıyorsunuz ama adam kendi malı sanıyor muhtemelen hala. belki sıkıntı o
+4
ala09
(12.10.25)
Büyütmüş beslemiş, iş güç sahibi yapmış, evermiş, sonra da nankör damadı tarafından malına, mülküne göz dikilen biri olsam, o mülkü satıp beş yıldızlı otellerde çatır çatır yerim.

Bir daha mı geleceğim dünyaya ki nankör damada mülk bırakayım.

Yirmili yaşlarda bir karar vermiştim. Babamdan bana kalan tüm mülk çocuğumun olacak ben el sürmeyeceğim diye. Bu yaşa geldim aynı düşüncedeyim.
+2
Mirket
(12.10.25)
Toprak satılmaz, hele ki bu dönemde asla satılmamalı inancında olan kaz kafalılardanım, kazları da pek severim 🩷

Ayrıca kayın pederine kurulmaya gerek yok, sen istediğin kadar doğrusu şudur budur de, onun bugüne kadar görerek öğrendiği ve sonra yaşayarak kemikleştirdiği bir gerçeği var, bunu değiştirmek mümkün değil. Hem mecbur da değil. Herkes kendinden sorumlu, adam kaç yıl yaşayacağını bilmediği için o mülkü belki kendi güvencesi olarak görüyordur, belki gerçekten toprak satılmaz hele ki bu dönemde asla satılmamalı düşüncesindedir. Evlatlar gerçekten çok sıkışsalar gerçekten çok zor durumlar oluşsa elbet o da destek olur, yine olmak zorunda değil, yaşadığı yetiştiği şekillendiği kültür ne bilmiyoruz. Bence bunu aklından çıkarmak daha doğru. Eşin henüz ona ait olduğu ilan edilmemiş malını aklına takmamak lazım.
0
muhayyer divan
(12.10.25)
rahmetli keske serh koydurtsaydi mali mülküne, bunlar sadece cocuklarinma es hak olarak gececektir diye. kayinbaba simdi evlenip mali mülkü yeni kadina catir catir yedirir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.10.25)
eğer çok zor durumda değilseniz arazi satmayın derim, araba üretilebilen bişi, ev üretilen bişi, (kat çıkarak) ancak dünyadaki toprak alanı belli, bunların içerisinden de tarım/hayvancılığa uygun olanlar,, fabrika vs olabilecek yerler hepsi belli ve sınırlı, toprağın üretimi mümkün değil.

tabii bunda arazinin durumu önemli, 100mt kare şekilsiz bir yer ise satın gitsin birisi değerlendirir.
0
selam
(12.10.25)
baby boomer ve x kuşağının başında olan ebeveynlerimiz, mal satınca analarına sövülmüş gibi hissediyorlar. çünkü zor mal edinmişler. valla doğrusu ne bilmiyorum ama tarla takka bakılmaycaksa ve değerlenmiyecekse satılır.
0
mikahakkinen
(12.10.25)
Miras biri ölünce edinilen bir hak. Her ne kadar anne vefat ettiyse de yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla tarla resmi olarak kayınpeder üstüne ve o hala yaşıyor. Yani ortada henüz bir miras bile yok. Tarla onun, bize yanlış gelebilir ama hayatta olduğu sürece canı ne istiyorsa öyle davranabilir tarlayla ilgili. Henüz ölmemiş insanların mal mülkünün miras olarak konuşulması anlamsız.
+2
Phoebe
(12.10.25)
mecbur mu adam satmaya?

size mi soracak?

öldükten sonra istediğinizi yaparsınız. adam istese satar çatır çatır kumarda, pavyonda yer.

ne tuhaf adamlarsınız. satmayın 25 sene, sonra çok dua edersiniz.
0
gurur
(12.10.25)
(16)

Kombiyi açtınız mı

condom kurşunu
Biraz erken oldu sanki ama biz açtık :/
Biraz erken oldu sanki ama biz açtık :/
0
condom kurşunu
(11.10.25)
Evde hayır ama şirkette açıldı. Klima da kışa geçti.
0
arbre
(11.10.25)
daha en az 1 ayı var, çok erken
0
my fault
(11.10.25)
Yeni evim yerden ısıtma, çözemedim gitti sistemi. Hangi boru hangi odayı ısıtıyor vs. Ben de pes ettim.
0
gobekliraki
(11.10.25)
Bugün merkezi ısıtmayı çalıştırdılar biraz.

Aşağıdan har har ses geliyor, kendimi güvende ve iyi hissettim.
+1
sekizdokuzon
(11.10.25)
yokluk görmüş bazı yaşlılarda her şeyi "lazım olur" diye saklama huyu var ya bende de bu kombi konusunda var. öleceğimi bilsem açmıyom. ankara'da dışarısı -5'ken, kar yağarken soğuktan uyandığımı ama yine de yakmadığımı bilirim. üşüyor muyum? evet. şu an kombi açılır mı? evet. açtım mı? hayır. TOPUNAN TANKINAN GELİN AÇTIRAMAZSINIZ. aralık'tan önce açmam. muhtemelen o zaman bile açmam.
0
der meister
(11.10.25)
29 ekime kadar direnmeyi planlıyorum. Konum: İstanbul
0
hakmut
(11.10.25)
Konum İstanbul Kartal
Açtım. Açmasam uyurum. Uyursam ölürüm.
+1
tabudeviren
(11.10.25)
Merkezi ısıtma 3-5 gündür yanıyor.
0
inheritance
(11.10.25)
istanbul. açalı 1-2 hafta oluyor.
+1
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(11.10.25)
Bugün. İstanbul.
0
dilemma of subscribtionability
(11.10.25)
İzmir'den bildiriyorum, açık balkon kapısının yanında oturuyorum şu an. Kombi açmayı düşünmeye bile başlamadık.
0
kobuzchu kiz
(11.10.25)
Acmamistim ama simdi acmaya karar verdim. Kat kat giyindigim halde usudum, konum ist.
0
sey mi dostum
(11.10.25)
Akşamlaeı açık
0
basond
(12.10.25)
Eskişehir'de merkezi ısıtmalı apartmanda yaşıyorum. Cuma yaktılar. Evde tişörtle takılmaya devam ediyordum, bi tık daha üşürsem kalın kıyafete geçerim derken kombiyi yaktıkları için yine şort tişört devam evde
0
nundu
(12.10.25)
amacimiz ekim basina kadar dayanmakti ama daha ekim olmadan geceleri eksilere düsünce mecbur eylül ortasi actik. bu hafta en azindan gündüzleri cok iyi gitti havalar, 10-12 derecelere kadar cikti.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.10.25)
Çocuk banyodan titreyerek çıktığı için eşim bir kaç gündür açıyor. Normalde evde tişörtle rahat gezemediğim ana kadar direniyordum.
0
kimlanbu
(12.10.25)
(16)

Bu normal mi?

yenibirgüzelnick
En yakın arkadaşınızla 6 senedir çok yakınsınız. Günde 6-7 saat mesajlaştığınız araştığınıx bir geçmişiniz var. Arkadaşınız evli, sonra siz de evleniyorsunuz eşli görüşüyorsunuz. Ta ki siz çocuk doğurana kadar. Arkadaşınız çocuk sevmiyor. Kız çocuklarını biraz seviyor ama erkek çocuk hiç sevmiyor.
En yakın arkadaşınızla 6 senedir çok yakınsınız. Günde 6-7 saat mesajlaştığınız araştığınıx bir geçmişiniz var. Arkadaşınız evli, sonra siz de evleniyorsunuz eşli görüşüyorsunuz. Ta ki siz çocuk doğurana kadar. Arkadaşınız çocuk sevmiyor. Kız çocuklarını biraz seviyor ama erkek çocuk hiç sevmiyor. Sizin de oğlunuz var.
Oğlunuz bir yaşını geçti ama arkadaşınız onu sadece 3 kez filan uzaktan gördü. Hep çocuksuz buluştunuz. Buluşunca çocuk konusu açılmadı, arkadaşınız hiç sormuyor bile oğlun nasıl ne yapıyor. Yüzünü sadece instagramda görüyor nadiren. Ama siz yine aynı şekilde buluşmaya görüşmeye devam ediyorsunuz.


Bu durumu nasıl yorumlarsınız? Ben başlarda olabilir çocuk sevmiyor normal filan diyordum ama artık oğlum tüm hayatımı kapladığı için arkadaşımla paylaşabildiklerim de azaldı onun anlattıkları da ilgimi çekmemeye başladı. Onu seviyorum ama çok da garipsiyorum yani arada bir sorabilir veya merak edebilir yalandan çok tatlı filan diyebilir. Kendisi direk hiç yokmuş gibi davranıyor. Normal mi?
0
yenibirgüzelnick
(02.10.25)
normal değil, anormal de değil. herkesin bakış açısı farklı oluyor. çocuksuz ve çocuk sevmeyen biri sizinle çocuğunuzla ilgili konuşmak istemiyor belki de. o konuda paylaşabileceği bi şey yok çünkü. ama ben de rahatsız olurdum açıkçası.
0
elorelia
(02.10.25)
gayet normal. 3 yil once hayatinizda ne evlilik vardi ne cocuk. once evlilik yaptiginiz buyulu bir mutluluk. sonra o duygu cocuga yoneldi ve hayatinizin merkezi oldu. arkadasiniz orada hala ayni hayatini yasiyor. cocugum oldu neden ilgilenmiyor beklentisi icinde olmak dogal ama istemek haksizlik.
0
buenosdias
(02.10.25)
Normal değil bence.

ben de çocuk sevmiyorum ama çocuklu arkadaşlarım bazen çocuk resmi attıklarında yaa ne kadar tatlı vs diyorum.

benim aklıma şöyle bir şey geliyo. mesela ben çocuk yapacak maddi manevi imkanlara sahip değilim diyelim ki. işte maddi olarak yetsem bile çocuk bakmak zor vs vs kendi içimde bi arap saçı yaşıyorum. bi yandan toplum baskısı bi yandan yaş geçiyo bi yandan da aklım hala yaşamadıklarımda derken ben zaten bu konudan yaralı ve üzgünüm. ama benim hep görüştüğüm arkadaşım gidiyo hiç bi şey olmamış gibi çocuk yapıyo. bu bana garip gelebilir. nasıl yani sen varoluşsal kriz geçirmiyo musun? garibime gider ve seninle aynı dertleri paylaşmadığımı, kafa yapılarımızın ayrıldığını düşünebilirim.
0
Sadece soruyorum
(02.10.25)
Çok normal bende böyleyim. Bende çocuk sevmem öyle aman ne tatlı falan yapmacıklıklarıda yapmam.
Belli bir süre sonra ilişkinin azalması çok normal. Bütün ilginizi çocuğu verip arkadaşlara ayıracağınız zaman azalıyor.
Benimde çocuğu olan arkadaşlarımla çok uzun süre görüşmediğim oluyor. En fazla çocuk nasıl derim o kadar detayları beni ilgilendirmez.
0
my fault
(02.10.25)
siz çocuğunuzla kurduğunuz duygusal bağı arkadaşınızın da kurmasını bekliyorsunuz. konusu açılmayanın çocuğunuz değil de başka bir aile bireyi olduğunu düşünün. o zaman yadırgar mıydınız?

arkadaşınız empati kurmadığı çocuk üzerinden sohbetin sizinle sohbetinin önüne geçeceğini düşünüyor olabilir. bir bakıma karşılıklı paylaşım tek taraflı paylaşıma döneceği için konuyu hiç açmak istemiyor olabilir. ki olabilecek onlarca başka sebep de bulabilirim. ama sizin de 7/24 beraber olduğunuz kişiden bahsetmek istemeniz de çok doğal.

ben olsam "arkadaş"lığımın kaldıracağı şekilde bir laf çakar sonrasında ise normal sohbetimize geri dönerdim. zaten yaşamlarınız farklılaşacağı için görüşmeleriniz de seyrekleşecektir. çünkü siz 7/24 beraber olduğunuz çocuktan bahsedersiniz o sohbete katılamayacak, siz hayatınızın büyük çocuğunluğunda yer alan çocuktan bahsetmeyince de siz sohbete katılamayacaksınız. tek taraflı dert dinleme/anlatma seansına dönüşecek bir sohbet olacak. çocuk belirli bir yaşa gelip, sizin çocuk dışında da bir hayatınız olduğunda görüşme sıklığınız da değişir. hayatın doğal akışında olur böyle şeyler. dert etmeyin.
0
tnz
(02.10.25)
kıskanıyor boşver. en yakın arkadaşına bile güvenme bu konularda.
0
Hallegadola
(02.10.25)
@tnz, duygusal bağ kurmasını beklemiyorum sadece bilerek kaçınmasını garipsiyorum. Başka aile bireylerimizi sorarız mesela her buluşmada kocan nasıl iyi mi kardeşin napıyor filan.

Bir de ortak arkadaşımızın kızı var onu arada soruyor foto istediği oluyor o yüzden tuhaf geliyor sırf erkek çocuk diye hiç iletişim kurmak istememesi. Çünkü ben de çocukla bir bütün halindeyim artık kocamdan çok çocuğumla birlikteyim garip geliyor yok sayılması.
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.10.25)
normal bir davranış değil. çocuk sevmemek ayrı en yakın arkadaşının çocugunu yok saymak ayrı. bu kabalık, insanlık suçu bile denilebilir. yavaş yavaş arkadaşlığınız bitecektir zaten. her dostluk sonsuza kadar sürecek diye bir kaide yok.
0
koela
(02.10.25)
bu soruyu daha önce sormuşmuydun, çok benzerini hatırlıyorumda..

açıkçası bende arkadaşlarımın çocuklarını az soruyorum hem benimde ilgi alanım çocuk değil hem de birde çok üzülerek söylüyorum ama çocuk konusunda biraz fazla konuşuyor anne babalar ya, benim oğlum çok akıllı veya çok yaramaz şunları şunları yapıyor konusu hiç bitmiyor. sevgilisini sürekli anlatan kızlar gibi bu durumda bir çıkmaz, bir dehliz.
0
eja
(02.10.25)
yani normal degil ancak su yazdiginiz bana enteresan geldi "oğlum tüm hayatımı kapladığı için arkadaşımla paylaşabildiklerim de azaldı onun anlattıkları da ilgimi çekmemeye başladı." Ben yasananlarin sadece arkadasinizdan kaynakli oldugunu dusunmedim acikcasi.
Cocuk sahibi olmayi cok farkli zamanlarda yasadigimiz arkadaslarim var, yani 20 - 25 yillik dostluklardan bahsediyorum. Hicbir gorusmemizde tek konu bir kisinin cocugu olmadigi gibi, cocuktan hic bahsedilmeden de tum bulusmanin bittigi hic olmamistir. Yetiskin iliskileri denge meselesi. Sizin ilginiz azalmis, ki cok normal, ancak once konusulan tek konunun bu olmasini isteyip istemediginizi objektif olarak degerlendirin. Siz arkadasinizin anlattiklariyla bag kurmak, iliskilenebilmek icin ne kadar caba gosteriyorsunuz? Iliski karsilikli bir sey, sevdigim bir arkadasimin cocugunu merak etmemek hele hele de cinsiyet ayrimi bana fazlasiyla garip geliyor ve kesinlikle kirici bir durum, bununla birlikte arkadasimin hayatinin buyuk kismini cocuk kapliyor diye o konudan baska bir sey bahsetmek istememesi ya da benim yasamima dair soru sormamasi, ya da bag kurmaya calismamasi da fazlasiyla kirici olurdu. Mesela siz gorur gormez cocugunuzdan mi bahsediyorsunuz ya da boyle bir egiliminiz mi var? boylesiniz demiyorum, farkli bir bakis acisi getirmek istedim.
Eger kiz/erkek ayrimindan kaynakli oldugunu dusunuyorsaniz zaten garip oldugu asikar bence.
0
kassiopeia
(02.10.25)
@kassiopeia, tam aksine ben hiç oğlumu sormadığı için oğlumdan bahsetmek istemiyorum çünkü ilgisini çekmiyor diye düşünüyorum. Konusu hiç geçmiyor asıl garip olan bu. Hani oğlun nasıl dese ben de iyi büyüyor filan derim bir cümlede biter ama o sanki yokmuş gibi bir kelime geçirmez.
Muhabbet konusu genelde onun iş sıkıntıları oluyor son bir yıldır ben doğum yaptıktan sonra iş değiştirdi her buluşmada hiç ilgimi çekmeyen iş hayatının detaylarını dinliyorum genelde nezaketen.
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.10.25)
o halde elbette normal degil.
sadece cocuk olarak dusunmeyin, ailenizden birinin ciddi rahatsiz oldugunu varsayin, onunla surekli hastanede kalmak zorundasiniz, 7/24 onunla ilgileniyorsunuz, doktorlarla konusuyorsunuz vs. Ve arkadasiniz benim hastam yok, ya da bu cok negatif bir durum, ya da zaten yapabilecegim/yardim edebilecegim bir sey yok diye bu durum yokmus gibi davraniyor, nasil diye bile sormuyor. Bence bir farki yok.
Sevdiginiz bir insanin sevdigi/onem verdigi sey/kisi/konu sizin o kisiye olan sevginizden oturu zaten ilgi alaniniza girer, merak edersiniz, bag kurmak icin caba gosterirsiniz.
Zaten 1 yasindaki bebekle ilgili ne anlatilabilir yani, hele de cocugu olmayan bir insanla kisa bir muhabbet konusu olabilecek bir sey, aman ne tatli, iyi, buyuyor, yiyor, yemiyor, hastaydi degildi, yuruyor, yurumuyordan oteye gidemez. bu zamani da ayirmak istememesi normal degil.
0
kassiopeia
(02.10.25)
Çocukları sevmiyor olabilir. Çocukları uzaktan seviyor olabilir. Bir de bilincinde olmadığı bir çocuk tepkisi olabilir.

Bu benim başıma geldi mesela. Kardeşimin iki çocuğu var büyük erkek küçük kız. Erkek yeğenimle de çok oturunca sıkılıyorum ama kız yeğenimle bir araya gelmek fikrinden bile bunalıyorum, bir araya gelince anlayamadığım bir sevgi taşması oluyor ama aynı anda içimde biri müthiş bir şekilde itiyor onu.

Bu bence bilinçaltıyla ilgili bir şey, bir yara var muhtemelen, ya da hiç tahmin edemeyeceğimiz bir sebeple yerleşmiş bir kod var ve bu çalışıp beni bu hale sokuyor. Arkadaşında da böyle bir şey olabilir.

Bazı babalar oğullarıyla, bazı anneler kızlarıyla aralarında ta en baştan kalem kırılmış gibi hiç anlaşamazlar. Anlaşılmayacak bir şey olmadığı halde, ortada hiçbir sorun olmadığı halde. Bu konunun da bahsettiğim sorundan kaynaklandığını düşünüyorum. Çevremde çok görüyorum çünkü.

Bence kırılma gücenme, sırf evlendiği ve sonra da çocuğa karıştığı için beni hayatından çıkaran arkadaşlarım oldu mesela. Güceneceğime yok sayarım olur biter diyorum. Konuşmak isteyen konuşur yani.
0
muhayyer divan
(02.10.25)
normal değil bence de.

ben de çocuk sevmem, asla çocuk yapmayacağım. çocuklara da uzun süre katlanamam. ağlarlarsa hele asla... ancak arkadaşlarımın bebeklerini ayda bir sorarım. sormasam bile foto atarlar zaten ve iki üç güzel söz söylerim. hastalarsa iyileştiler mi diye sorarım, doğum günlerini kutlarım.

benim de çocuğum gibi sevdiğim 2 tane kedim var. kediyi köpeği o gözle görmeyen, doğurmadığı canlıya bağlanamayan insanlar beni anlayamaz tabii ama ben onları çok seviyorum. bak deprem oldu ilk aklıma gelen onlar oldu. canımı veririm onlar için. hastalıkları oluyor vs. ben de hep anlatırım. 7/24 onlardan bahsetmem tabii. tek konuştuğum da onlar değil. çocuklu arkadaşlarım benim onların çocuklarına gösterdiğim ilgiyi göstermiyorlar tabii kedilerime karşı. bazen alınasım geliyor, genelde sallamıyorum. yine de ilgileri sıfır değil buna da şükür. :D aramızda kedilerden ve çocuklardan başka bin tane muhabbet dönüyor, sohbetimizin yarısı bile değiller. o yüzden çok sorun değil.

sizin arkadaşınız biraz garipmiş, hiç sormamak olur mu ya... insan merak eder, laf olsun diye sorar falan... sorulur yani. sırf çocuk değil, kocanı da sorabilirler, evliliği sorabilirler, anneni babanı sorabilirler, çocuk yaramazlık yapıyor mu der, hediye vs. alır... ben çok hediye aldım mesela bebelerine. karşılık beklemiyorum asla. kedilerime hediye alsalar mama alırlar ve ben o mamayı yedirmem. kesin kalitesiz alırlar çünkü. ben bebelere hediyeyi en kalitelisinden alıyorum. kedi bakmayan anlamaz mamadan.

sizin de çoğunlukla çocuktan bahsetmek istemeniz ve arkadaşınıza ilgisizleşmeniz garip. çocuğunuz oldu diye hayat durmuyor. benim yeni doğurmuş arkadaşım bile her muhabbete katılıyor laf yetiştiriyor. diğer çocuklu arkadaşım da öyle... ilgisizleşmediler bana karşı hiç. yoğunluklarını anlıyorum ve 7/24 ilgi beklemiyorum zaten ama sizin söylediğiniz gibi düşündüklerini duysam kırılırdım.
0
art cat chocolate
(02.10.25)
@ art cat chocolate
Sürekli çocuğumdan bahsetmek isteyip arkadaşıma ilgisizleştiğimi nereden çıkardın?
0
🌸yenibirgüzelnick
(02.10.25)
"oğlum tüm hayatımı kapladığı için arkadaşımla paylaşabildiklerim de azaldı onun anlattıkları da ilgimi çekmemeye başladı." demişsiniz
0
art cat chocolate
(02.10.25)
(5)

Ev giderlerine ilişkin

sorucu
İLk defa bir yere kiraya çıktım. Kombinin kazanı tıkandığı için sıcak su akmıyor, su ısınmıyordu. Oradaki tıkanmayı temizletmek için usta çağırdım. Sigortalar atıyordu sık sık onun için yeni sigorta aldım. Koridorda led lambalar ölmüştü onu değiştirdim. Sizce bunları ev sahibine söylemeli miyim? Söy
İLk defa bir yere kiraya çıktım. Kombinin kazanı tıkandığı için sıcak su akmıyor, su ısınmıyordu. Oradaki tıkanmayı temizletmek için usta çağırdım. Sigortalar atıyordu sık sık onun için yeni sigorta aldım. Koridorda led lambalar ölmüştü onu değiştirdim. Sizce bunları ev sahibine söylemeli miyim? Söylersem ne diye söylemeliyim? Bunları karşılarsanız iyi olur ya da hiç olmazsa haberiniz olsun falan gibisinden ? Hiç bilmiyorum.
0
sorucu
(01.10.25)
bunları ev sahibine söylemeden yapman hata olmuş biraz, tamam kardeşim sağol haber verdiğin için dese kaldın ortada. kozmetik sorunlar dışında elektrik sigortasıdır kombidir falan ev sahibine söyleyerek yapılır
0
nahtoderfahrung
(01.10.25)
Yaptırmadan önce, arızayı bildirip yaptırmasını istemeliydin. Sen değil o yaptıracaktı. Ya da sen yaptır, kiradan kes diyecekti. Bu saatten sonra nasıl tepki verir bilemem ama, bir şansını dene.
0
Mirket
(01.10.25)
ev sahibini yerine koy kendini. senden habersiz evinde işlem yapıyorlar ve ücretini senden istiyor. kombinin belki garantisi/sigortası vardı ama sen gittin merdiven altı bir yerden yaptırdın. hoş olmamış
belkide kapsamlı konut sigortası vardı.
böyle durumlarda ev sahibine bildirmen gerek onun onayıyla hareket edilir. ya sen yaptır kiradan düşerim der veya sana servis yollar kendi cebinden öder.
lambayıda cebinden değiştir o kadarda olsun artık.
0
my fault
(01.10.25)
my fault +1

Ampul, LED vs. değişimi gibi ufak tefek şeyler söylenmez ama kombiyle alakalı bir durumu, problem sizden kaynaklanıyor olsa bile ev sahibine bildirmeden yaptırmamanız lazım. Yaptırdıktan sonra da ev sahibinin "tamam ben ödeyeyim" diyeceğini sanmam. Siz eve yeni çıktıysanız ve kombide sorun varsa zaten bunu ev sahibi çözmek zorundaydı. Ama zaten çözüldüyse masrafını karşılamaya yanaşmayacaktır.
0
himmet dayi
(01.10.25)
söyle haberi olsun ama beklenti içine girme. insaflıysa kombi ve sigorta masrafını öder yada kiradan düşün der.

zaten ödemesini beklemiyorum diyorsan hiç söyleme gerek yok.
0
gercekdunya
(01.10.25)
(13)

Çevrenizdeki akplilerde dönüş var mı?

messina123
Garip bir şekilde musavat dervişoğlu ve yavuz ağıralioğlu benim çevremdeki akplilerin yeni favorisi. Üçten fazla kişiden duyduğum için merak ettim sizin çevrenizdeki akplilerde durum ne? Bu iki kişi hakkında da pek fikrim olmadığını belirteyim.
Garip bir şekilde musavat dervişoğlu ve yavuz ağıralioğlu benim çevremdeki akplilerin yeni favorisi. Üçten fazla kişiden duyduğum için merak ettim sizin çevrenizdeki akplilerde durum ne? Bu iki kişi hakkında da pek fikrim olmadığını belirteyim.
0
messina123
(28.09.25)
Akplilerin siyasete yaklaşımı mantıksal değil duygusal ve ideoloji temelli bu nedenle mantıki argümanlarla ikna ve değişim zor. Bu dediğiniz kişilere yönelim de tamamen duygusal ve ideolojik temelli fakat seçim sathına girildiğinde emin olun Erdoğan bu kişilere giden oyları geri toplayacak.
0
biravekahve
(28.09.25)
lafta dönen çok gibi ama oy pusulasını görünce ampüle basıp geçiyorlar. türkiyedeki sağ seçmen karaktersiz, ancak son senelerde tatlı su solcularından akpye geçişte çok. yani sol seçmende sağ seçmene benzedi. geçen falan yok. herkes içinde ampülcü.
0
mikahakkinen
(28.09.25)
Hiç yok. Hepsi akp giderse ne yaparız diye korkuyorlar. Çocuklarını işe torpille sokmuş kişiler. Şükür akp ye falan diyorlar.
0
runaway
(28.09.25)
Ümit özdağ bile yüzde 1 i geçemedi. Muhalefetin umudu diploması bile olmayan çakma Atatürkçü bi mütahhit. İktidar seçmeniyle muhalif seçmenin zerre farkı yok.

BIkmadınız umut etmekten. Biri gitse diğeri gelecek. Kitlesel bi kurtuluş yok. Olmayacakta.

Kendi başınızın çaresine bakın. Seni ancak sen kurtaracaksın. Kişisel çıkış yolu ara.

100 yıl önce Atatürkle bi medeniyer esintisi oldu. Bu topraklar kıraç. Bilimci sanatçı sevmiyoruz.

Sandıktan medet umma.
0
luluki
(28.09.25)
Bu topraklar bilimci sanatçı sevmez. Özgürlük falan tehlikeli şeyler. Müge Anlı dediğin toplumun yüzde 70i. Anadolu bu.

Boşver seçimi. Kendini kurtar.
0
luluki
(28.09.25)
ağıralioğlu bildiğin siyasal islamcı tek farkı milliyetçi soslu olması. o yüzden akpden kaçan kesimin ciddi bir yönelimi var.

dervişoğlu iyi partiye hiç bir şey katamadı. partide genç birkaç isim var onlarda çok etkili değil. akpden kaçanların çok tercih etmediği bir parti kısmen mhpden kısmen chpden oy devşirebiliyorlar.
0
my fault
(28.09.25)
Seni ancak sen kurtaracaksin ne lan, kurtulus yolu ara ne abi? Oy veriyoz baska da bir sey yok. Cikarlar soz konusu olunca kimse bir diğerini ikna edemiyor.

Benim çevremde aynen devam ediyorlar. Fikirleri de degismez.
0
Shepard
(28.09.25)
abicim adam futbol takımı tutar gibi parti tutuyor açlıktan ölecek umrunda değil sorgulama vs yok.
0
HellKeePer
(28.09.25)
Öcalan'dan sonra biraz öfkelenecek gibi oldular ama sonra tekrar, 'iyi bu adam' demeye başladılar.
0
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(28.09.25)
bizde yok. hatta benimle +1.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(28.09.25)
akparti seçmeni futbol takımı tutar gibi parti tutmakla eleştiriliyor da 2002'den bu yana oy oranlarına bakınca ak parti oy oranlarındaki dalgalanma chp'de yok mesela. yani ak partiye özel bir durum değil bu. neredeyse bütün partilerin bir kemik oy oranı var. izmir'i b.k götürse belediye seçimini chp'den başkası kazanamaz örneğin. tabii ki sadece mantık değil ideoloji de önemli tercihte. bunda yadırganacak birşey yok
0
mustafakesekci
(29.09.25)
geçtiğimiz yerel seçimde sandığa gitmeyen akpliler tanıyorum. nitekim sandık sonuçlarını önceki seçimlerle karşılaştırdığımızda akp oylarının düştüğü görülüyor.

muhalif görünümlü maaşlı troller manipülasyona devam ediyor burada. bunu da göz ardı etmeyin.
0
yurtsuz john
(29.09.25)
AKP'yi içten destekleyen seçmen çok azaldı. Seçime günler kala toplumun değerleri ve dini konular üzerinden bir tartışma çıkmazsa bence AKP seçimi kaybedecek. Seçim günü seçmenlerin çoğu bütün geçmişi unutur. O günkü gündem neyse o.
0
hebanon
(29.09.25)
(6)

Şu yoruma katılır mısınız?

Rondak
youtube yorumu“Istanbul'da kuryeler yüzünden navigasyon bozuldu. ters yönü gösteremiyor çünkü kuryelerin nerdeyse hiçbiri kurala uymuyor. Kuryeler ters yönden geçe geçe navigasyonun ögrenme algoritmasini yanlis egitmis oluyorlar. Bu yüzden navigasyon sizi ters yöne sokuyor çogu yerde.”
youtube yorumu

“Istanbul'da kuryeler yüzünden navigasyon bozuldu. ters yönü gösteremiyor çünkü kuryelerin nerdeyse hiçbiri kurala uymuyor. Kuryeler ters yönden geçe geçe navigasyonun ögrenme algoritmasini yanlis egitmis oluyorlar. Bu yüzden navigasyon sizi ters yöne sokuyor çogu yerde.”
0
Rondak
(28.09.25)
GPS haritanın icadından beri sokakların hangi yöne ait olduğunun bilgisi var. Yoksa çalışmaz zaten. Canlı veri ile egitildigini düşünmüyorum.
0
hububrad
(28.09.25)
Gps öğrenmesini bozduğunu düşünmüyorum fakat trafiği terörize ettiğini düşünüyorum. Her an kaza tehlikesi yaratıyor kuryeler, kurallardan azade olduklarına inanıyorlar. Bu sadece kendi canlarını değil başka insanları da riske atıyorlar.
0
biravekahve
(28.09.25)
Bu işlerden hiç anlamam,sadece kullanıcıyım. Canlı veri ile eğitilmesini anlayamam çünkü canlı veri hiçkimsenin bilerek veya bilmeyerek hata yapmamasını gerektirir, o kadar az hatalı yolculuk olmalıdır ki yok sayılabilmelidir ve veri oluşturması uygun görülebilmelidir. Her ülkede her şehirde böyle olacağının garantisini kim verebilir ki canlı veriye güvenerek rota oluşturulsun? Hele ki kuryelik gibi ömürlük yapılmayan bir meslek üzerinden. Saçma buldum. Eğer yetkili bir ağız söylediyse mutlaka başka bir şeyi örtüyordur.
0
muhayyer divan
(28.09.25)
Yoldaki yoğunluğu, trafiğin akışını, o an için kapalı olan yolları ve anlık servis yollarını kullanıcıların telefon sinyallerinden istifade ile görebiliyorsa, bu yorumda doğruluk payı olabileceği düşünülebilir.

Bildiğimden değil, fikir yürüttüm.
0
Mirket
(28.09.25)
bildiğim kadarıyla sokakların açış yönleri ve işaret tabelaları yerel yönetimlerden alınıyor. öyle burada herkes ters gidiyor diye ters gösterilmiyor.
yoğunluk haritası verilerinde de baz istasyonu verilerinden yararlanılıyor diye biliyorum.
0
my fault
(28.09.25)
Bu doğru. Haritalar epeydir kullanıcı verisiyle besleniyor, tek yön işaretli bir yoldan günde 2-3 araç ters yöne giderse değil ama o yolda sürekli iki yönlü trafik oluşursa (ki kurye motorları bunu yapıyor) algoritma "demek ki bu yol artık çift yönlü" diye oradan yol tarifi vermeye başlıyor. Hatta hani bazı trafik ışıklarında ışığın az gerisinden sağa sapıp ışık beklemeden devam etme çakallığını sağlayacak dönüşler ya da özellikle şehirlerarası yollarda boş araziler vardır. Bazen navigasyon oraları da alternatif geçiş olarak gösteriyor.

@muhayyer divan'ın dediği şöyle eksik, "bu kuryelere güvenerek yol verisi güncelleyelim" diye değil, aracında telefon olan ve konum bilgisini Google'la/Apple'la/Yandex'le paylaşan tüm kullanıcıların ürettiği veri üzerinden yapılıyor. Binlerce araçtan üç beş tanesi hatalı hareketler yaptığında bu tüm veriyi etkilemiyor. Tek yönlü bir ara sokaktan normalde günde 500 araç geçerken bunların üstüne ters yönden gelen 400 kurye eklenince iş değişiyor.

Kaynak: eşim bu işi yapıyor, haritacı.
0
kobuzchu kiz
(28.09.25)
(15)

Kaç montunuz var

arbre
2 tane varken 3. yü almak israf mı olur? Her yıl yeni mont alıyor musunuz?
2 tane varken 3. yü almak israf mı olur? Her yıl yeni mont alıyor musunuz?
-1
arbre
(28.09.25)
benim gibi düz erkek için gereksiz mesela. mevcut giydiğim yıpranana dek başka giymem. ama giyimine dikkat edenlere farklı alt üst kombinleri yapanlara gıpta ile bakarım. uzun lafın kısası israf olmaz ama diğerlerinin pabucu dama atılır diyorsan en azından ihtiyaç sahibi birine ver derim.
0
lazpalle
(28.09.25)
6 tane galiba. güzel bir şey görürsem alırım. eskileri de giyerim. hava soğukluğuna, yağışa ve kombinime göre değiştirerek...
0
art cat chocolate
(28.09.25)
Geçen sene 10 tane varmış. 6 tanesini attım. Bu yıl sadece bir tane alacağım.
0
kaptan maydanoz
(28.09.25)
30-40 arası.
0
gabe h coud
(28.09.25)
okuyunca bir gülme geldi. bende 20 tane var.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.09.25)
iki tane normal, bir tane de kara kışlık var.
0
sir gawain
(28.09.25)
1 palto, 1 kalın yağmurluk, 1 ince yağmurluk, 1 kot ceket, 1 kanvas ceket. Bana yetiyor bunlar.

Büdüt: 1 tane de sıkıştırılabilen pofidik mont var onu deprem çantasına koydum. Aktif kullanmıyorum yani.
0
peki madem
(28.09.25)
2 şişme, 3-4 kaşe (2 tane düğünlük gibi şık) 2 kısa pembe-bej 1 polarımsı 1 yağmurlukk 1 kkrem şu herkesin giydiği uzunlardan 2 siyah yarım bomber mı neydi adı. tabi bunların çoğu 10 sene + son dönemde(son 2 yıl) 2 tane aldım
0
eja
(28.09.25)
erkek
6
0
duyurukullanıcısı
(28.09.25)
2 tane biri softshell günlük,
diğeri 3 in 1 kar, kış, yağmur, soğuk için.
0
my fault
(28.09.25)
mevsimlikleri paltoları kabanları hepsini sayarsak 20'yi bulur
0
archmeister8
(29.09.25)
bende 2 tane kışlık mont var, birini yıkayıp kuruturken diğerini giyiyorum. 1 palto ve bi de yağmurluk mont var. hepsini 10 senedir kullanıyorum. hepsi de lazım ama benim için ihtiyacımı karşılayacak şekilde tam kararında olduğu için belki :)
0
truf
(29.09.25)
2 yun kaban
2 yagmurluk
3 sisme
2 mevsimlik
1 deri ceket
1 trenckot
1 kayak montu

bi 7-8 tane de elden cikarttigim var. bazisi nerdeyse 20 yillik, bazisi yepisyeni.

pantolonum daha azmis :D
0
taurina
(30.09.25)
siyah deri ceket
kayak montu
daha janti bir max and spencer mot
nautica yağmurluk var

en yenisi 5 senelik
0
rain when i die
(30.09.25)
Bir tane kalın kot ceket, bir tane de 5-6 yıl önce decathlon'dan aldığım spor mont var. 3 senedir Eskişehir kışını kot ceketle geçiriyorum, diğerini toplam üç defa giymişimdir bu sürede.

Mevsimlik olarak fermuarlı kapşonlularım var da onları saymıyorum, bir iki tane de onlardan vardır.
0
nundu
(30.09.25)
(11)

Türkiye’nin gizli nükleer programı var mıdır?

messina123
Herkesten ve hatta belki de cumhurbaşkanlarından bile gizlenen yeraltında belki 60 senedir devam eden bir nükleer programımız var mıdır sizce?
Herkesten ve hatta belki de cumhurbaşkanlarından bile gizlenen yeraltında belki 60 senedir devam eden bir nükleer programımız var mıdır sizce?
0
messina123
(24.09.25)
bence yok. nükleer programları radyoaktivitenin tespiti ve radyoaktif malzemelerin takibi kolay olduğu için pek öyle gizleyemezsin.
0
orpheus
(24.09.25)
Yoktur çünkü dünyadaki uranyum kaynakları ve kapasiteleri belli. Nükleer yapacaksan bunlara ihtiyacın var. Şimdi istesen bile isteyen ülke hemen alamıyor. Kime ne kadar verildi her şeyin kaydı var. Hammaddeye gizliden el altından ulaşamazsın
0
grimavi
(24.09.25)
dünyadaki tüm istihbarat ajanlarının cirit attığı bir ülkeyiz, gizli bir programımızın olacağını hiç sanmıyorum. varsa da ancak bizden gizlenmiştir. oda olsa olsa amerikanın izin verdiği kadar olur.
0
my fault
(24.09.25)
Türkiye'nin gizli hiçbir şeyi yok.
0
Batuhanolabilir
(24.09.25)
turkiye'nin herkesten gizledigi ve ilerleyen bir program yok. akademik calismalar var, bir kismi uzun zamandir ilerlemese de kiymetli calismalar. ozellikle toryum icin lab ve sim calismalari var.

bunlarin disinda 150 kadar nukleer baslik ve bunlari tasiyacak cesitli varyasyonlarda fuze de incirlik'te nato sebebiyle bulunuyor. yerleri degismis diger uslere tasinmis olabilir ama cok dusuk ihtimal veriyorum.
0
klassno
(24.09.25)
:) herkesten ve hatta belki de cumhurbaskanlarından bile gizlenen hiç bir şey oldugunu zannetmiyorum. bir grup derin bürokrat ve bilim adamının gizli nükleer programlar ile falan uğraştıgını hiç zannetmiyorum. gizlense gizlense kirli bağlantılar, rüşvet, rant falan gizlenir. kaldı ki o bile gizlenmiyor.
0
abelardo
(24.09.25)
Bunu ülkede yapabilecek insan/bilgi birikimi yokki. Velev ki böyle bir şey yapılıyor, çalışan mühendislerin büyük çoğunluğu Türk değildir.

Bir ara Kıbrıs’ta petrol arıyorduk bir gemiyle, Avrupa ile papaz olmuştuk hatta. Cüneyt Özdemir de o gemiye gidip Avrupa’nın inadına petrol arıyoruz gibi bir video çekmişti. Gemide çalışa mühendisler yabancıydı.
0
substituent
(24.09.25)
yunan devlet kavramini kesfettiginde ,

iki temel olgu üzerine kurdu,

Güvenlik ve hazine.

bizde ikiside bagimsiz degil,

önce devlet olabilmek lazım,

sonra uzayada gidersin,

atomuda parcalarsin..
0
designer
(24.09.25)
Yok da değil. How know var. Akp kozmik odaya girdikten sonra neler değişti oraları konuşmak doğru değil sory
0
topkapiaksaray
(24.09.25)
var ise gizli olduğu için de yok diyeceğiz ne diyeceğiz ki başka, senin benim buradakilerin bildiği bir şey gizli olabilir mi? hadi geçtim o gizli programdaki biri de burada takılıyor olsun, evet, kayserideki tekstil fabrikasının altında aslında uranyum zenginleştiriyoruz der mi :)
0
selam
(24.09.25)
Program yoktur ama genelkurmay’da bir dosyası vardır
0
kaptan memo
(25.09.25)
(6)

Kan tahlili devlet hastanesi

terspeygamber
Kan tahlili yaptırmak genel kan değerlerine baktırmak için hastaneye direkt gidilebiliyor mu?En son galiba bu konuda bir takım güncellemeler oldu. Önce aile hekimine gitmek ve oradan sevk olmak gerekiyor gibiSon durum nedir acaba şimdi herhangi bir dahiliye bölümüne mhrs’den randevu alıp gidemiyor m
Kan tahlili yaptırmak genel kan değerlerine baktırmak için hastaneye direkt gidilebiliyor mu?

En son galiba bu konuda bir takım güncellemeler oldu. Önce aile hekimine gitmek ve oradan sevk olmak gerekiyor gibi

Son durum nedir acaba şimdi herhangi bir dahiliye bölümüne mhrs’den randevu alıp gidemiyor muyuz nasıl acaba prosedür
0
terspeygamber
(20.09.25)
Ben geçen hafta cuma mhrsden randevu aldım dahiliyeye gittim, tahlil yaptırmak istiyprum dedim asistan kız zaten paketimiz var o tahlileri yapıyoruz dedi. Pazartesi de sonuçlar cıktı. Aile hekimine gidip gösterdim ilaç yazdı yolladı.
0
condom kurşunu
(20.09.25)
öyle bir durum yok istediğin gibi mhrsden randevu alıp hastaneye gidebilirsin.
eğer ki randevu aradığın bölümde boş randevu yoksa sistem sana istersen önce bir aile hekimine git diye teklif ediyor. aile hekimlerine de hastaneler için ek randevu alma imkanı tanındı. olay bundan ibaret.
eski sitem devam ediyor.
0
my fault
(20.09.25)
Temel kan tahlillerini aile hekimi de yapıyor bu arada, hiç mhrs ile falan uğraşmadan sabah gidip yaptırıyorsunuz.
0
kibritsuyu
(20.09.25)
@kibritsuyu ben de öyle düşündüm ama sanki aile hekiminde birkaç değer için daha kısıtlı bakılıyordu kan değerlerine o yüzden emin olamadım
0
🌸terspeygamber
(20.09.25)
D vitaminine aile hekimi bakmıyor. MHRS'den randevu alıp dahiliye de gidebilirsiniz. Aile hekimine gidecekseniz genelde 10-11'den önce gidip kan vermeniz gerekir. Zaten her halükarda aç vermeniz gerekecek kanı dahiliyeden alacaksanız da sabah saatlerine almaya çalışın.
0
black holes in the sky
(20.09.25)
"aile hekimi check-up" hakkın var. aile hekimin ile görüş, anlaşmaşlı kuruluşlarda yaptırabilirsin (bazı özel kliniklerin de anlaşmaları var)
0
makbur
(20.09.25)
(9)

kiralık araçların şirketler tarafından satışı

faroe adamlari
merhaba, geçenlerde araç kiraladım opel corsa 2024 model, aracı teslim ederken görevliyle sohbet ettim ve laf arasında adama araçların müsaitliğiyle ilgili bir soru sorduğumda adam bazen araçların satışa çıktığını söyledi. benim araç 18bin km'de idi. aracı da çok beğendim. kendime de alsam mı diye d
merhaba, geçenlerde araç kiraladım opel corsa 2024 model, aracı teslim ederken görevliyle sohbet ettim ve laf arasında adama araçların müsaitliğiyle ilgili bir soru sorduğumda adam bazen araçların satışa çıktığını söyledi. benim araç 18bin km'de idi. aracı da çok beğendim. kendime de alsam mı diye düşündüm ve bunun üzerine sahibinden'de bakınmaya başladım ve bu araçlardan düşük km (en fazla 100km) bandında bolca bulunduğunu gördüm.

bu da benim piyasadaki araçların kiralama şirketleri tarafından bir süre kullanıldıktan sonra satışa çıkıyor olabileceğine dair bir hissiyat oluşmasına sebep oldu.

örneğin, araç ziraat filo aracıydı ve oradaki bütün araçların plakası 34 m** şeklindeydi, sonra internette de m plakalı birkaç araç gördüm.

böyle bir uygulama mı yapıyor bu şirketler, 2. el alım sırasında bu tür kira aracına denk gelmemek için ne yapmak lazım? diye sormak istedim
0
faroe adamlari
(20.09.25)
evet, kiralik araclari bir sure sonra satiyorlar. denk gelmemek icin bu tarz sirketlerden almamaniz lazim. tabi satmaya calisan kisi daha once kiralik olan bir arabayi almis olabilir, bilemezsiniz. sifir arac almak en garantisi. baska turlu garantisi yok. ihtimalleri biraz daha azaltmak icin kucuk sehirlerden arac almak da ise yarayabilir.
0
lemmiwinks
(20.09.25)
Aracı alırken bu arac siz ne zaman aldınız diye soruyorum. 5 ay 10 ayönce aldım diyorsa... arızalı ve masraflı demek. Sigorta şirketi zaten bu bilgiyi sorarsanız ücretsiz verir.
0
luluki
(20.09.25)
@luluki 5-10 ay önce alınan araç niçin arızalı ve masraflı olsun?
0
abelardo
(20.09.25)
@luluki

sigorta şirketine nasıl soracağım? yardımcı olabilir misiniz?
0
🌸faroe adamlari
(20.09.25)
Km si düşük aracı ilk sahibinden olanini alabilirsin.


sbm.org.tr/tr/sms-sorgulamalari
0
designer
(20.09.25)
@designer

bütün sahipleri sıralı görmemi sağlayan bir sistem var mı? bu sanırım sadece son sahibi gösteriyor?
0
🌸faroe adamlari
(20.09.25)
sıfır araçların en büyük alıcısı filolar ve kiralama şirketleri. yüksek adetli aldıkları için uyguna alıyorlar ve çok km yapmadan elden çıkarıp bir yenisini alıyorlar.
0
my fault
(20.09.25)
böyle araçlar alınır mı? bir galeride faizsiz kredi fırsatıyla birkaç araç buldum, araçlar muhtemelen kiradan çıkma. bu tür araçlarla ilgili tecrübesi olan var mı?
0
🌸faroe adamlari
(21.09.25)
Bu araclar ihaleye cikar zaten. Galeriler alir. Siz de onlardan alirsiniz. Ya da filonun kendi ikinci el arac satis sirketi bile olabilir, garanti filonun vardi mesela. Ya da metal oto gibi.

Ben alir miydim? Almamayi tercih ederim. Evet arac cok yeni ama %90 hoyrat kullaniliyor. Ben ki emanet mala ozen gosteririm ama kiralik arabanin gazina bastigim gibi kendi arabama yuklenmiyorum aracim yipranmasin diye.
0
narod
(21.09.25)
(6)

her zaman mide bulantısı yaşıyorum

deartheodosia
ne yesem, ne içsem mide bulantısı yaşıyorum. bi doktora görüneceğim (gastroenteroloji?) ama doktordan önce takip etmem gereken bir şey var mı, sizce neden olabilir? kusma hissi de oluyor ama kusmuyorum. son 1-2 yılda başladı, çok stresli bir boşanma süreci geçirdim (velayet ve kaldıramadığım boşanma
ne yesem, ne içsem mide bulantısı yaşıyorum. bi doktora görüneceğim (gastroenteroloji?) ama doktordan önce takip etmem gereken bir şey var mı, sizce neden olabilir? kusma hissi de oluyor ama kusmuyorum. son 1-2 yılda başladı, çok stresli bir boşanma süreci geçirdim (velayet ve kaldıramadığım boşanma dosyasında yer alan bir takım ağır iftiralar -aldatma vs değil de velayeti kaybetmem için çocuğumla ilişkime yönelik belirtilen gerçekdışı ithamlar). hala stresliyim, yoğun anksiyete problemim var. ama bi şey yemekte içmekte çok zorlanıyorum. kan testlerimde demir ve vitaminlerim eksik çıkıyor devamlı. günlük hayatımı çok etkilemeye başladı. bir de doktora da gitmek pek istemiyorum, günler sürüyor ve yatış istiyorlar (astım ve son 2 yılda birkaç kez zatürre geçirdim). bilgisi ve tecrübesi olan paylaşabilirse çok memnun olurum, teşekkürler.
0
deartheodosia
(20.09.25)
yiyecek gördüğümde midem bulanmaya başlıyor direkt. eskiden tatlıya çok düşkündüm, şimdi görüntüsü bile tiksinti uyandırıyor.
0
🌸deartheodosia
(20.09.25)
Gastro değil, iyi bir dahiliye uzmanına görünmen lazım senin.

Geçmişolsun.
0
Mirket
(20.09.25)
Psikosomatik görünüyor.
Beyin kaldıramadıpı düşünceleri aşağı doğru dahiliyeye gönderir.
Kafayı rahatlatın önce
0
diyecevaplandı
(20.09.25)
Bende de vardı eskiden ama sebebi heliko bakteriydi.Helikobakteriyse midede emilim sorunları vardır, vitaminler ondan düşük çıkabilir.
0
komando kani var bende
(20.09.25)
önce dahiliye. ardından psikiyatriye.
0
my fault
(20.09.25)
Helikobakter tedavisi uygulandı ardından mise koruyucu uzun süre kullandım, diyetisyene gittim yemek düzenini şekillendirdi.
Stresi yönetmek için yürüyüş yapıyorum.

İmkanlar dahilinde,
Dahiliye mutlaka sonra diyetisyen.
Daha sonra psikolog.
0
kararsızataletfilozofu
(21.09.25)
(23)

mimlediginiz duyurucular var mi?

buenosdias
bi soru gordunuz, cevabi bilseniz bile uyuz oldugunuz icin yazmadiginiz kisiler var mi?
bi soru gordunuz, cevabi bilseniz bile uyuz oldugunuz icin yazmadiginiz kisiler var mi?
0
buenosdias
(17.09.25)
Genelde kullanıcıları birbirine karıştırıyorum... Uyuz olsam da yazıyorum, askerdeki bana değil üniformaya küfür gibi görüyorum olayı.
0
Shepard
(17.09.25)
Yok açıkçası herkese yardımcı olmaya çalışıyorum
+1
basond
(17.09.25)
Yok hepsi şeker gibi insanlar.
0
kizil karga
(17.09.25)
Duyuruculara bu kadar anlam yükleyecek boş bir hayatım yok.
0
tahirkemalbozoglu
(17.09.25)
yok ama bu arkadaşların boş zamanı çok sağlık konusunda da akıl veriyor, siyasete de , tohum yetiştirmeye de. gidip kahvede takılsa daha iyi olacak bir grup var burada.
0
mikahakkinen
(17.09.25)
Benim var ne yalan söyleyeyim. Bazı insanlara yardımım dokunsun istemiyorum.
0
peki madem
(17.09.25)
Özellikle hoşlanmadığım birkaç kişi var iş yerimdeki bilgisayarda eklenti var oradan engelliler göremiyorum bazen kendi bilgisayarımdan ya da telefondan bakıyorum denk geliyorumdur mutlaka ama isimlerini hatırladığım çok az kişi var, özellikle dikkatimi çekerse yazmayabiliyorum.
0
mutekebbir
(17.09.25)
tahir +1
ben isimlere bile bakmıyorum bildiğim bir şeyse cevap veriyorum.

bilmediği halde yalan yanlış cevap veren, boş konuşan o kadar çok var ki kim ne demiş hiç takip edemem.
0
my fault
(17.09.25)
hiç kullanıcı adına bakmadım henüz.
0
gurur
(17.09.25)
Var ama cevap vermemezlik yapmam.
0
gabe h coud
(17.09.25)
Var ama cevap vermezlik yapmam
0
sonsuz
(17.09.25)
Bildiğim cevap başkası tarafından yazılmadıysa kim olduğuna bakmaksızın herkese yazarım ama yorum, fikir ya da anket gibi sorularda bazı kişilere cevap veresim gelmiyor.
0
(17.09.25)
otu boku buraya yazan bir gereksiz var, gorunce direk pas geciyorum. imkanim olsa engellerim. bu yetmezmis gibi her duyurunun da altinda surekli milletin hevesini kursaginda birakacak sacmasapan yanitlar veriyor.
0
bay b
(17.09.25)
ne ekşide ne de burda niklere bakmıyorum bile.
0
ground
(17.09.25)
hayır, kimsenin çetelesini tutmadım hiç.

ayrıca böyle bir çeteleyi tutmak için de tüm hayatımızın duyuru olması lazım gibi geliyor bana.
0
m e b
(17.09.25)
Günde ortalama bir saat geçirsen birkaç aya kimin ne olduğunu anlarsın şu sitede. Aktif olan max 50 duyurucusu var ve sürekli cevap yazıp duyuru açan benimle birlikte max on. Nicke bakmıyorum, kimin kim olduğunu bilmiyorum, duyurucular hakkında fikri olan hayatsizdir cümleleri bana tuhaf geliyor. Yolda iki sn göz göze geldiğin insanla ilgili bile bir fikrin olur. Neyse, mimlemek doğru tabir değil ama çok bulaşmak istemediğim, hakkında olumlu yönde kanaatimin olmadığı insanlar elbette var.
0
sekizdokuzon
(17.09.25)
HIc bir kullaniciyi hatirlamiyorum belki de 3-5 kisi haricinde.
Bazen herhangi bir konuda biriyle tartismis oluyorum ama ne adini ne sanini hic bir sey hatirlamiyorum sonrasinda
0
turkuaz
(17.09.25)
turkuaz +1 ve tahir +1
mallar listemde 5-6 kisi var ama nickleri ne desen inan onu da bilmem. sirf bana mesaj atmasinlar diye eklemisimdir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.09.25)
Insanlar burda birbirleriyle realde bile görüsüyormus ama sorsan kimse kimsenin nickini bilmiyor.
0
sonsuz
(17.09.25)
benim yok. ama yıllar önce bir kullanıcı bana hakaret ettiği için mallar sürüsü kısmına eklemiştim. sonra o kullanıcının hiç bir duyurusunu ya da cevabına denk gelmedim. acaba mallar sürüsüne eklenen kullanıcı aynı zamanda engelleniyor mu onu bilmiyorum.
0
exlibris
(17.09.25)
Var. Zaten bir süredir biraz daha sık ziyaret ettiğim için birkaç nick kafamda. Birkaç nicki karıştırıyorum. Kalanı ya yeni geliyor bana ya da yeterli veri yok. Kafamdaki nicklerin de çoğu olumsuz değil tabii.
0
nawar
(17.09.25)
Hemen her dönem bir iki tane oluyor. Ama bir duyuruya cevap verirken kimin duyurusu olduğuna bakmadığım için, farklı davranmış olmuyorum. Ama bana yahut başka duyuruya yazılan cevapları okurken genelde bakıyorum nicklere. "Ha, falan mıymış, boşver" diyorum kendi kendime.
0
yadigar
(17.09.25)
Sürekli sürekli duyuru açıp foruma cevap verenlere pek yorum yapmıyorum
0
gadlemler
(18.09.25)
(7)

Mankenler niye gülmüyor?

yenibirgüzelnick
Siz de farketmişsinizdir mankenler poz verirken hep böyle kibirli, cool, soğuk bir hava ile fotoğraf çektiriyorlar. Arada nadiren gülerek poz vermiş olanlar var ama büyük çoğunluk suratsız diyebileceğimiz pozlar veriyor. Benim bir arkadaşım var o da hiç bir fotoda gülmez, gülümsemez bile yani güzel
Siz de farketmişsinizdir mankenler poz verirken hep böyle kibirli, cool, soğuk bir hava ile fotoğraf çektiriyorlar. Arada nadiren gülerek poz vermiş olanlar var ama büyük çoğunluk suratsız diyebileceğimiz pozlar veriyor.

Benim bir arkadaşım var o da hiç bir fotoda gülmez, gülümsemez bile yani güzel olduğunu düşündüğü bir ciddi bir ifadesi var öyle çekinir. Zaten çok güzel bir kız ve gülse daha sempatik ama gülmez. Bana da hep gülerek foto çekilme ciddi dur der. Benim bütün fotolarda ağzımda kocaman bir gülümseme.

Siz ne düşünüyorsunuz? Mankenler ve diğer kadınlar ciddi poz verince daha mı hoş görünüyor? Arkadaşımı dinleyip ben de mi öyle yapmalıyım? ( bu şekilde cool olmuyorsun diyor)

Ergen yaşlarda değiliz, arkadaşım da çok bilindik bir yerde yönetici.
0
yenibirgüzelnick
(17.09.25)
ne kadar fluent bir yüzün varsa o kadar iyi defilelerde yer alirsin. gülmemeleri kendilerini degil, kiyafetleri ön planda tutmalari gerektiginden.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.09.25)
@konusma,
Ama kişisel fotolarında da gülmüyor bu kadınlar. Instagrama koydukları hani özel fotoğrafçılar tarafından çekilmiş olan fotolarda.
0
🌸yenibirgüzelnick
(17.09.25)
kişisel fotoğrafları bilmem de moda çekimlerinde iki ekol var. triangle of sadness'da bununla ilgili güzel bir sahne vardı:

www.youtube.com
0
sir gawain
(17.09.25)
Suratsızlık veya ciddiyet değil o, cinsellik anlamında sergilenen vahşi cazibe :) ben öyle anlıyorum yani.
0
muhayyer divan
(17.09.25)
picture me diye bir belgesel var, eger bulabilirseniz onu izleyin. sektörleri asiri les, tacizin her türlüsüne cok acik, poker face standartini hayatlarinin her anina yaymak zorundalar, anlastiklari markalari sadece podyumda degil hayatlarinin her aninda temsil ediyorlar bazen. yani cok katmanli sebepleri var.
aliskanlik, marka degerini korumak, isin podyumdan inice dedevam etmesi, disariya dayanikli kadin imaji vermek...
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.09.25)
ben yaptım bu işi bir kaç sene. ajans senden albenili olmanı, seksi olmanı bekliyor doğal olarak. gülersen bunu yapmak zor. mesela kate moss'un gülerken poz verdiğini düşünebiliyor musun?
0
yurtsuz john
(17.09.25)
çekimlerde asıl amaç ürünü öne çıkarmaktır. o yüzden dikkat dağıtacak, odağı başka yönlere çekecek hiç bir şey kullanılmaz. ancak ürünle(veya konuyla) ilgili tamamlayıcı nesneler kullanılır.
bu yüzden modelin gülmesi, mimik yapması istenmez. tabi modelinde belli bir güzellik normlarında olması gerekiyor konu ürünse modelin nasıl kim olduğunun hiç anlamı yok gibi bir çıkarım da yapmamak lazım. burada mimikten çok verdiği pozla ürünü öne çıkartıyorlar.
0
my fault
(17.09.25)
(6)

Ankesörlü telefonlar bitti mi

encokbenisevinnolur
Epeydir hiçbir yerde görmedim.Kaldırıldı mı tamamen?
Epeydir hiçbir yerde görmedim.

Kaldırıldı mı tamamen?
0
encokbenisevinnolur
(16.09.25)
askerde var hala.
0
sarper361
(16.09.25)
üsküdarda görüyorum. çalışıyor.
0
yurtsuz john
(16.09.25)
çok var etrafta.
0
my fault
(16.09.25)
turuncu kutu jetonlu telefon nesli olarak 2019 yılında askerde deneyeyim dedim. postaneden aldığım kartı taktım kart girmiyor. ulan bu eskiden cart diye içine doğru çekmiyor muydu diye düşünürken kartı inceledim belki kod mod tarzı sisteme geçmişlerdir diye ama ı ıh. bu kadar rezillik yeter dedim millete sormadan kartı buruşturup attım. bi nostalji yapalım dedik o da kursağımızda kaldı

soruna cevap: askerde var. ama kimse yok başında
0
deranzo1
(16.09.25)
Bizim okulda var. Geçen bi baktım çevir sesi var. Kart taksan muhtemelen çalışır.
0
rodeocu
(16.09.25)
iyi kötü sağda solda görüyorum.
0
co2s2
(17.09.25)
(4)

Hastane Randevusundan Önce Aile Hekimine mi Görünmek Gerekiyor?

elektr10
Merhaba.Sistem sanırım değişti. Hastaneden randevu almadan önce aile hekiminden randevu almamız gerekiyor doğru mu? Doğruysa benim başka bir sorum daha var.Benim aile hekimim oturduğum yere biraz uzakta. Bulunduğum yerdeki bir sağlık ocağına gitsem oluyor mu orada kaydım olmasa da? Eğer olmuyorsa sa
Merhaba.

Sistem sanırım değişti. Hastaneden randevu almadan önce aile hekiminden randevu almamız gerekiyor doğru mu? Doğruysa benim başka bir sorum daha var.


Benim aile hekimim oturduğum yere biraz uzakta. Bulunduğum yerdeki bir sağlık ocağına gitsem oluyor mu orada kaydım olmasa da?

Eğer olmuyorsa sanki E-Nabızda "uzaktan muayene ol" gibi bir seçenek vardı görüntülü konuşuyorsun sanırım aile hekiminle. O şekilde işimi halletsem ve beni hastaneye sevk etse olur mu acaba?
0
elektr10
(16.09.25)
1. Evet önce aile hekimine gitmek gerekiyor. Onun sevk etmesi gibi bir şeyler çıktı en son.

2. E-nabız'dan aile hekiminin değiştirebiliyoruz, bir sistemi var onun da, ayın 1-21'i arası gece saat 12.00'de değişiklik kayda geçiyor, diğer günlerde bir sonraki aya atıyor sanırım, benzer bir şeydi tam hatırlayamadım şimdi. Geçen aylarda anneme yaptım oradan biliyorum. Bulunduğunuz yerdeki sağlık ocağı muhtemelen bakmaz, kendi hekiminize gidin der. Fakat bizimkinde hekimlerden birini nerdeyse hiç görmeyeceğimiz kadar dış görevlere gittiği veya izin aldığı için başka hekimler hastaları paylaşıyorlar. Belki böyle bir şey yaparlar, bi telefon edin sorun derim.
0
muhayyer divan
(16.09.25)
1. Hayır gerekmiyor. 182 veya MHRS'den direkt randevu alabilirsiniz.
2. 182'de aradığınız branşta yoksa ve sadece kayitli olduğunuz aile hekimi, uygun görürse randevu alabilir. Başka hekime sistem izin vermez. Bazen aile hekimine ayrılan randevular da dolu olabilir.
0
unalub
(16.09.25)
gerek yok direkt randevu alınıyor. gelmedi henüz o sistem.

aile hekimini e nabızdan değiştirebilirsin. yakına alabilirsin.
0
jelly bear
(16.09.25)
sistem değişmedi doğrudan hastaneden randevu alabilirsiniz.
sadece istenilen bölüme randevu bulamıyorsanız sizi aile hekimine yönlendiriyor. aile hekimlerine ek randevu oluşturma hakkı geldi. onlar gerek görürse size hastaneden randevu oluşturabiliyor.

genelde farklı yere kayıtlı kişilere bakmakta sıkıntı çıkartabiliyorlar. eğer o aile hekimi çok kalabalıksa size bakmaz. en mantıklısı aile hekimini taşımak.
kağıt üstünde uzaktan muayene diye bir şey var ama pratikte yok.
0
my fault
(16.09.25)
(13)

kızı okula bırakıcam

jamswety
arkadaşlar okullar açıldı bildiğiniz üzere. Kızım 5. sınıfa başladı. Eşim servise verelim dedi, sosyalleşir hem bize de vakit kalır.verdik.evimizden okul araba ile 9 dakika 1,5 km gibi bir mesafe. yaya gitsek 20 dakika çocukla nasıl olur sabah bilemedim.neyse servise verdik okul 9 da başlıyor. Elema
arkadaşlar okullar açıldı bildiğiniz üzere. Kızım 5. sınıfa başladı. Eşim servise verelim dedi, sosyalleşir hem bize de vakit kalır.verdik.evimizden okul araba ile 9 dakika 1,5 km gibi bir mesafe. yaya gitsek 20 dakika çocukla nasıl olur sabah bilemedim.
neyse servise verdik okul 9 da başlıyor. Eleman demez mi 7.40 da alacam. Eşime dedim 10 dakikalık mesafeye bu kadar erken niye alıyor? İlk gün tam oturmadı güzergah herhalde diye bindirdik. Yahu tam 7 mahalle gezdi ilk benim kızı alarak.kozyatağı,19 mayıs-erenköy-kazasker-ayşe kadın-merdivenköy-göztepe bilen Bilir. Dönüş de sürdü mü 1 saat den fazla.
aradım şöförü kardeşim bu nasıl bir güzergah çocuklar telef olur. Abi haklısın istifa edecem ben zaten dedi.
kardeşim sen yarından itibaren bırak benim kızı ben götürürüm dedim.
arabam var o kısım problem değil .
bana siz scooter mı önerirsiniz elektrikli bisiklet falan mı bir şeyler önerin de kızımla sakin sakin gideyim ben.
0
jamswety
(10.09.25)
bence çocuk olduğu için scooter değil, bisiklet ya da elektrikli bisiklet olabilir
0
gadlemler
(10.09.25)
Arabayla gitmenize bir engel mi var? Kisin ozellikle en rahati oyle olur. Bisiklet konusunda o guzergah rahat diye dusunuyorsaniz o da olabilir tabii. Arka kargo yeri direk fabrika cikisli olan bir sehir bisikleti, bir de arkaya kaliteli bir oturak tamamdir. Derken kizin 5. sinifa basladigini gordum. Normal bisikletle olacak is degil. Scooter olabilir ama ekipman falan maliyetli olacaktir.
0
mbond
(10.09.25)
Yürüyün abicim. Yürümek sağlıktır şifadır. Kızını belli bir yaşa gelinceye kadar yanında gitmek suretiyle zaten korursun, yürüyün derim. 1.5 km en geç yarım saatte yürünür, inan ki çok iyi olur. Dönüşte de yürüsün bence. Alışsın yürümeye.
0
muhayyer divan
(10.09.25)
maliyet önemli değil-marka model tavsiyelerine açığım.skooter sa eğer.
0
🌸jamswety
(10.09.25)
servis firması ile görüşün, sizin kızı son, son-1, son-2 şeklinde alabiliyorsa alsın. Aynı durum benim de başıma geldi, yürüme 4 dakika mesafe için kızımı 45 dakika erken almak istedi, görüştük en son alıp ilk bırakacaklar.
Yapamıyorlar ise bisiklet +1
0
pccopath
(10.09.25)
Hollandaca Bakfiets denen garip bir bisiklet turu var aslinda bu is icin guzel olur ama Turkiye'de satildigindan emin degilim.
Boyle birsey: www.fietsvoordeelshop.nl
Burasi yapiyor anlasilan ama kalite, muhendislik falan nasildir bilmiyorum: www.instagram.com
0
mbond
(10.09.25)
bisiklet süper aktivite olur veya vespa falan.

ancak kar var yağmur var. güvenliği de düşünmek lazım havalar bozulunca.
0
gurur
(10.09.25)
ee okula o kadar yakinsa cocugu en son almasini söyleyin? benim ailem öyle yapmisti.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.09.25)
gosteri merkezine yakinim ben de. Kisin o saatlerde de karanlik olmuyor, 8.30da ciksaniz yetisirsiniz. Yurumek en iyisi.
0
klassno
(10.09.25)
yuruyun +1. 1.5km bayaa kisa bi mesafe, standart bir avm'nin icinde daha cok dolaniyoruz. 5. sinif cocuk emin olun sizden daha rahat yuruyecektir. ayakkabisi fln vurmasin yeter.
0
taurina
(10.09.25)
Bisikleti muhafaza edecek yer varsa ben olsam düşünmeden elektrikli bisiklet alırdım.
Yürümesine yürünür tabii ama haftada beş gün bir zaman sonra çekilmez kılar.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(10.09.25)
erken almasının sebebi 7 mahalle gezmesi değil, sizin okulu bitirince başka okula da servis çekecekler. maksat servis firmasının cebi dolsun.
0
reanarchy
(10.09.25)
en mantıklısı yürümek. zaten bahsettiğiniz yerler güvenli semtler bir sorun olmaz. yakınınızda oturan başka arkadaşları da varsa beraber gidip gelirler.
1,5 km yol için servis ücreti ödemek saçma. yağmurlu havada verirsin eline şemsiyeyi olur biter. birde güzel bir bot tamamdır. istanbula özelliklede bu bölgelere kar yağdığı yok. olsa da zaten 2 damla karda okulları tatil ediyorlar.
scooter veya bisiklet çocuk için daha tehlikeli olur.
0
my fault
(11.09.25)
(10)

Eczanelerde fiyat farkı oluyor mu?

namandigurai
Vitamin, gıda takviyesi vb. ürünlerde fiyat her eczanede değişir mi?
Vitamin, gıda takviyesi vb. ürünlerde fiyat her eczanede değişir mi?
0
namandigurai
(10.09.25)
değişiyor. öksürük şurubunda bile %30 fark görüyorum semte göre. (reçeteli şurup değil dediğim, normal girip aldığım)
0
brkylmz
(10.09.25)
Dükkanın kirasına göre değişir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.09.25)
değişir tabii, eczanelerin aldığı fiyat da değişir miktara veya bölgeye göre, kar oranı da değişir. dükkan kiraları da değişir, diüer maliyetler de değişir, personel giderleri de değişir. elektrik bile şehirden şehire farklı ücretlendirmede.

e bunların hepsi değişiyorsa, takviyelerin veya diğer yan ürünlerin satış fiyatının değişmeyeceğini düşünmek pek yerinde değil bence.
0
reanarchy
(10.09.25)
İlaç dışında bir şey almayın. Hepsi yazlık sahibi oldu.
0
HellKeePer
(10.09.25)
oluyor. eczacılar takviyelerde yüksek fiyat çekiyor.
0
mikahakkinen
(10.09.25)
ilaçlarında fiyatı sabit olmuyor bir kemik iğnesi için 4k veriyordum tanıdık gelişi 2k dedi bana daha uyguna vermişti.
0
eja
(10.09.25)
değişiyor, parol fiyatının bile değiştiğini gördüm.
eczaneden reçeteli ilaç dışında hiçbir şey alınmaz.
vitaminler için amazon ve vitaminler.com
medical malzemeler, flaster, spanç vb. içinde yine amazon,hb
0
my fault
(10.09.25)
Valla internetten vs vitamin almaya nasıl güveniyorsunuz aklım almıyor, ülkede bu kadar denetimsizlik hukuksuzluk haksızlık varken :)

İlaçların eczanelerde farklı fiyatta olduğunu da hiç görmedim, mesela buradaki fiyatlar neyse o oluyor genelde; ilacabak.com

Vitamin takviyede vs de benzer oluyor. Bir kere merak edip dolasmistim baya bir eczane takviye vitamin için hepsi aynıydı fiyat olarak.

Valla 3 kuruş kar edicem diye sağlığımdan olamam (evet Eczacıları zengin etmiş olabilirim ama tr'de yaşadığım için zerre umrumda değil)
0
makbur
(10.09.25)
Adamlar sattıkları ürünün distribütörlüğünü yapıyor, kaydını belgesini sertifikasını her şeyi açık bir şekilde yayınlıyor ama sırf internet satışı yaptığı için dolandırıcı gözüyle bakılıyor ama eczacının o vitaminleri %100 kaynağından tedarik ettiğine inanacak kadar da masumlar :)
0
kizil karga
(10.09.25)
değişmemesi mümkün değil. mağazanın kira farkı var en başta.

genel olarak bakınca zincir eczanelere onay gelse mi acaba diye düşünmeye başlıyorum. eskiden eczacılar aldıkları eğitimle bir şey yapıyordu. ama özellikle son 10-15 yıldır kalfalara teslim etmişler. normal bir marketten farkları kalmamış.
0
co2s2
(11.09.25)
(2)

Miyokard Perfüzyon Sintigrafisi radyasyon yayıyor mu?

Mehmet Ersoz
Valide eforlu koşu testini yapamadı. Doktor da Miyokard Perfüzyon Sintigrafisi istedi.Bu çekimde ne kadar radyasyon kullanılıyor. Vücütttan atımı için 1 gün gerekiyormuş, evdekiler bu radyasyondan etkilenir mi?Alternatif olarak radyasyonsuz Kardiyak MR varmış. Kardiyak MR, MP sintigrafinin yerini t
Valide eforlu koşu testini yapamadı. Doktor da Miyokard Perfüzyon Sintigrafisi istedi.

Bu çekimde ne kadar radyasyon kullanılıyor. Vücütttan atımı için 1 gün gerekiyormuş, evdekiler bu radyasyondan etkilenir mi?

Alternatif olarak radyasyonsuz Kardiyak MR varmış. Kardiyak MR, MP sintigrafinin yerini tutar mı acaba?
0
Mehmet Ersoz
(10.09.25)
konu hakkında bilgim yok ancak evde 1 gün çocuk bulundurmayın.
0
neira
(10.09.25)
o işlemden bilgim yok ama babam pet e girdiğinde bir gün çocuklardan uzak dursun, ortak tuvalet kullanması veya kullanılıyorsa her seferinde temizlensin demişlerdi.
muhtemelen 1 gün içinde kullanılan radyoaktif madde vücuttan atılıyor.
0
my fault
(10.09.25)
(9)

Sokakta dilenen üstü başı pis adama sadakat verir miydin?

trablon
bir soru.
bir soru.
0
trablon
(09.09.25)
Hiçbir dilenciye para vermiyorum. İlkesel olarak 18 yaşından beri falan yani.
0
prole
(09.09.25)
Hayır vermem.

Çoluk çocuğa hiç vermem.

Senden benden zenginler kimisini ciple bırakıp alıyorlar. Tekerlekli sandalyedeki zabıta görünce koşmaya başlıyor falan. Hayat sürprizlerle dolu.
0
chicha_v2
(09.09.25)
Dilenen insanlara para vermiyorum. Bir şey satıyorsa ihtiyacım varsa alırım o kadar.
0
mutekebbir
(09.09.25)
Yok vermem, amaaa bazıları mahallenin delisi oluyor veya bilinen birisi işte. Onlara veriyorum. Çünkü artık oranın demirbaşı, adettendir gibi.
0
Shepard
(09.09.25)
@prole +1 14 yaşından beri falan yani*
0
nawar
(09.09.25)
O anki iç sesime bakar. İç sesim ise gözlemlerimden destek alan bir yapı. Belki veririm belki vermem. O anki duruma bağlı.
0
muhayyer divan
(09.09.25)
ne dilenenlere nede sma saçmalıklarına hiç birine para vermem
0
my fault
(09.09.25)
cok sukur turkiye'de bu isin bir sektor ve tiyatrodan daha profesyonel sekilde yapildigini bildigim icin bu isi meslek olarak yapan asalaklara para vermiyorum. verene de mal gozuyle bakiyorum. cunku onlar verdikce uretime katilmayan bu asalaklarin sayisi artiyor.
0
buenosdias
(09.09.25)
Dilencilere para vermiyorum.
0
ekimoloji
(11.09.25)
(8)

Çürük diş ağrısı kendinden geçer mi?

trablon
diyelim sağlık sigortanız yok çektirecek özelde paranız da yok .Bu durumda ne yapılır? diş ağrısı bir süre sonra geçer mi? Nasıl rezillik ile karşı karşıyayız?
diyelim sağlık sigortanız yok çektirecek özelde paranız da yok .Bu durumda ne yapılır? diş ağrısı bir süre sonra geçer mi? Nasıl rezillik ile karşı karşıyayız?
0
trablon
(09.09.25)
babam hep anlatır durur. gençliğinde dişi çürümüş, uzun süre ihmal etmiş. sonunda çürük diş çene kemiğini eritmiş. ingiltereden özel kemik tozu getirmişler (80lerin sonu, 90ların başı) öyle düzelmiş.

ne kadar doğru, ne kadar yanlış ya da babamın abartısı bilmiyorum ama siz yine de ihmal etmeyin bence.
0
inheritance
(09.09.25)
devlette de sigortasız da olsanız ücretini ödeyerek işlem yaptırabiliyorsunuz. düşük tutarlar.
0
elorelia
(09.09.25)
Diş önemli. Öyle kendi haline birakma. Borc al, günlük işe git bir şey yap hallet derim.
0
Shepard
(09.09.25)
artık hiç sigortan yok diye bir durum yok. herkes otomatikman gss li oluyor. borcun olsa bile hastanelerden 30-40 lira katılım payını ödeyerek muayene olabiliyorsun. yanlış bilmiyorsam buna ağız diş sağlığı merkezleri de dahil. olmadı devlet hastanelerinin bazılarında diş bölümleri de var.
0
my fault
(09.09.25)
anlık geçebilir. ama ara ara yoklar. tedavi olmadıgı için çürük gittikçe yayılır ve agrı artık dayanılmaz boyuta gelip hayatınızı zindan eder. belki çok basit bir müdahale ile kurtarılacak dişi komple kaybedersiniz
0
limonlu eksi
(09.09.25)
abi sen halen kafayı düzeltemedin mi? şizofreni için yardım al. tineri azalt
0
runaway
(09.09.25)
katılım payı 20 tl gidip muayene olabilirsiniz.
0
i wanna go back
(09.09.25)
diş ihmale gelmez. sağlık sigortan yoksa da devlet hastanesine gidebilirsin. ücret karşılıgında yaparlar. özel kadar pahalı olmaz
0
abelardo
(09.09.25)
(3)

Alnımdaki yağ bezesini kaça aldırman mantıklı

northern eagle
Merhaba. Alnımda yarım cm den küçük ama kozmetik olarak rahatsız eden, derinde ama kafatasına bağlı olmayan bir yağ bezesi var. Çok da riskli bir operasyon değil alında olduğundan. Bunu 2025 Eylül fiyatlarına göre kaç liradan aldırman ideal olur bu sektörde olan veya yakın zamanda beze aldıran var m
Merhaba. Alnımda yarım cm den küçük ama kozmetik olarak rahatsız eden, derinde ama kafatasına bağlı olmayan bir yağ bezesi var. Çok da riskli bir operasyon değil alında olduğundan. Bunu 2025 Eylül fiyatlarına göre kaç liradan aldırman ideal olur bu sektörde olan veya yakın zamanda beze aldıran var mı?
0
northern eagle
(08.09.25)
aldırmam*
0
🌸northern eagle
(08.09.25)
sektör derken, güzellik merkezlerinde falan aldırmayın.
önce cildiyeye görünün belki kriyoterapi tarzı bir işlemle yapar olmazsa plastik cerrahiye gidersiniz.
0
my fault
(08.09.25)
Ben de şakağımdan aldırdım yatarak tedavi kapsamında öss karşıladı. Plastik cerrahi profesörüne gittim 15k rahat vardır gibime geliyor yarım saat sürüyor işlem görüntüsü tırnak kadarken serçe parmağım kadar bir yağ çıktı.
0
cilekli pasta
(09.09.25)
(7)

İnternetten vitamin ürünleri alıyor musunuz?

suyin
alıyorsanız nereden?
alıyorsanız nereden?
0
suyin
(06.09.25)
bi ara vitaminler.com'dan aldığım olmuştu onun harici birkaç kez de amazon satıcılı olarak amazondan almıştım.
0
kornisch
(06.09.25)
Amazon+1
0
anon1m
(06.09.25)
narecza.com'dan alıyorum genelde. fiyatları uygun oluyor çoğu zaman. güvenilir ve başarılılar.
0
yadigar
(06.09.25)
online eczane
iherb
amazon
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.09.25)
Vitaminler,
Ama artık eczaneden alıyorum
Olumsuz durum olmadı ama risk almak istemiyorum artık
0
kararsızataletfilozofu
(07.09.25)
amazon
vitaminler.com ve onun pazaryerlerindeki satıcı hesapları(supplementler)
0
my fault
(07.09.25)
Amazon ve supplementler +1
0
ekimoloji
(07.09.25)
(21)

Kardeşe düğünde ne kadar altın takılır?

peki madem
Merhaba. Kardeşe düğünde ne kadar altın takılmalı? Maaşa oranla mesela bu işin raconu nedir? Okuduğum tavsiyeler gücüne göre al geç diyor ama benim için yeterince açıklayıcı değil daha net bilgi varsa talibim. Teşekkürler!
Merhaba. Kardeşe düğünde ne kadar altın takılmalı? Maaşa oranla mesela bu işin raconu nedir? Okuduğum tavsiyeler gücüne göre al geç diyor ama benim için yeterince açıklayıcı değil daha net bilgi varsa talibim. Teşekkürler!
0
peki madem
(05.09.25)
kardeş gelin ise bilezik. kardeş damat ise saat + bilezik. imkan el vermiyorsa sadece bilezik. onu da alamıyorsanız tam altın. onu da alamıyorsanız yarım altın. bundan aşağısı ayıp olur işiniz gücünüz varsa.
0
elorelia
(05.09.25)
20g bilezik mi mesela? Bilezik yerine eşdeğer gramajda altın alsam en az değer kaybedecek şekilde? Yoksa birinci dereceden akraba olduğum için illa takı mı alınmalı?
0
🌸peki madem
(05.09.25)
10 gr.lık bir kibrit çöpü bilezik, mütevazi ve güzel durur.
0
Mirket
(05.09.25)
Kuzen evlendi geçen hafta. Evli ablası 20 gram bilezik, bekar abisi çeyiz zamanı buzdolabı ve televizyon alıp 20 gram bilezik taktı bir de.

Bilezik yakışır her türlü. Gramı da seni çoluğunu çocuğunu zora sokmayacak tutar ne ise artık.
0
cilekli pasta
(05.09.25)
Damada saat almak sana düsmez. Kayinbaba dayi amca falan yapabilir öyle bir seyi.
Ajda bilezik olabilir.
0
sonsuz
(05.09.25)
Bilezik takilir her turlu. mumkunse 20 gr. Kardes erkek da olsa kiz da olsa bilezik takilabilir.

Tabiki bu durumlar butceye gore degisir. Eger maddi zorluktaysaniz ince bilezik takmak yerine tam altin takin. Bilezik takiyorsaniz kalin bir bilezik olsun.
0
nuevo
(05.09.25)
Süssüz düz bilezikler satılırken değer kaybetmiyor/çok az kaybediyor. Bilezik iyidir.
0
kobuzchu kiz
(05.09.25)
Hayret kimse dememiş. Bilezik. 20 gram iyidir. Bütçe yetmiyorsa 10 grama da kimse gocunmaz.

Süslü olup olmaması konusunda kobuzchu kiz +1000

İşlemeli olunca %30'a yakın değer kaybı oluyor. Gerek yok.
0
himmet dayi
(05.09.25)
20 gr bilezik. durumuna göre gramı daha az olabilir ama bilezik uygundur. model olarak da kardeş damatsa ailen geline hangi bileziklerden takacaksa aynısından alır geçersin farklı durmaz kolunda.
0
dfn4
(05.09.25)
en az işçilik olan bilezikler ajda veya kibrit oluyor galiba. gelir seviyenize göre 10 gramdan başlar ucu açıktır. benim erkek kardeşime gelecekte evlilik kararı alırsa, beyaz eşyalardan 1-2 tanesini alıp üstüne bir bilezik düşünüyorum. minimum 10 gram bilezik gibi düşünebilirsiniz. gücünüze göre gerisi size kalmış. erkekse saat almayın çünkü gelinin babası veya kardeşi alıyor genelde. ideali, ekonominiz iyiyse 1 beyaz eşya + 10 gram bilezik mantıklı.
0
cisimcik golgi
(05.09.25)
aslında işin tam karşılığı gücüne göre.
cevaplarda herkes uçmuş yok 20 gr yok 10 gr + beyaz eşya.
şuan 10 gram bile 46 bin yapıyor. neredeyse 2 asgari ücret.
asgari ücretle çalışan bunu nasıl karşılayacak.
durumunuz nasıl bilemiyoruz.
zaten durumunu bilen ailenin ne takarsan tak laf etmemesi lazım. akrabaların ne dediğini de takmayı ver.
0
my fault
(05.09.25)
2010 yilinda 500 euro takmistim, part-time kasiyer olarak calisiyordum. Bu rakam maasimdan fazlaydi, normalde bu kadar takmazdim ancak gecmiste disarda birlikte yaptigimiz etkinliklerde cok harcama yaptigi icin boyle daha uygun olur diye dusundum. Dolayisiyla anlik maddi durum, mevcut iliskiler, karsi tarafin durumu vs gibi seylerle belirlenebilir. Cumhuriyet altini cogu zaman bence yeterli olur.
0
mbond
(05.09.25)
kız kardeşime tam altın taktım diye hatırlıyorum.
0
inheritance
(05.09.25)
Ev kurulurken yardım vs yapmadıysan(benim kardeşim evlense altın maltından önce tv, klima, masa takımı vb. elzem şeyleri alırdım) , altın olarak neye tekabül ediyor bilmem ama 50 bin tl'den aşağı bişey yapmamak lazım.
Okudukların doğru aslında, 50bin bi maaşınsa zorlar. Ama madem detay istedin biz de söyleyelim.


Maddi durumları iyiyse hayatının sonuna kadar saklamak isteyeceği, özel günlerde takabileceği, değerli taş bir ziynet eşya ya da özellikli kişisel bir hediye alırdım. Bu da yine bütçene göre ne oluyorsa. Ama böyle özellikli şeylerde pahadan ziyade nitelik önemli.
0
Bruce
(05.09.25)
Şimdi kendimi kötü hissettim biz tam altın taktık yav, o da bize öyle yaptı. Gelenek falan anlamam o yüzden bildiğim en büyük altını almıştım gerçi gremse falan varmış ama neyse.

Bilezik satarken zarar ettiriyor diyorlar ya en düzünü al veya madem pahalı alacaksan gremse (2.5 tam) falan veya farklı kombinasyonlar yapılabilir.
0
nhk ni youkosu
(05.09.25)
ben tam taktım.
0
mikahakkinen
(05.09.25)
10 gr külçe altın olabilir. Satarken kaybı az.
0
anon1m
(05.09.25)
Kuyumcuya gidip 22 ayar işçiliksiz bilezik alacağım diyeceksiniz.
10 gram olunca ajda deniyor basit sade çeşitleri var.
20 gram olursa burma da olur ajda da olur başka geniş model de olur.
Kilit kelime 22 ayar işçiliksiz. Bozarken bunda zarar etmez çünkü. Gramı 4500 lira gibi bir fiyat şuan durumlar el veriyorsa 20 gramlık güzel olur. El vermiyorsa 8 grama kadar bulursunuz ajdayı.
0
Aydan Dustum
(05.09.25)
Kardeş erkek, anne babamın takacağı bileziğin aynısından aldık gramını hatırlamıyorum geline taktım ben. Eşim kardeşime çeyrek altın taktı bunlar düğün. Nişanda da geline saat takmıştım onun beğendiği modeli alıp. Ayrıca düğün sürecinde beyaz eşyalara büyük oranda destek olmuştum, kardeşimin alacaklarının tamamına yakınını aldım diyebilirim. Bekar olsam daha fazla şey yapardım muhtemelen ama evli olunca ortak bütçe, olması gerekenin üstüne çok çıkılmıyor, ihtiyaç olan yere el atmış oldum sadece.

Bütçem uygun olmasa muhtemelen sadece bilezik alırdım, diğerlerine girmezdim.
0
hrvl
(05.09.25)
Bilezik. Kuyumcular da fikir verebilir aslında
0
pembediken
(05.09.25)
illa bilezik takmak zorunda degilsin, istersen 10 tane ata tak.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.09.25)
(20)

Kedim kayboldu

mrvln
Ne yazık ki yeni taşındığımız evde koruyamadık hayvanı. Üç gündür tüm çevreyi dolaşıyorum, barınağı da aradım ama sabahtan akşama kadar hiç susmayan hayvan yok. Hiçbir şekilde yok. Ne yapayım nerelere gideyim ben? Çipi var ama kullanılır mı, biri alıp veterinere götürse veteriner başkasının mı diye
Ne yazık ki yeni taşındığımız evde koruyamadık hayvanı. Üç gündür tüm çevreyi dolaşıyorum, barınağı da aradım ama sabahtan akşama kadar hiç susmayan hayvan yok. Hiçbir şekilde yok.
Ne yapayım nerelere gideyim ben? Çipi var ama kullanılır mı, biri alıp veterinere götürse veteriner başkasının mı diye bakar mı bilmiyorum.
Her türlü öneriye açığım.
0
mrvln
(05.09.25)
geçmiş olsun.
çipi varsa ve birisi veterinere götürürse muhakkak bakarlar.

bir şehir efsanesi var sürekli duyduğum ve bunun gerçek olduğuna şahit oldum.
kediler evlerini bulabiliyormuş.
bir arkadaşımın kedisi balkondan düşüp, yaklaşık 1 ay ortadan kayboldu.
hiç beklemedikleri bir anda gecenin dördünde kapılarının önünde miyavlarken buldular.
sürece gözlerimle şahit oldum.

geçmiş olsun tekrar, umarım kavuşursunuz.
0
stay with me
(05.09.25)
çok geçmiş olsun. evin etrafına bolca kumundan dökün, sokak başlarına vs. tabi oraları da hep kontrol edin. muhtemelen bir yer buldu kendine oraya pustu/sindi. aynısı bana da olmuştu. veterinerlere çip numarasını bırakın, cep numaranızı bırakın. çipten cinsi, cinsiyeti, yaşı falan çıkar, veteriner de sizi arar :(
0
gobekliraki
(05.09.25)
Size bugün yasadigim yerde kayip kedi bulmak için cok paylasilan bir yaziyi aticam müsait olunca, ona bakin. Yapabilececiniz en iyi sey evinizin kapisina kendi kumunu koymaniz ve kediyi esas olarak gece vakti, herkes evlere cekilince aramaniz. Genelde gece 11'den sabah 4'a kadar derler.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.09.25)
@stay with me teşekkür ederim. Daha önce şiddet görmüş travmalı bir kedi. Mahvoldum üç gündür. Umarım geri döner.
@gobeklirak çevredeki veterinerleri arayıp anlattım durumu. Çipine bakıyoruz dediler.
Sadece barınaklardan emin değilim, oraların çok da güvenli olmadığını biliyorum belki alıp atarlar diye korkuyorum. Bi ulaşabilsem soracağım çiplere bakıyor musunuz diye.
Sindi mi onu da anlayamıyorum. Karanlıkta kalınca evi apartmanı yıkan bir kedi.
Teşekkür ederim. Kum dağıtayım ben biraz.
0
🌸mrvln
(05.09.25)
@konusma ben konusuyorum 2 gecedir sabaha kadar aradık. Sadece hayvanlar için lanet bir yerdeyiz. Köpek var, işlek bir caddedeyiz. Yazıyı bekliyorum. Sağ olun.
0
🌸mrvln
(05.09.25)
barınakların kedilerle pek işi yok. bulan birisi veterinere bırakır inşallah. onun dışında apartman önlerinde falan kedi besleyen çok olur, onlara resmini göster.
0
gobekliraki
(05.09.25)
fotoğrafının altına ismi, seslenme şekliniz, rengi, türü, varsa yarasını ve sizin irtibat numaranızı yazan bir çıktı oluşturup veteriner klinikleri, petshoplar, çevrede kedi-köpek besleyen kişiler ve dükkan esnaf varsa onlara bırakın, ağaçlara elektrik direklerine, panolara yapıştırın.
0
my fault
(05.09.25)
Ya belki bu anlattığım saçma gelecek ama arkadaşım bunu yaşadığı için anlatacağım.
Onlar da taşındılar ve kedileri kayboldu. 2 gün her yeri aradılar. 3. Günün sabahı doğalgaz bağlantısı ile alakalı bir şey için eski eve gitmesi gerekti. Kedi evde kalmış. Yani nasıl olmuş bilmiyorlar. Ben de yıllar önceki olay detayları hatırlayamıyorum ama, kedi bildiğin eski evde kalmış.
Böyle bir şey olmuş olabilir mi?
0
irene
(05.09.25)
@irene taşındığımız yer siteydi. Bahçeyi sokağı hiç bilmiyor. Dairede kalması gibi bir şeyden bahsediyorsanız birlikte geldik eve. Balkonda kendine yer bile yaptı.
0
🌸mrvln
(05.09.25)
korkaksa genelde apartman içinde bir yere sinmiş çıkıyor bodruma iyice baktınız mı?
0
eja
(05.09.25)
Balkondan, pencereden düşmüş olabilir mi? Evin hizasını gören bir kamerayı takip ederdim. Belki siteden biri alıp çöpe bırakmıştır. Binanın bodrumuna da girmiş olabilir.
0
herzan
(05.09.25)
Bodrumu iki kere kontrol ettik.
Balkondan atladığını düşünüyoruz açıkçası. Şu an birinci kattayız ve balkonun altı çimli tertemiz toprak.
Kamera yok ne yazık ki. Şu devirde bir allahın kulu kamera için uğraşmamış. Ben yaptıracaktım ama yetişemedim. Bu alanı gören bir kameraya ulaşamadım.
0
🌸mrvln
(05.09.25)
- Gece 11 ile sabah 4 arasında sessizce ara, ismiyle yavaşça seslen (kedinin gece sessizken ortaya çıkma ihtimali daha yüksek, ama temkinli ol tabii, yanında destek olan biri olabilir, biraz uzağında durabilir)

- Yakın sokakları, bahçeleri ve bina çevresini dikkatlice gez

- Apartman bodrumu, depo, merdiven altı, şaft gibi gizli yerlere tekrar bak

- Park halindeki arabaların altına, motoruna ve çamurluk içine bak; kaputa vur

- Yakındaki otoparkları, garajları kontrol et, araç sahiplerini uyar

- Balkondan atladıysa alt kat bahçesini, çalı aralarını iyi kontrol et

- Komşulara tek tek sor, açık kapı veya pencereden girmiş olabilir

- Kapıya kumunu, üzerine senin kokun sinmiş kıyafet ve sevdiği eşyaları bırak

- Balkona mama ve su koy, kokuyla geri dönebilir

- Tüm veterinerleri ara, çip numarasını ve iletişim bilgini bırak

- Belediye barınağını ara ve düzenli olarak tekrar kontrol et

- Site yönetimine, güvenliğe ve WhatsApp grubuna haber ver

- Fotoğraf, isim, çip bilgisi, seslenme şekli ve telefon numaranla ilan hazırla

- Veterinerlere, petshoplara, esnafa ve bina girişlerine ilan as

- Sosyal medyada (Facebook, Instagram, Twitter) ilan ver, mahalle adıyla paylaş

- Yerel hayvan gönüllülerine ve mama veren kişilere fotoğraf göster

- Eski evi kontrol etme ihtimalini gözden geçirme

- Kedinin cevap verdiği sesi/kelimeyi kullan, tanıdığı seslere daha kolay tepki verir

- Her yeri tekrar tekrar kontrol et, saklanan kediler uzun süre çıkmayabilir
0
ermanen
(05.09.25)
eski evinize gitme olasılığını hafife almayın, sokağı bahçeyi bilmemesi önemli değil kedilerde dünyanın manyetik alanına bağlı bir gps sistemi var :), ben evimde boya yaparken İzmir de kuş uçuşu 4km uzaktaki arkadaşın evine bıraktım tekiri evden kaçtı, ben günlerce o semtte aradım ama 7 gün sonra eve geldi. Giderken kapalı bagajda idi hiç bir yeri görmedi.
0
Sir Anthony Hopkins
(05.09.25)
mahalle muhtarıyla iletişime geç instagram-facebook sayfaları varsa orda paylaşsınlar hatta yan komşu mahallelerin muhtarlıklarınada söyle. bizim muhtar böyle şeyleri çok paylaşıyor. hatta muhtarlar besleme yapanları tanır onlarla da iletişim kurma imkanı olur.
0
my fault
(05.09.25)
yeni taşındık demişsiniz.

en önce eski evinize bakın. yukarıda da yazılmış ama bunu hafife almayın, eski evinize gitmiş olabilir.

rahmetli babam anlatırdı, birinci ağızdan çocukluğunda bizzat yaşadığı olay. tabii o zamanlar ankara böyle şehir değil, bomboş şehir. cebeci'de oturuyorlar, yazın da keçiören'deki bağlarına gidiyorlar. kedi atın heybesinde cebeci'den keçiören'e gidiyor. birkaç gün sonra kedi kayboluyor. tabii o zamanlar şimdiki gibi mahvolmak falan yok, kaçtı gitti herhalde diyorlar. tatil sonu cebeci'ye dönüyorlar, kedi orada. ankara'yı bilenler için cebeci keçiören arası epey bir mesafe. üstelik o günlerde arada bir dere (kalaba deresi) akıyor. kedinin dereyi geçecek geçidi, köprüyü de bulması gerekiyor. ama yolunu bulmuş ve evine dönmüş.
0
kibritsuyu
(05.09.25)
tez vakitte döner inş. arama yaparken o anki telaşla mantıklı hareket edemeyebilir insan. aslında olabileceği yerlere bakmamış da baktığınız yerlerde olmasını ummuş olabilirsiniz. planlı ve mantıklı hareket etmek lazım. yaşadığınız yerde ne kadar uygulanabilir bu bilmiyorum ama binanın etrafında çember çizer, genişleterek o çember üzerine düşen her yeri dolaşır print ettiğiniz fotoğraf ve ulaşım bilgilerini uygun yerlere yapıştırabilirsiniz. dışarıda çocuklar varsa tembihlersiniz, görev edinirler kendilerine. vaktiniz varsa aynı rotayı sonraki gün yine dolaşırsınız. vakit yoksa haftasonunu buna ayırırsınız. her şey denendi sonuç alınamadıysa bile evden görülebilen bir iki noktaya bir hafta düzenli şekilde mama bırakır evden izleyebilirsiniz.

Kedinin eve dönmesine bir örnek de ben vereyim. 15 yıl kadar önce trafikte yol kenarında bulduğumuz iki yavru kediye verecek bir yer bulamadığımız için dükkanımızda 8 ay kadar bakıp iş güç arasında ilgilenecek kimse olmuyor diye mecburen 600-700 mt kadar ilerideki bir site bahçesine bırakmıştık. 1 belki 1.5 sene sonra kedilerden biri dükkanın önünde belirdi, davetsiz girdi içeri ve baya gözümün önünde her zamanki yerine gidip uzandı. 800mt kedi için hiç de az bir mesafe değil ama benim örnekte aradan en az 1 sene geçmiş olması sizin duruma dair umut verici bir fikir vermiyor malesef.
0
beyfendi
(05.09.25)
Baktığınız yerlere tekrar bakın, inşallah bugün bulursunuz:(
0
mslny
(06.09.25)
inşallah bulursunuz güzel haber bekliyoruz, çip olduğu için bir şekilde ulaşacaklardır size inşallah.
0
sinematikcrop
(06.09.25)
Kaybettik.
Binanın içindeymiş. Bodrumda ve merdivende dolaşmış. Binadakiler görüp dışarıya çıkarmaya çalışmışlar. Binadan çıkartmaya çalışanlar kediyi biliyorlardı, not da asmıştık haberleri vardı. Yabancı kedi sanmışlar. Biliyorlardı..
Canım çok yandı arkadaşlar. Başka kedim de var onlar ölseydi de çok üzülürdüm ama çok farklı bir acı hissediyorum şu an. Yalnız kalmaktan, karanlıktan korkan yavru köpeği gibi bir hayvandı. Hayatımda gördüğüm en masum varlığı kaybettim.
Çok yanlış yaptım. Ben aşağıda ararken kapının sesinden korkup yukarı çıktı büyük ihtimalle. Yukarıda da birinin olması lazım. Aşağıdada..
Çok canım yandı. Daha önce de evcil hayvan kaybettim ama yaşlılıktan ölmüştü. Korkmuyordu, şiddet görmemişti. Doğdu yaşadı öldü. Çok üzgünüm. Çok kızgınım.
+1
🌸mrvln
(06.09.25)
(10)

şu tost makinesi nasıl sizce?

elite crew
https://www.amazon.com.tr/dp/B0CZ9SHW6Wsb.
0
elite crew
(04.09.25)
kücük ve dandik duruyor.
üst kismin agir olmasi lazim yoksa basmiyor.

mediamarktte falan dokunarak secsen daha iyi olur.
0
sonsuz
(04.09.25)
amaç tostsa en iyi tost makinesi (git:ideacdn.net ) bu
0
my fault
(04.09.25)
iyi duruyor nesi küçük anlamadım 6 tost ekmeği sığıyormuş. üstünün ağır olmadığını düşünmüyorum
0
jelly bear
(04.09.25)
korkmaz marka tost makinası bak. donanimhaber tost makinesi baslıgının en cok tavsiye edileni bu. ben de aldım memnunum 7 yıl oldu.
0
archmeister8
(04.09.25)
amzn.eu

şu iyi ya hem eve hem ofise almıştım.
0
bay b
(04.09.25)
o bütçeyi tost makinesine ayırmışsam şöyle bişey alırdım herhalde www.amazon.com.tr
0
konetsu
(04.09.25)
@konetsu

bunu düşündüm ama plakaların paslanma riski yok mu? hiç nemli kalmayacak ve sürekli yağlanması gerekiyor bildiğim kadarıyla.
0
🌸elite crew
(04.09.25)
gayet güzel görünüyor. çıkarılabilir plaka olması çok önemli temizlik açısından. tost makinem olmasaydı bundan alabilirdim.
0
exlibris
(04.09.25)
@elite biz cafe işletiyoruz 10+ yıldır da büyük boy sanayi tipi kullanıyoruz bi pas sorunu yaşamadık... normal makinadaki çizilme riski bence daha yüksek ^^ sanayi tipini kullanmaya alışınca evdeki oyuncak gibi geliyor bana :D ondan binlerce lirayı bu normal ev tipi makinelere vermezdim herhalde. ha bu da küçük boy yine biraz oyuncak gibi bizimkinin yanında ama :D ev kullanımına yeterli olur herhalde.

bu arada pas dediğin de demir oksit, demir supplementlerinde de kullanılıyor pas, bi ara çok popüler olan pembe tuzlara rengini veren de pas. hafif yüzey pası en fazla yemeğe demir ekler biraz ki vücudun ihtiyacı o da. tabi derine işleyen artık parça parça kabarıp dökülecek seviyeye gelmiş pastan bahsetmiyorum.
0
konetsu
(04.09.25)
al
0
jamswety
(04.09.25)
(18)

Erko kelimesi nerden çıktı? Kullanıyor musunuz?

ermanen
(bkz: erko)erkek kısaltması. ben hiç kullanmadım. kızlar mı kullanıyor genelde? sosyal medya'da mı kullanılıyor genelde? gerçek hayatta kullanan var mı? cringe bir kelime mi sizce?nerden çıktı bi de? sözlük'te biri "twitter verisine bakılırsa 2021 yılında yaygınlaşmış gözüküyor." diyor. twitter'da m
(bkz: erko)
erkek kısaltması. ben hiç kullanmadım. kızlar mı kullanıyor genelde? sosyal medya'da mı kullanılıyor genelde? gerçek hayatta kullanan var mı? cringe bir kelime mi sizce?

nerden çıktı bi de? sözlük'te biri "twitter verisine bakılırsa 2021 yılında yaygınlaşmış gözüküyor." diyor. twitter'da mı çıktı ilk?
0
ermanen
(04.09.25)
Yanlış hatırlamiyorsam Danla Biliç'ten çıktı ilk. Günlük hayatımda çok sık olmasa da kullanıyorum, ağza oturan bir yapısı var.
0
sekizdokuzon
(04.09.25)
(bkz: twitter ergen dili ve edebiyatı)

dalga geçme haricinde böyle bir tabiri kullanan bir kızdan/kadından soğurum.
0
m e b
(04.09.25)
Tırnak içinde kullanırım. Maço, toksik bir tipten bahsederken kullanıyorum.
0
mutekebbir
(04.09.25)
Ben kullanıyorum. 33 yaşında kocaman kadınım. Dilime komik geliyor. Tüm arkadaşlarım ve çevrem de kullanıyor o yüzden eğleniyoruz \O/
0
Gradient_tabanlı_mor
(04.09.25)
Ay tam demin aşağıdaki sorulardan birine ben de yazdım. Hiç kullanmadım ve neden kullanıldığını nasıl ortaya çıktığını da anlamadım. Bir şey mi kaçırdım acaba? Bana da itici ve sexist geliyor. Ortamlarda kadınlar hep böyle, erkekler hep böyle şeklinde genelleme yaparak konuşmaktan pek bir farkı yok sanki.
0
Amaranta ursula
(04.09.25)
Biz karı desek kadın düşmanı oluyoruz, karılar erko diyince çok sevimli ^^ eki eki oluyor. Ama bence komik güzel.
0
Shepard
(04.09.25)
red flag
0
ruhlardan esinlenen karga
(04.09.25)
Bizdeki karşılığı kezban olan kadınların kullandığı aşağılama kelimesi
0
olaylar olaylar
(04.09.25)
güno, yeto, ne müno ciktigi aralar cikmistir o da heralde
0
sonsuz
(04.09.25)
tam bir varoş tabiri. duyduğum kişiden uzaklaşırım
0
my fault
(04.09.25)
bunu kullanan kişiden koşarak uzaklaşmak gerekir.

bunun kadınlarda bir karşılığı var mı? yok.
peki bir karşılığı olsa ne olur? linç olur. kullanan erkek yerin dibine sokulur.

o halde kadınlar da kullanmasın.
zaten ne anlama geldiği, ne ifade ettiği de belli değil.
0
abelardo
(04.09.25)
Erkoların bu kadar alıngan ve kırılgan olmaları da şako mu ? Erkolara yöneticilik gibi görevler verilmemeli çünkü çok duygusallar
0
grimavi
(04.09.25)
varoş tabiri.
0
mikahakkinen
(04.09.25)
Az önce kullandım da geldim haha:
www.eksiduyuru.com

Ek: erkeğim.
0
prole
(04.09.25)
aşko efso erko mük mük.. internet jargonu. mesele edecek bir şey görmüyorum hatta komik geliyor.
0
beyfendi
(04.09.25)
varoş tabiri.
0
unabomber
(04.09.25)
Ergenler ve sosyal medya feministleri kullanıyor. Genelde küçümseyici ya da aşağılayıcı anlarda kullanılıyor. İtici. Varoş tabir +1 "Güno, yeto, müko" döneminin ürünü olması lazım @sonsuz +1

"****" deyince tetiklenen/tetiklenecek kişiler "erko" diyerek... Neyse o da başka bir videonun konusu.

Gereksiz sansür eklendi adhadh
0
nawar
(04.09.25)
asla kullanmam, iğrenç bence. çok kulak tırmalıyor ve herkes kullanıyor artık.
0
deartheodosia
(05.09.25)
(8)

Türkiye Basketbol Milli Takımı

AlsterWasser
Dikkatimi çeken bir şey var.Sanki eskiden Türkiye Basketbol Milli Takımı maçlarının halkta etkisi daha fazla idi. Böyle Avrupa Şampiyonası olsun Dünya Şampiyonası olsun maçlar daha çok izlenirdi ne bileyim insanlar daha heyecanlıydı sanki.Şimdi Avrupa Şampiyonasındayız ve bence fena takım değiliz iy
Dikkatimi çeken bir şey var.

Sanki eskiden Türkiye Basketbol Milli Takımı maçlarının halkta etkisi daha fazla idi. Böyle Avrupa Şampiyonası olsun Dünya Şampiyonası olsun maçlar daha çok izlenirdi ne bileyim insanlar daha heyecanlıydı sanki.

Şimdi Avrupa Şampiyonasındayız ve bence fena takım değiliz iyi işler yapıyoruz oyuncular ve teknik kadro iyi ama genel olarak çok kimsenin bir haberi yok. kendi çevremde zaten konuşabileceğim birkaç kişi ile muhabbetini yapabiliyorum.

eskiden eskinin ntvsindede falan olurdu, reklamlar çok akılda kalıcı olurdu eğlenceli falan, spikerler çok iyi olurdu vs. vs. 12 dev adam lakapları vs.

şimdi milletin bilmediği kanallarda, reklam desen yok, spikerlerde bir hava yok ama takım nerdeyse eskisinden de iyi ve potansiyelli.

ne bileyim biz mi yaşladık yoksa bir gariplik siz de seziyor musunuz?
0
AlsterWasser
(02.09.25)
biz başarı odaklıyız. senelerdir çok kötü kadrolarla çıkıyor milli takım. son dünya kupasına hiç katılamadı. son 2-3 avrupa şampiyonasında da varlık gösteremedi. 12 dev adam furyası ev sahibi olduğumuz 2001 turnuvası ile başlamıştı sonra yakaladığımız jenerasyonla 2010’da yine ev sahibi olmanın gazıyla tavan yaptı. sonra da azalarak bitti. şu an sıfır beklentiyle oynayan iyi bir takım var. takılmadan biraz daha ilerlerse yavaş yavaş ilgi artar.

şimdi herkesin takip ettiği voleybol takımı da iki sene başarısız olsun onları da unuturuz direkt.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(02.09.25)
baş sebep gergin ataman. türk takımına, türk oyuncularına yaptıkları ortada olan herifin milli takımın başında olmaması gerekir.
önce larkin ardından wilbekin şimdide zenci birini getirip iyice milli takımın, milli takım kültürünün için ettiler.
nba yaz kamplarını bahane edip elemelere gelmeyen adamları turnuvaya aldı sezonunun en iyilerinden euroleage şampiyonu oyuncuyu almadı.
şahsen benim takip etmeme sebeplerimden bir kaçı bunlar.

yıllardır kaçırmadan basket maçlarını takip ederim, abdi ipekçi ve sinan erdemde çokça milli maça gitmişimdir ama bu adam ve federasyon oldukça takip etmeyeceğim.
0
my fault
(02.09.25)
Basketbolu ve genel olarak sporu ilgi duyduğu için değil kulüpçülük ve fanatiklik için takip eden ve bir üstteki yorumda örneği görülebilecek kişilerin sayısının artması da bunda etkilidir.

Ayrıca ülkenin genel ruh hali ve spora bakış açısı bozulması da bunda etkili, başarı odaklı bir millet olmamız yorumuna da katılıyorum.
0
superior
(02.09.25)
Basketbolda eskiden orta ölçekli takımlarda var olup yarışabiliyordu. Bu da herkesin ilgisini çeken bir durumdu. Fb ve Anadolu Efesin farkı açması ve Hidayet gibi 5 para etmez bir adamın lig kalitesini yükseltmek yerine büyük takımlara odaklanması basketboldan insanları soğuttu. Basketbol seyircisi Türkiyede başarı odaklı kesinlikle.

Az önce İtalya İspanya maçı bitti. Arenanın yarısı boştu. Avrupada genel olarak basketbola ilgi düştü.
0
mikahakkinen
(02.09.25)
bak bak bak (g)ergin ataman sebepliymiş, gören de yıllardır nba ayarında bir ilgi vardı da ergin ataman yüzünden düşmüş sanır.

12 dev adam türkiye'deki turnuva zamanı çıktı, ev sahibi olunca ilgi de farklı oluyor. sonrasında çok iyi kadrolarla hayal kırıklığı alınan turnuvalar oldu ilgi biraz azaldı malesef. olay yine sponsor ve yayıncı kuruluşa kalıyor biraz da.
0
bay b
(03.09.25)
Türkiye'de futbol dışındaki her branş başarı odaklı reytinge sahiptir. Basketbol'da milli takım uzun süredir aşırı başarısız o yüzden de insanlar takip etmiyor. Mesela şu anda da kimse takip etmiyor ama sürpriz bir sırbistan galibiyeti çeyrek final vs gördükleri an bütün ülke bunlara kilitlenecek. başarı varsa izlenirler yoksa kimsenin umrunda değil basket, voleybol vs.
0
ilgeru
(03.09.25)
ilgeru +1
Başarı dönemleri dışında çevremde asla ve asla voleybol basketbol duymam. Ne zaman başarı olur o zaman başlar.
0
logisticsmanager
(03.09.25)
Bence temel neden türkiye'de "milli" olgusunun kalmamış olması. ben kendimden örnek vereyim siyasetin her alana müdahale etmesinden o kadar sıkıldım ki milli takımları takip bile etmiyorum. kazanması veya kaybetmesiyle de gram ilgilenmiyorum. eurobasket 2001, 2002 dünya kupası, 2006 basketbol dünya şampiyonası, euro 2008 ve 2010 basketbol dünya şampiyonalarını yaşamış insanlar dediğimi anlayacak. bu zamanlardaki turnuvalarda acayip bir milli duygu vardı bu ülkede. şu an dünya kupası finali falan dışında böyle bir birlik ve milli duygunun yaşanacağını sanmıyorum.
0
anlamlihatalar
(03.09.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.